20 Eyl
Günü İyi Geçirmek İçin Mucizevi Öneriler…
Günü İyi Geçirmek İçin Mucizevi Öneriler... (Gündüz Faaliyetleri)
HİÇ BU AÇIDAN BAKTINIZ MI?
Bugünkü yazıma gündüz faaliyetleriyle devam ediyorum. Umarım bir önceki yazımda bahsi geçen sabah faaliyetleriyle ilgili önermiş olduğum maddelere dikkat ediyor ve bu ipuçlarından yararlanıyorsunuzdur. Unutmayın, yarar sağlamak uygulamayla gerçekleşir. Bu nedenle hayatınızı olumlu yönde değiştirmek isterseniz, bunları günlük hayatınıza dahil etmek için çaba gösterin.
(2) GÜNDÜZ FAALİYETLERİ
- Her gün farklı elbise giyin. Her günün enerjisi farklıdır. Örneğin mavi ya da turuncu elbiseniz bugün size çok yakışırken, aynı elbise ertesi gün, üzerinizde hiç de iyi durmayabilir.
- Siyah renk elbiselerden uzak durun. Siyah renk, sübtil bedeninizi (zihin ve akıl) olumsuz etkiler. Keza bu rengi doğada da bulmak zordur. Bu nedenle açık tondaki neşeli renkleri kullanın. Kırmızı, bordo, sarı, turuncu, yeşil, mavi gibi renkler bu amaç için kullanılabilir.
- Evinizden Tanrı'nın ismiyle çıkın. Kendinizi her zaman Tanrı'nın tatlı ilahi iradesine bırakın, dua edin ve O'nun ismini zikredin. İzin verin O'nun tatlı iradesi, yaşantınıza hakim olsun ve sizin için uygun gördüklerini gerçekleştirsin. Çünkü O, bizim için neyin en uygun olduğunu en iyi bilendir.
- Gün boyunca Tanrı'yı hatırlayın. Tanrı her şeyin sahibidir, her yerdedir ve değişik beden kalıplarında tezahür eder. Her formda, hareketli ve hareketsiz olan her şeyde mevcuttur ve en ufak bir zerre dahi Onun kontrolü altındadır. Bu gerçeği unutmayın ve Onu hatırlayın.
- Yemeklerinizi Tanrı'ya takdim edin. Tanrı'nın size sağlamış olduğu şeyleri Onunla paylaşın. Yemeğinizi yemeden önce Ona sunun ve sizi canlandırdığı, size hayat verdiği ve besin sağladığı için Ona şükredin. Her zaman Ona saygı ve secdelerinizi sunun.
- İlahi düşüncelerinizi çoğaltın. Mümkün olduğu kadar çok iyilik yapın ve yardımda bulunun. Bu yaptıklarınız, geleceğinizi garanti altına alır; hem bu dünyada, hem de öldükten sonraki öbür dünyada. Çünkü yapmış olduğunuz şeyler, bir bumerang gibi size geri dönmektedir. Ne ekerseniz, onu biçeceksiniz. Bu ilahi kuralı unutmayın. İster eylem, ister söz ya da düşüncede olsun, yaptığınız her şey, iyi ya da kötü, kesinlikle size geri döner. Bu nedenle düşünce, söz ve davranışlarınızla diğerlerini incitmeyin ve rahatsız etmeyin.
- Her zaman olumlu düşüncelere sahip olun. Hayata umutla bakın. Bu dünyadaki hiç bir şey kötü değildir. Bunları iyi ya da kötü olarak değerlendiren zihnimizdir. Her şeyi belirten sadece ve sadece zihnimizdir.
- Düşüncelerinizi gözlemleyin. Gün boyunca aklınızdan gelip geçenleri dikkatle inceleyin. Neler düşünüyorsunuz? Neler yapmak istiyorsunuz? Nelerden hoşlanıyor ya da hoşlanmıyorsunuz? vs. Bu gibi soruların cevaplarını arayın ve sevdiğiniz, ilginizi çeken ve yaparken kendinizi iyi hissettiğiniz işlere daha çok zaman ayırın.
