Havacılık Sektörüne İlişkin
Türkiye’nin Avrupa havacılık sektörüne entegre olmasını sağlayacak TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş.’nin (TAİ) A400M uçak projesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 2010’lu yıllardaki modern taktik ulaştırma uçağı ihtiyacının karşılanmasını amaçlıyor.
Halen Türk havacılık sektörünün en büyük projesi olan A 400 M, Airbus Military Konsorsiyumu tarafından, Avrupa’daki birçok altyükleniciyle birlikte yapılıyor.
Bu uçağın bazı tasarımları ise Avrupa’daki bu alt yüklenicilerle çalışan genç Türk mühendis Hakan Atalan ve firması tarafından yapılıyor.
Hakan Atalan bir gurbetçi oğlu. Aile Fransa’ya işçi olarak gidiyor. Hakan Atalan da 1974 yılında Fransa’da doğuyor.
Önce makine mühendisliğini bitiriyor, ardından İngiltere’de uçak mühendisliği üzerine master yapıyor. Havacılık sektörünün üssü sayılan Fransa’da, Almanya’da Airbus’un alt yüklenici firmalarında çalışıyor, ciddi deneyim kazanıyor. Bu sektörde ilişkilerini belli bir yere getirince Türkiye’ye dönme kararı alıyor.
***
Airbus yeni nesil uçaklarının tasarım çalışmalarını yine Avrupa ile koordineli yürütüyor, ayrıca Airbus’ın askeri amaçlarla üreteceği A400M yeni nesil kargo uçağı için 100’den fazla parçanın tasarımını yapıyor. Airbus’un Avrupa’daki 18 alt yüklenicisinden birisi olan Fransız Claris Teknologie için A400M modelinin iniş takımlarının da bulunduğu ön kısmını tasarlayıp üretilen parçaların montajını gerçekleştiriyor. Ayrıca Alman firması Ferchau için de uçağın içindeki parçaların dayanıklılık analizini ve sertifikasyon raporlamasını yapıyor.
Ve büyük bir proje için daha çalışmaya başlıyorlar. TAİ’nin üreteceği insansız hava aracı projesinin içinde yeralmayı başarıyorlar.
Tüm bunları da İzmir’de kardeşiyle kurdukları şirkette yapıyorlar. Türkiye’nin havacılık sektöründe yurtdışını hizmet veren ilk ve tek şirketi oluyor Atalan Mühendislik. Kulaklarında “intercom” telekonferans yöntemiyle sürekli Almanya ile Fransa ile toplantıdalar. Genç mühendislerden, teknisyenlerden kendilerine dinamik bir ekip oluşturmuşlar. 3 yılda büyük başarı yakalamışlar şimdi 20 mühendisi daha bünyelerine katmaya hazırlanıyorlar.
**
En zoru da Türkiye’de havacılık özel sektörünün Avrupa’ya kıyasla “yok” mertebesinde olması. Gerçi bir ölçüde Ataalan’ın Türkiye’ye gelmesine de bu yol açmış. “Dünya başka bir noktaya gidiyor, benim ülkem çok geride kalıyor. Atamız boşuna söylemedi, istikbal göklerdedir” diyor Atalan.
Türkiye’deki gündem maddelerine bakınca, montaj sanayiyi görünce içinin ezildiğini anlatıyor. Çünkü gelişmiş ülkeler teknoloji ve tasarım üretirken, ileri teknolojiye ayak uyduramayanları kendi esaretlerine sürüklüyorlar.
Artık dünyada insanlı uçak üretilmediğine dikkat çekiyor Atalan. Ona göre Türkiye bu konuda geç bile kaldı.
Havacılık ise bu yüzyılın en büyük gücü. Eskiden silah taşıyan uçaklar şimdi silahın kendisi olacak. Robot uçaklarla savaşlar, gökyüzünde yaşanacak.
**
Hakan Atalan ülkesine bağlılığını kaybetmemiş bir gurbetçi çocuğu. Yeni neslin gurur veren zekalarından.
