content
03 May

Gelişen Son Olaylar Üzerine!

Nimet Çubukçu…

Yeni Kabine açıklandı. Geçen hükümet döneminde de oldukça beğendiğim ve saygı duyduğum Nimet Çubukçu Hanım, Milli Eğitim Bakanlığına getirilmiş. Ben sevindim. Başkasını bilemem. Önceki bakan döneminde Milli Eğitim çok sıkıntılar yaşadı. Dilerim Nimet Hanım sorunların üstesinden gelir. Ayrıca Ülkemizin ilk Kadın Milli Eğitim Bakanı olma şerefine erişti. Merakım şudur. Şu kadın kadın diyerek, Kota, Zota, Mota, Kadın hakkı diyerek ortalıkta FİNK atanlar var ya, bakalım onlar ne diyecekler? Nimet hanım da, ne de olsa KADIN. Bakalım bir kadın olarak destek olacaklar mı? Şu ana kadar hiç destek olan olmadı. Olmadığı gibi köstek bile oldular. Doğruyu söylemek gerekse ben çok umutluyum Nimet hanımdan. O çok farklı bir insan. Allah yolunu açık etsin.

Kürşat Tüzmen…

Hiç sürpriz olmadı. Çünkü Mersin’de yerel seçimlerde çok iddialı söylemlerde bulundu. Ancak doğru dürüst bir netice alınmadı. Aday belirlemede etkin rol oynadı ve Mersin’de hem Büyükşehir hem de ona bağlı diğer ilçelerde tek belediye alınmadı. Ve ayrıca Tüzmen’in her hafta sonu Mersin’e gelişi ve bu gelişlerin devlet erkânı tarafından şova dönüştürülmesi ise kamuoyunda çok sıkıntı yarattı. AKP örgütü çok çekti. Sıkıntılı. Başbakan partisinde olan biteni çok iyi gören, iyi tahlil yapan bir insan… Hastalığı teşhis etti. Operasyonu yaptı. Sürpriz olmadı yani.

İlaç kalıntılı sebze ve meyveler meselesi..

Belki onlarca defa dile getirdim. Günah. Yazık… İnsanların sağlığı ile resmen oynuyorlar. Bilinçsiz ilaç kullanıyorlar. Hormonu farklı kullanıyorlar. Sağlığımızla oynuyorlar. Ben ısrar ve inatla dedim, yazdım, basın açıklamaları yaptım. Bugün baktım ki TÜSPAF başkanı “ilaç kalıntısı yüzünden Rusya ve diğer bazı ülkelere, ihraç edilemeyen meyve ve sebzelerin iç piyasaya sürüldüğünü” söylüyor ve uyarıyor. Allah razı olsun ondan. Ama dinleyen, araştıran, soruşturan, denetleyen yine yok. Yetkililer DUVAR olmuş sanki sus puslar ve tek kelime açıklık getiren yok. Yazık ya, yazık bu millete. Ne istiyorsunuz bu milletten? Anlamıyorum ki… Milletin sağlığı ile göz göre göre oynuyorlar ve seyirci kalınıyor. Hayret!...

Tavşan adasındaki vahşete kimse dur denmeyecek mi?

Dün haber portallarına bir haber düştü. Tavşan adasında yaşananlar ile ilgili. Adaya getirip köpekleri bırakmışlar. Ve birileri de sahipsiz olanları da toplayıp oraya atmışlar. Tabi onlarda açlar ve tavşanları parçalıyor ve yiyiyorlar. Doğal olarak. Ama olacak iş mi bu? Bu nasıl vicdan ve merhamet?.. Ayıp. Bu ayıba son verin. Orasını her yıl binlerce turist ziyaret ediyor. Orası tavşan adası.. Köpek adası değil. Durdurun şu rezaleti.

Paksüt’ün çok gecikmiş olan suç duyurusu

Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt, "Savcılar görev ve yetkilerini bilerek aştı. Korsan soruşturmayla aylarca dinlenildim. Suç duyurusunda bulunuyorum" demiş ve bu haber portallarına yansıdı. Bana göre çok geç kalınmış bir suç duyurusu. Düşünün bir kere devletin TARGI erki olarak bildiğimiz en üst seviyedeki insanı yasal olmayan yollar ile dinleniyorsa gerisini siz düşünün artık. Tehlike çok büyük… Usullü usulsüz elinde teknik imkân ve olanak olanlar her gıcık gittiğini dinlesin, olacak iş mi bu? Dinleme işinin CILKI çıktı. Gerekli gereksiz dinlesinler, öyle şey olur mu? Buna artık çok ciddi tedbir gerek.

Münevver’in Bulunamayan Katili…

Evet, çok acı. Değişik basın yayın organları konuyu ele aldılar. Ve yazdılar. Bende dile getirdim. Bir daha söylüyorum. Bu katil, yâda katiller neden bulunamıyor? Neden yakalanamıyorlar? Bu kadar zor bir iş mi bu? Ayşe Arman’ı bugün yine okudum. Avukat suç duyurusunda bulunduk diyor. Jandarma ile ilgili. Ve ayrıca tüyler ürperten iddiaları var. Günah ya. Bulun artık şu katili veya katilleri. Bu nasıl araştırma, soruşturma ki netice yok…

Bedelli Askerlik çıkmalı!

Buna umut bağlamış yaşları ise 30–35 i geçmiş olan iş güç sahibi çok sayıda insan bunu bekliyor. Çok sayıda elektronik posta alıyorum. Bedelli askerlik bu insanlar için ihtiyaç haline gelmiş durumda. Sn. Başbuğ gündemde yok, böyle bir şeyi beklemesinler diyor ama o insanlarda çok mağdur olacaklar. Ben herkesi bedelliden faydalandırın demiyorum. Bunların içinde iş güç sahibi esnaf olup yanında üç beş kişiye ekmek yedirenleri var ve yaşları da ilerlemiş. Bunları askere alsanız faydadan çok zarar getirir. Bunun bir kere daha düşünülmesinde fayda var. Başbuğ her gün şehit veriyoruz bunu nasıl izah ederiz diyor. Doğru. Ama bilsin ki bu millet PKK laneti yüzünden şehit vermekten de bıktı. Bir türlü bitirilemeyen PKK olayları ve terörist eylemler. Her gün çocuklarımızı yitiriyoruz. Ocaklar sönüyor. Ana babaların yüreği kanıyor. Bu kadar şehidimiz yetmiyor mu, Artık bu işin bitmesi gerekmiyor mu? Kökünden kurutun bu işi. Kurutacak güç, kuvvet, olanak yok mu? Anlamak mümkün değil.

Etiketler : , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank