Esasen hafta tatili çalışanların en temel anayasal haklarından biri olup, hafta tatillerinde hiç kimsenin çalıştırılmaması gerekir. Ancak bazen istisnai durumlarda zorunluluk nedeniyle ya da ihtiyaçtan dolayı hafta tatilinde de çalışma yapılabilmektedir.
İşte bizim de açıklamaya çalışacağımız husus bu şekilde istisnai hallerde hafta tatilinde çalışanların durumunu açıklamaktır. İş Kanunu'nun 46. maddesinde, işyerlerinde çalışan işçilere tatil gününden önce iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme (hafta tatili) verilmesi ve çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Gerçekten de dinlenme hakkı anayasal bir hak olup, ekonomik ve hukuki açıdan bağımlı konumdaki işçiyi koruma amacı güdülmektedir.
İş Kanunun öngördüğü çalışma düzeni 6 gün çalışılıp 1 gün dinlenilmesi şeklinde olsa da; bazı haftalarda çalışanların hafta tatillerinde de çalıştığı görülmektedir.
4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesi gereğince, çalışılmayan hafta tatili günü için bir iş karşılığı olmaksızın işçinin ücreti tam olarak ödenir. Hafta tatilinde çalışan işçinin ücretinin nasıl hesaplanacağı yasalarda düzenlenmemiş ise de, Yargıtay tarafından hafta tatilinde yapılan çalışmanın fazla çalışma sayılacağı, buna göre ücretin yüzde elli zamlı ödenmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir.
Buna göre hafta tatilinde çalışılmışsa, çalışma karşılığı olmaksızın ödenmesi gereken bir yevmiye yanında, çalışmanın karşılığı da bir buçuk yevmiye olarak ödenmelidir. Şu hale göre çalışılan hafta tatilinin ücreti ikibuçuk yevmiye olmalıdır.
Engelli raporu alanın ücreti artar
Okurumuz Kamil S. "Yüzde 55 engelli raporum var. İşverenim beni Gelir İdaresine gönderip "vergi indirim yazısı" aldırdı. Ancak bu yazıyı 3 ay önce vermeme rağmen ücretimde bir değişiklik yok. Acaba bu indirim işverenler için mi uygulanmaktadır?" diye soruyor.
Engelliler çalışma hayatında her zaman pozitif ayrımcılığa tabi tutulmakta ve birçok konuda önemli hakları bulunmaktadır. Bu haklardan birisi de engelli raporu aldıktan sonra Maliye Bakanlığına başvurup vergi indirim yazısı alan engellilerden daha az vergi alınmasına yöneliktir. Diğer bir deyişle sadece engelli raporu alınması yeterli olmayıp, aynı zamanda engelli vergi indirim yazısının da alınması gerekmektedir. Gelir Vergisi Kanuna göre çalışma gücünün asgarî % 80'ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece engelli, asgarî % 60'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece engelli, asgarî % 40'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece engelli sayılır.
Dolayısıyla siz 3. Dereceden engelli sayılmaktasınız. Buna göre ücretinizde oluşacak gelir vergisi matrahı tutarı üzerinden 200 TL indirilmesi ve bu indirimin size yansıtılması gerekmektedir. Önemle belirtecek olursak; indirim tutarı olan 200 TL ek bir zam değil, vergi matrahınızdan düşülen tutardır. Örneğin vergi matrahınız 2000 TL iken; 1. Dilimde 300 TL gelir vergisi öderken; bu indirim ile 270 TL vergi ödenmektedir. Dolayısıyla engelli vergi indirimi olan bir kişinin bu örnekteki durumda aylık ücreti vergi avantajı ile 30 TL artmaktadır. Engelli vergi indirimi alınması ayrıca sosyal güvenlikte de yaş şartına bağlı olmaksızın emeklilik hakkı vermektedir.