Hedefleri büyük ama sıkıntıları da büyük.
İzmir’de etraflarındakiler ne iş yaptıklarını bir türlü anlayamamışlar. Ofislerine 50 megabitlik Telekom’dan bağlantı istediklerinde ne yapacaksınız diye dalga geçilmiş. Bağlantı kablolarını firmalara anlatamadıklarından tüm bağlantıları da kendileri yapmışlar ve hatta istedikleri hızda bilgisayarları da kendileri üretmek zorunda kalmışlar. “Türkiye’nin şartları nedeniyle aynı zamanda Telekom mühendisi” de olduk diyor Hakan Atalan.
Vergi dairesi de iş türlerini bir türlü anlayamamış, “naylon fatura mı üreteceksiniz” diye soran vergi memuru olmuş.
Destek beklemek ise hayal. İnsansız uçak projesi için çalışıyorlar bankalar proje kredisi verirken, teminat istiyor, bu projeyi projeden saymıyorlar.
Uluslararası havacılık fuarlarına Türkiye adına katılmak istiyorlar, destek bulamıyorlar. Atalan “biz büyük iş deyince alışmışız bankaların içini boşaltmaya, stratejik kuruluşlarımızı satmaya aklımıza onlar geliyor” diyor.
***
Ne güzel zaman geçiriyoruz oysa,..
Anayasa değişikliklerini gündeme getiriyoruz, kriz teğet geçti diye zamanı akıtıyoruz, muhalefet iktidar birbiriyle kavga ediyor onları izliyoruz.
Şimdi gelmiş zeki bir gurbetçi oğlu, “insansız uçak projesinin tasarımını yapacağım, destek verin” diyor, Türkiye’yi oyalıyor…
Büyük bir ülke kendi yalanlarına her gün biraz daha inanıyor. Sorunun parlamento çatısı altında çözülebileceğini söyleyenlerin aslında ne istediklerini kılıfladıklarının farkında olanlar da, kendi görmezlikten geldiklerinin bedelini genç canlara ödetiyor.
Yalanların çoğaldığı dünyaya doğrusu en çok da bu yakışıyor.
Savunma Bakanı çiçek festivalinde…
***** ******
GURBETÇİ OĞLU İNSANSIZ UÇAK PROJESİNİN TASARIMINI YAPIYOR BÜRONUN KABLOLARINI KENDİ TAKIYOR
Türkiye’nin Avrupa havacılık sektörüne entegre olmasını sağlayacak TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş.’nin (TAİ) A400M uçak projesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 2010’lu yıllardaki modern taktik ulaştırma uçağı ihtiyacının karşılanmasını amaçlıyor. Halen Türk havacılık sektörünün en büyük projesi olan A 400 M, Airbus Military Konsorsiyumu tarafından, Avrupa’daki birçok altyükleniciyle birlikte yapılıyor.
Bu uçağın bazı tasarımları ise Avrupa’daki bu alt yüklenicilerle çalışan genç Türk mühendis Hakan Atalan ve firması tarafından yapılıyor.
Hakan Atalan bir gurbetçi oğlu. Aile Fransa’ya işçi olarak gidiyor. Hakan Atalan da 1974 yılında Fransa’da doğuyor.
Önce makine mühendisliğini bitiriyor, ardından İngiltere’de uçak mühendisliği üzerine master yapıyor. Havacılık sektörünün üssü sayılan Fransa’da, Almanya’da Airbus’un alt yüklenici firmalarında çalışıyor, ciddi deneyim kazanıyor. Bu sektörde ilişkilerini belli bir yere getirince Türkiye’ye dönme kararı alıyor.
******
Airbus yeni nesil uçaklarının tasarım çalışmalarını yine Avrupa ile koordineli yürütüyor, ayrıca Airbus’ın askeri amaçlarla üreteceği A400M yeni nesil kargo uçağı için 100’den fazla parçanın tasarımını yapıyor. Airbus’un Avrupa’daki 18 alt yüklenicisinden birisi olan Fransız Claris Teknologie için A400M modelinin iniş takımlarının da bulunduğu ön kısmını tasarlayıp üretilen parçaların montajını gerçekleştiriyor. Ayrıca Alman firması Ferchau için de uçağın içindeki parçaların dayanıklılık analizini ve sertifikasyon raporlamasını yapıyor.