- Her olaydan bir ders çıkartın. Her olayda kendinizi görün ve hatalarınızı gözden geçirin. Hataları tekrarlamamak, onları görmekten geçer.
- Zihninizdeki çelişkileri ortadan kaldırın. Düşünün, karar verin ve kararlarınızı hemen, ertelemeden hayata sokun. En kötü şey kararsızlıktır. Yapan sizsiniz, neyi bekliyorsunuz ki? Her şeyi tayin eden sizsiniz. Sizi yavaşlatan, rehavete sokan, uyuşuk hale getiren bu çelişki, kararsızlık ve ikilemlerdir.
- Gün boyunca az konuşun ya da hiç konuşmayın. Az ve öz konuşun. Gevezelik etmeyin. Gevezelik yaparak enerjinizi boşa tüketmeyin. Bütün kavga, tartışma, dedikodu, kıskançlık, hırs vb. nin kaynağı gevezelik ve gereksiz konuşmalardır.
- Bazı saatlerde yalnız kalın ya da tek başına takılın. Kendinizle baş başa kalmak için zaman ayırın. Bu zamanı tefekkür ederek, dinlenerek ya da yürüyüş yaparak değerlendirin. Alışveriş yapmak, sinemaya gitmek ya da yemek yemek gibi bazı aktivitelerinizi tek başınıza yapın.
- Çay, kahve, tütün gibi zararlı ve bağımlılık yapıcı maddelerin tüketimini minimuma indirin. Bu tür maddelerin, bedeni ve zihni nasıl olumsuz yönde etkilediğini az çok zaten biliyorsunuz. Keyif almanın ya da acıları yok etmenin çaresi, bunları kullanmaktan geçmez.
- Aynı anda, iki-üç-beş iş yapmayın.Bu kural çok önemlidir. Uyguladığınızda, yararlarını hemen göreceksiniz. Eylemde bulunurken, sadece tek bir işle uğraşın. Aynı anda, iki-üç-beş iş yapmayın. Bizler genelde müzik dinler ve aynı anda da birileriyle konuşuruz, yemek yerken televizyon seyreder ya da konuşuruz, bilgisayar başında çalışırken telefonlara cevap veririz vs. Bu tip eylemlerinizi teke indirin. Önce beşten dörde, sonra dörtten üçe, sonunda da bire indirin. Yani yemek yerken konuşmayın ve sadece yemeğinizle meşgul olun. Müzik dinlerken başka işlerle uğraşmayın, başkalarıyla konuşmayın, dikkatinizi sadece müziğe verin. Bir kişiyle konuşurken onun yüzüne bakın, o esnada sigara yakmak ya da çayınızı yudumlamak gibi eylemlerde bulunmayın vs. Tek bir eylemde bulunun ve dikkatinizi de tamamen o eyleme verin.
- Hareketlerinizi yavaşlatın. Hareketlerinizi yavaşlatmak, dikkatinizi tek bir eyleme vermenizi kolaylaştıracak en önemli tekniktir, yani bu kural, bir önceki kuralın hemen ardından gelir. Bir eylemde bulunurken, acele etmeyin. Bunu bilinçli bir şekilde, her bir hareketinizi farkına vararak yapın. Yani her eyleminizi meditasyona çevirin. Bu, size farkındalık kazandıracaktır. Aksi taktirde hareketleriniz hızlandığında, zihniniz de başka yerlere gidip dolaşacaktır.
- Öğle yemeği ile ilgili kurallara gelince:
- Öğlen yemeği için en ideal saatler 11:30-13:00 arasıdır.
- Öğünlerinize mutlaka salata ve çorba dahil edin.
