Herkes Meslek Hastası Adayı!
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer ve bürokratlar dün, 11-15 Eylül 2011 tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde yapılacak “19. Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi ve Fuarı” ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Bakanlık Müsteşarı (eski başkanım) Birol Aydemir ve Müsteşar yardımcısı Sıddık Topaloğlu ile ÇSGB İş Sağlığı ve Güvenliği genel müdürlüğü yetkilileri bilgilendirme yaptılar.
64 bin iş kazası oldu
• İşyeri sayısı (Ekim 2010): 1.298.432
• İşçi sayısı (Ekim 2010): 9.992.591
• İş kazası sayısı: 64.316
• Meslek hastalığı sayısı: 429
• İş kazası sonucu ölüm sayısı: 1.171
• İşyerlerinin yüzde 99.7’si KOBİ.
• İşçilerin yüzde 83.8’i KOBİ’lerde çalışıyor.
• İş kazaların yüzde 83’ü KOBİ’lerde oluyor.
Toplantı oldukça verimli ve bilgilendirici oldu. Olaylara sosyal sorumluluk çerçevesinde ve yapıcı bir üslupla yaklaşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, hem iş sağlığı ve güvenliği, hem de çalışma hayatının güncel konuları hakkında bilgiler verdi.
Özellikle Tuzla tersane işçileri, maden işçileri ve kot kumlama işçileri ile gündeme gelen iş kazası ve meslek hastalıkları konusu aslında ülkemizin en önemli sorunlarından birisidir. En çok iş kazası meydana gelen sektörlerin inşaat, nakliye, metal, maden gibi ağır ve tehlikeli sektörler olduğu görülüyor.
Bakan Dinçer, Türkiye iş kazası sayısı itibariyle dünya ortalamasının altında olduğunu söyledi. Ancak ölümlü iş kazası sayısında dünya ortalamasının üstünde olduğumuzu da ısrarla belirtti. İş kazalarının en fazla meydana geldiği işyerleri 1-250 arasında işçi çalıştıran KOBİ ve küçük işletmelerde meydana geliyor. Yani, iş kazalarının yüzde 83’ü KOBİ’lerde meydana gelmektedir.
Dünyada, iş sağlığı ve güvenliği önlemi alınmadığı için meydana gelen kayıpların parasal karşılığı 2.4 trilyon dolar tutarındadır.
Bakan Dinçer, toplum ve insan olarak sağlığımızı ve hayatımızı önemsemediğimizi ifade etti. Bu açıklamalara katılmamak mümkün değil. Çünkü toplum olarak iş kazalarının ve meslek hastalıklarının farkında değiliz. Özellikle meslek hastalığı konusunda bir çok kişi bilgi sahibi değil. Belki çoğumuz meslek hastası ama bunun farkında değil.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 22.06.2010 tarihli ve 6009 sayılı Kanunla İş Sağlığı ve Güvenliği hizmetleri için öncelikle işyerinde İSGB kurulması veya dışarıdan hizmet alınması imkanı getirilmiştir. İSG eğitimlerinin kamu ve özel sektör eliyle yürütülme yetkisi alınmıştır. Bu da iş kazalarının azalması noktasında önemli katkıda bulunacaktır.
Uzlaşma olursa ‘kıdem tazminatı fonu’ çıkacak
Toplantıda kıdem tazminatı fonu konusunda sorduğum bir soruya, Bakan Dinçer, mutlaka bu konuda düzenleme yapılması gerektiğini, ancak işçi ve işverenlerin sıcak bakmadıklarını belirtti. Bu tespite ben de katılıyorum. İstifa, işyerinin iflası vb. nedenlerle ödenemeyen o kadar çok kıdem tazminatı tutarı var ki? Ancak bir uzlaşma ortamı oluşması halinde yasanın çok kısa sürede çıkma ihtimali var.