Ve büyük bir proje için daha çalışmaya başlıyorlar. TAİ’nin üreteceği insansız hava aracı projesinin içinde yeralmayı başarıyorlar.
Tüm bunları da İzmir’de kardeşiyle kurdukları şirkette yapıyorlar. Türkiye’nin havacılık sektöründe yurtdışını hizmet veren ilk ve tek şirketi oluyor Atalan Mühendislik. Kulaklarında “intercom” telekonferans yöntemiyle sürekli Almanya ile Fransa ile toplantıdalar. Genç mühendislerden, teknisyenlerden kendilerine dinamik bir ekip oluşturmuşlar. 3 yılda büyük başarı yakalamışlar şimdi 20 mühendisi daha bünyelerine katmaya hazırlanıyorlar.
******
En zoru da Türkiye’de havacılık özel sektörünün Avrupa’ya kıyasla “yok” mertebesinde olması. Gerçi bir ölçüde Ataalan’ın Türkiye’ye gelmesine de bu yol açmış. “Dünya başka bir noktaya gidiyor, benim ülkem çok geride kalıyor. Atamız boşuna söylemedi, istikbal göklerdedir” diyor Atalan.
Türkiye’deki gündem maddelerine bakınca, montaj sanayiyi görünce içinin ezildiğini anlatıyor. Çünkü gelişmiş ülkeler teknoloji ve tasarım üretirken, ileri teknolojiye ayak uyduramayanları kendi esaretlerine sürüklüyorlar.
Artık dünyada insanlı uçak üretilmediğine dikkat çekiyor Atalan. Ona göre Türkiye bu konuda geç bile kaldı.
Havacılık ise bu yüzyılın en büyük gücü. Eskiden silah taşıyan uçaklar şimdi silahın kendisi olacak. Robot uçaklarla savaşlar, gökyüzünde yaşanacak.
******
Hakan Atalan ülkesine bağlılığını kaybetmemiş bir gurbetçi çocuğu. Yeni neslin gurur veren zekalarından.
Hedefleri büyük ama sıkıntıları da büyük.
İzmir’de etraflarındakiler ne iş yaptıklarını bir türlü anlayamamışlar. Ofislerine 50 megabitlik Telekom’dan bağlantı istediklerinde ne yapacaksınız diye dalga geçilmiş. Bağlantı kablolarını firmalara anlatamadıklarından tüm bağlantıları da kendileri yapmışlar ve hatta istedikleri hızda bilgisayarları da kendileri üretmek zorunda kalmışlar. “Türkiye’nin şartları nedeniyle aynı zamanda Telekom mühendisi” de olduk diyor Hakan Atalan.
Vergi dairesi de iş türlerini bir türlü anlayamamış, “naylon fatura mı üreteceksiniz” diye soran vergi memuru olmuş.
Destek beklemek ise hayal. İnsansız uçak projesi için çalışıyorlar bankalar proje kredisi verirken, teminat istiyor, bu projeyi projeden saymıyorlar.
Uluslararası havacılık fuarlarına Türkiye adına katılmak istiyorlar, destek bulamıyorlar. Atalan “biz büyük iş deyince alışmışız bankaların içini boşaltmaya, stratejik kuruluşlarımızı satmaya aklımıza onlar geliyor” diyor.
******
Ne güzel zaman geçiriyoruz oysa,..
Anayasa değişikliklerini gündeme getiriyoruz, kriz teğet geçti diye zamanı akıtıyoruz, muhalefet iktidar birbiriyle kavga ediyor onları izliyoruz.
Şimdi gelmiş zeki bir gurbetçi oğlu, “insansız uçak projesinin tasarımını yapacağım, destek verin” diyor, Türkiye’yi oyalıyor…