- Et ağırlıklı besin tüketmek yerine, sebze ağırlıklı beslenmeyi tercih edin.
- Yemeklerinizi çok çiğneyin; Her bir lokmayı, 40-50 defa çiğnemeye özen gösterin.
- Telaşlı yemek yemeyin.
- Yemek yerken konuşmayın.
- Yemek yerken beraberinde soğuk su içmeyin, ılık su için; Soğuk su, midedeki sindirim ateşini söndürerek sindirimi zorlaştırır. Bu şekilde besinler daha uzun süre midede kalır ve bu da kişiye ağırlık ve tembellik hissi verir.
- Yemek yeme kurallarına dikkat edin. (Bu kuralları daha sonraki yazılarımda detaylı olarak açıklayacağım)
- İki öğün arasında bir şey yemeyin. Öylesine, laf olsun diye çay, kahve kraker tüketmeyin, bu tip ara öğünlerden uzak durun. Acıkıyorsanız, ara öğün olarak az miktarda meyve ve yanında peynir ya da süt ve/veya yoğurt kullanabilirsiniz.
- Yemeklerle birlikte ya da hemen ardından meyve ya da sütlü tatlılar tüketmeyin. Pişmiş yemeklere karışan meyve, daha uzun süre midede kalır ve bu da fermente olmasına neden olur, yani meyve alkole dönüşür. Bu nedenle ana öğünlerle birlikte meyve kullanmayın. İdeal meyve yeme zamanları yemeklerden 1 saat öncesi ve yemeklerden 2 saat sonrasıdır. Midede yemeklere karışan sütlü tatlılar ise, sindirimi zorlaştırmakta ve vücutta toksik maddelerin oluşmasına neden olmaktadır.
- Her gün güneşin altında 20 dakika yürüyüş yapın. Vücut için gerekli olan D vitaminini güneşten sağlıyoruz.
- Her gün su için. Prana'nın (enerjinin) kaynağı sudur. Suyun içindeki prana, en mükemmel biçimindedir. Kişi yemek yemeden daha uzun süre hayatta kalabilirken, su içmediğinde bu süre hızlı bir şekilde tükenir. Fakat tüketilen su miktarı ne çok fazla ne de çok az olmalıdır. Mevsim ve günlük faaliyete göre bu miktar değişmektedir. Su içerken dikkat etmeniz gereken başka bir nokta da, zamanlamadır. Yemeğinizden yarım saat öncesinde ve yemekten 1,5 saat sonrasına kadar olan süre zarfında sadece yemek esnasında su tüketin. Yemeklerden hemen öncesinde (yarım saat) ve sonrasında (1,5-2 saat sonrasına kadar) içilen su, midedeki sindirim sıvılarını sulandırarak sindirimi zorlaştırır ve yemeklerin midenize oturmasına yol açar.
- Kafanıza takmayın. Yaşadığınız herhangi bir olayı, hemen orada, olay yerinde bitirmelisiniz. Bu olay karşısındaki tepkinizi, içinizden geldiği gibi mükemmel bir şekilde sergilemeli ve olayı olay yerinde bırakmalısınız. Peki, ama mükemmel şekilde tepki göstermek ne anlama gelir? Bunu çok iyi bilmelisiniz. Problemlerinizi bu ya da o şekilde ordan buraya taşıyarak, zihninizin düşüncelerle meşgul olmasına izin vermeyin. Bu şekilde de zihninizi, dolayısıyla da ilişkilerinizi ve hayatınızı bulandırmayın.
Uygulaması kolay bu yaşam önerilerine dikkat edin. En çok hoşunuza giden bir iki tanesini yaşamınıza dahil etmekle başlayabilirsiniz. Dikkatinizi bu noktalara verdikçe, önce o gününüz değişir. Denedikçe ise, gün be gün kendinizin yenilendiğini ve yaşamınızın nasıl da yön değiştirdiğini keyifle fark edebilirsiniz.
