17 Şub
Merhaba değerli okurum;
Bu günlerde ünlü sunucu Defne Joy Foster’ın vefatı gündemi karıştırdı. Ölüm nedeni hala tam olarak belli olmayan Foster için herkes farklı iddialar ortaya atıyor.
Kimileri Foster’ın ölüm nedeninin astım olduğunu savunuyor, kimileri ise farklı nedenler üretiyor. Bazıları da var ki iğrenç iftiralar atıyorlar.
Yıllarca televizyonda Foster ile gülüp eğlenen, Foster’ı seven kişilerden bazıları şimdi ünlü sunucu için iğrenç iftiralar atarak kafalarındaki o eğlenceli Foster’ı yok etmeye çalışıyorlar.
Onlara soruyorum şimdi:
Siz Defne Joy Foster ölürken orada mıydınız? Adli tıp bile hala kesin bir cevap vermemişken siz nereden biliyorsunuz ölüm nedenini?
İşte acı gerçek bu…
Hiç kimse düşünmüyor acılı kocayı ve daha 19 aylık bebeği…
Defne öldü ama ya geride kalanlar, bence biraz bunları düşünün…
Defne'ye Allah'tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı diliyorum…
Hıncal Uluç eksik yazmış…
Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç’un yazdığı “Bu nasıl bir mahalle baskısıdır?” başlıklı yazıya her taraftan tepkiler yağıyor.
Yazı bence yerinde bir yazı ama biraz eksik yazılmış diye düşünüyorum. Hıncal ağabey bence yazısında tek taraflı bakmış olaya. Sadece Defne Joy Foster’ın haksız olduğunu belirtmiş, fakat bu doğru değil.
Evli bir bayanın gece vakti bekar bir adamın evine gitmesi evet yanlıştır. Ama o eve nasıl gitti kimse biliyor mu?
Belki sızmıştı, malum çıktıkları mekanda alkol almıştı.
Hıncal Uluç yazısında Defne Joy Foster’i haksız bulmuş. Peki ya Kerem Altan?
Kerem Altan’ın hiç suçu yok mu? Evli bir bayanla yeni tanışıyorsun ve evine davet ediyorsun, bu ne kadar doğru. Tabi bizlerde şöyle yanlış bir anlayış var “erkek yaptıysa doğrudur”… Koca bir yanlış!
Evli bir bayanla bir mekanda tanıştınız ve sonra birkaç erkek arkadaşıyla birlikte bir taksiye biniyorsunuz ve en son arabada bulunan bayanı evine bırakıyorsunuz. Bunun neresi doğru. Önce arabadaki bayanın eve bırakılıp daha sonra diğer kişilerin eve bırakılması daha doğru olmaz mıydı?
Polislere verilen ifade…
“Duygusal yakınlaşma yasadık ve yatak odasına gittik fakat hiç bir şey olmadı” demiş Kerem Altan. Polis size bunları mı sordu diyorum Kerem Bey’e. Bence Kerem Bey bir evli bayanı oraya götürmekle yaptı yanlışı. Bunlar bizim örf ve adetlerimize ters.
Yazık!
Taraf Gazetesi Yazı işleri müdürü Kerem Altan, Foster’i fenalaşması üzerine dışarıya çıkıp doktor aradığını iddia ediyor. Siz değerli okurlarıma soruyorum “Bir gazetede yetkili olup uzun süre İstanbul gibi büyük bir şehirde yaşayan bir kişi gecenin bir yarısı dışarı çıkıp doktor mu arar yoksa 112’yi mi arar ?”
Dışarıya çıkıp poliklinik arıyor ve bulamadığı için poliklinik kapısını tekmeliyor. Sanırım bu işte ters giden bir şeyler var. Bence kapıyı tekmelemektense hala zamanı varken 112’yi aramalıydı ama yapmadı ya da yapamadı.
Ben bu olayı kınanacak durum diye görüyorum…
Karar sizin…
Saygılarımla
Hasan GÜÇLÜ
Kocasını ve çocuğunu Defne düşünmemişse başkaları hiç düşünmez.
Esas eleştirilmesi gereken lay lay lom tarzı gece klüplerinde ömür tüketen bu ağustos böceklerinin hazin yaşamlarıdır.
Ağustos böceği lay lay lom ömrün sonunda karınca olabilir mi olmaz tabi
Defne yi o gece o eve götüren taksici anlatmış
Şubat 17th, 2011 at 09:14Defne kendndeymiş zorlama yok tartışma kavga felan yok
Ama evde ne oldu orası bilinmiyor