content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

12 Ağu

Hayatımızın en Anlamlı Gezisi (I)

Temmuz ayında hayatımızın en anlamlı gezisini yaptık. Eşim ve ben. Sivas’ın yükseklerinde bulunan bir dağ köyünde kaldık. Türkiye kavrulurken, İstanbul’u düşünmek bile istemiyordum, Sivas’ın yükseklerinde Söğütlü Köyü’nde akşamları soba yakılmak zorunda kalınıyordu. Anlayacağınız gündüzleri nemin sıfır olduğu serin bir hava, akşamları ise dondurucu bir soğuk…

Altı gün boyunca dinlendim. Ağaçlarından erikler topladık, dağlarında piknikler yaptık. Eşimin sevgili yeğeni Serap’ın amansız hastalığından dolayı, O’nun çağımızın lanet hastalığı kanseri yeneceğine inançla, yanında bulunduk.

Sonrasında bir sabah arabamızla yola çıktık. Kararımız aracımızla Erzincan’dan başlayarak, Doğu Anadolu ve Doğu Karadeniz’i gezerek İstanbul’a dönmekti. Hayatımızda ilk defa göreceğimiz yerleri gezecektik.

Kimileri ‘aman gece yolculuk yapmayın’ diyorlardı. Ne de olsa ülkenin bir tarafından terör yeniden gündemdeydi. PKK yol kesiyordu ve mayın patlatıyordu. Devletin derin güçleri iddialara göre PKK adına eylem yapıyor, PKK’da eylemleri üstleniyordu.

Al gülüm ver gülüm, şiddetten beslenenler, daha iyi beslenebilsin, daha iyi semirsinler ve iktidarlarını sürdürebilsinler diye, şiddet tırmandırılıyordu.

İlk durak Girlevik Şelalesi

Üç yıl önce Erzincan’ın Çayırlı İlçesi’nde bulunan Girlevik Şelalesi’nde bölgenin belediye başkanları ve milletvekilleri ile Gerçek TV’de canlı yayında Sesli Düşünceler Programı’nda bölgenin sorunlarını konuşmuştuk.

Ve orada balık yiyecek, fotoğraflar çektirecek ve yolumuza devam edecektik. Nereye nasıl gideceğimizi bilmiyorduk. Yol boyunca güzergahımızı belirleyecek ve nerede yorulursak orada mola verecektik.

22 Temmuz Perşembe günü, 2 Ağustos’da Ankara’da saat 14 ve 16.30’da iki randevumuza yetişecek bir şekilde yollara çıktık.

Sivas, Erzincan, Erzurum, Ağrı, Iğdır, Kars, Ardahan, Artvin, Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Samsun, Çorum, Kırıkkale ve Ankara…

Gezimiz devam ederken, Eylül ayında bir aksilik olmaz ise bu sefer; Niğde, Nevşehir üzerinden Güneydoğu Anadolu gezisi yapmaya karar veriyorduk. Ülkemizi gezmeden üzerinde ahkam yürütmenin anlamı yoktu.

Bugüne kadar ülkemizin yaklaşık 40 ilini gezmiş ve görmüştüm. Eşim ise yaklaşık 35 il gezmişti. Ve başladığımız yolculukta, 81 ili gezmeye, daha önceden gördüğümüz kentleri yeniden görmeye karar vermiştik. İki yıl içersinde 81 ile gezmeye karar veriyorduk.

Her bir kentimiz turizm merkezi olabilir

Gezdiğimiz kentlerle ilgili izlenimlerimi tek tek yazacağım. Ancak şunu özellikle belirtmek istiyorum. Ülkemizin her kenti görülmeye değer. Erzurum’da Çifte Minare, Ağrı, Doğubeyazıt’ta, İshak Paşa Sarayı, Kars’da Anı Harabeleri, Rize Ayder Yaylaları, Trabzon’da Sümela Manastırı, Artvin’in kendisi, Giresun’da eski Gogora Kilisesi, sonra cezaevi olan (bizden başkaları bunu yapamazdı herhalde) sonrasında ise Müze olan tarihi bina,ardından fındık bahçelerinin kuşattığı bir yerden ve Ordu’yu kuş bakışı olarak seyredebileceğiniz Boztepe…

Ordu’dan sonra Karadeniz’in Paris’i dediğinizde hiç abartmayacağınız  ve otelde kaldığımız gece cehennemde zannettiğimiz Samsun.

Binlerce kilometre yaptığımız yolculukta, hiç kesintisiz hayatımın en uzun araç sürücülüğünü gerçekleştirdim. Ülkemin güzelliklerini ve yalnızlığını, terk ve talan edilmişliğini görmenin derin hazzını yaşarken, yüzlerce medeniyete ev sahipliği yapan topraklarımızın turizm zenginliğini görmenin ve talan edilmişliğinin, harabeliğini, görmezlikten gelinmesinin derin acısını bir arada yaşadım.

Yoksul denilen kentlerimizin aslında yoksul olmadığını, o topraklarda yetişmiş birikim elde etmiş kişilerin oralara karşı ilgisizliğinin ve en önemlisi devletin ceberut yüzünü göstermekten hizmet yönünü göstermemesini tamda refarandurum öncesinde değişikliklere neden ‘evet’ denilmesi gerektiğinin anlamını gezerek gördüm.

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

1 Kere Cevaplanmış to “Hayatımızın en Anlamlı Gezisi (I)”

  1. 1
    Nesrin ATEŞ ŞENGÜLEN Says:

    Sayın Ali bey; Anlattığınız gezilerin aynısını ben geçen sene komple Karadeniz (Ardahan, Kars, Erzurum, Çorum 4950 km.) olmak üzere yaptım. Bu sene de komple Güneydoğu yaptım(5350 km) aynı anlattığınız gibi oralar serin özellikle Karadeniz muhteşemdi soba yakıldığı doğrudur biz yaylada yakmıştık. Güneydoğu tabiki sıcak ama haziran ayında çok ta çekilmeyecek bir tarafı yok. Biz bu sene gitmemize rağmen terörün göbeğine gittik ama nedendir bilinmez çok sakindi oralar. Her iki yolculuklar da hayatımın yolculukları oldu. Özellikle şu konuya değinmek istiyorum evet talan olmuş yerlerin tamir edilmemesi ve bunların üzerinden hala para kazanılıyor olması çok acı. İnsanlarımız değerlerimize sahip çıkmıyor. Karadeniz yine bir nebze olsun daha iyi bakmış ama Güneydoğu çok yıpranmış. Sizin gezgin gözüyle bakmanızı tebrik ediyorum. Saygılar.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank