Fiyapı ve Fatih Altaylı… ve Tabi ki Esenyurt…
Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı pazar günkü yazısında Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun neden görevden alınmadığını sormuş. Ben de Salı günkü yazımda 'Esenyurt, Kadıoğlu, Altaylı ve sesli sorular' başlıklı yazımda, bu yazı üzerinden merkez medyanın pespayeliğine dikkat çekmiştim.
Yazımız üzerine çeşitli tepkiler aldık. Bunlardan biri de dün gazetemizde yayınlanan Nusret Yılmazer'in beni eleştiren yazısıydı. Yazının özeti; benim Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nu savunduğumu içeriyordu.
Demek ki, derdimizi iyi anlatamamıştık. Sonuçta siz ne yazarsanız yazın, herkes anlamak istediği gibi anlıyordu. Başka türlüsü de mümkün değildi.
****
Esenyurt'ta imar yoğunlukları, ruhsatsız yapılan çok katlı binalar, çok katlı binalarda yaşanan iş kazaları, Büyükşehir Belediyesi’nin durdurduğu inşaatlar, Fiyapı'nın ekonomik zorluğu ile ilgili yazıları birkaç yıldır yazıyorum.
Ve yazdığım kimi yazılar CHP Büyükşehir üyeleri tarafından soru önergesi olarak mecliste sunuldu. Arşivler ortada duruyor.
****
Habertürk Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı ruhsatların iptal edildiğini ve bundan dolayı yaşanan mağduriyetler olduğunu yazarak, Başkan Kadıoğlu'nun, Başbakan tarafından görevden alınmasını talep ediyordu.
İşte zurnanın zırt dediği yer burasıydı. Ben, Altaylı'nın yazısının imarla ilgili değil, reklam ücretlerini alamamaktan kaynaklanmış olabileceğine yönelik iddialarımı dile getirmiştim.
****
Bir kaz daha derdimizi anlatalım.
Derdim Esenyurt'u savunmak değildir. Derdim merkez medyanın saldırganlığı ve fütursuzluğu ile ilgilidir... Yereli zaten yazma gereği bile hissetmiyorum.
Fatih Altaylı, Esenyurt ile ilgili daha önce de yazılar yazdı. Yazıları Fiyapı ve mağduriyet üzerineydi. İşte asıl dikkat çektiğimi husus buydu.
Nusret'in sorduğu gibi anlatayım. Bizim gazetemiz inşaat şirketleriyle ilgili reklam anlaşmalarını bartır karşılığı yapsaydı (ki, yapabilirdik) ve bedellerini alamasaydık. Biz de, karşılığını alamadığımız reklam ilanlarıyla ilgili a inşaat şirketine önce bir çaksaydık. Ardından bir kez daha çaksaydık. A şirketi sonra bizimle görüşüp 'aman yazmayım. Mağduriyetimiz bizden kaynaklanmıyor. Filanca belediye başkanından kaynaklanıyor. Ruhsat sorununu çözersek mağduriyetleri ve ekonomik sorunlarımızı çözmüş olacağız' deseydi. Tabi ardından ekleseydi, 'size olan borcumuzu kapatıyor' ya da 'size olan borcumuzla ilgili bir ödeme takvimi sunuyoruz' deseydi.
Ben de bundan dolayı filanca belediye başkanıyla a şirketinin sahibini görüştürmeye çalışsaydım, zehir zemberek bir yazı yazarak, iktidara 'başkanı görevden neden almıyorsunuz?' diye sorsaydım. Ve bunu yerelden birileri ve Nusret Yılmazer eleştirseydi, filanca belediye başkanını mı savunmuş olacaklardı?
Fiyapı ve Altaylı ile çıkan haberler
Altaylı'nın yazısının ne anlama geldiğini ve neden eleştirdiğimi anlamanız için basında çıkmış gibi haberlerden alıntı yapayım da belki daha iyi anlatırım derdimi. Kimileri de daha iyi anlamış olurlar.
“Fi Yapı olarak inşaat yapmak için Belediye Başkanı Sayın Necmi Kadıoğlu’ndan yer talebinde bulunduk. Necmi Kadıoğlu da, bize projemize uygun bir arsa gösterdi ama arsa üzerinde yedi tane haciz vardı. ‘Ben hallederim siz inşaatlarınıza başlayın’ deyince Başkan’a güvendik inşaatlara başladık. 1048 daire üzerinden projelendirdiğimiz inşaatlara Büyükşehir itiraz etti ve biz de daire sayısını 548 adet olarak değiştirdik. Yani küçülttük inşaatlarımıza da hız kesmeden devam ettik. Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş´la Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu´nun arasında ne geçti biz bilemeyiz ama, olan bize oldu. Büyükşehir Belediyesi geldi inşaatları mühürledi ve bu durumdan biz de müşterilerimiz de mağdur olduk.”
Fatih Altaylı neden devreye girmiş?
“Bu durum üzerine araya Fatih Altaylı girdi. Sayın Altaylı önce Necmi Kadıoğlu ile bir görüşme yaptı, sonra Kadir Topbaş’la. Buna rağmen bir sonuç çıkmadı. Konu Başbakan´a kadar ulaştı. Sayın Başbakan’ın devreye girmesini ve hem bizim hem de müşterilerimizin mağduriyetini gidermesini bekliyoruz.”
“Fİ-YAPI Yönetim Kurulu Başkanı Fikret İnan sıkıntıları bu toplantıda Başkan Necmi Kadıoğlu’na iletiyor ve 20 trilyon zararda olduklarını bildiriyor. Ayrıca ‘Biz batarsak siz de batarsınız’ şeklinde sözler sarfediyor.”
Sorularımı birkez daha sorayım
1- Habertürk gazetesi ve televizyonları ile Esenyurt'ta yapılan inşaat firmalarından ne kadar ilan aldı? Ve şu anda aldığı ilanlardan dolayı ne kadar alacağı var?
2- Büyük görsel ve yazılı medya, inşaat firmalarıyla genellikle daire karşılığı reklam ve sponsorluk anlaşmaları yapıyor. Bunun dışında medya patronlarından inşaat sektöründe bulunan kimi isimlerinin Esenyurt'ta inşaat yapan şirketlerle başka alışverişi var mı?
3- Fatih Altaylı'nın Esenyurtla ilgili yazdığı yazıların ve Başkan Kadıoğlu'nun görevden alınma talebinin arkasında, Esenyurt'ta inşaat yapan şirketlerden özellikle Fiyapı'dan Habertürk gazetesinin ve televizyonlarının ilan alacaklarının olması mı?
4- Fatih Altaylı ilk iki yazısını Fiyapı’yla ilgili yazıları yazdıktan sonra, ilgili şirketten ve diğer ilan anlaşması yaptığı şirketlerden alacaklarına yönelik bir yapılandırma oldu mu?
5- Esenyurt'ta bulunan 26 büyük inşaat firması, reklamlar ve sponsorluk karşılığında yazılı ve görsel medyaya bugüne ne kadar para ödedi? Ve büyük medya, yaptığı anlaşmaların karşılığını tahsil edebildi mi?
6- Altaylı'nın Fiyapı ve Esenyurt ile ilgili yazdığı yazılar sonrasında Genel Yayın Yönetmeliğini yaptığı Ciner'in medyadaki şirketleri (gazeteleri, dergileri, radyoları, televizyonları) alacaklarını aldılar mı?
Altaylı Esenyurt'a gelirse ne yazar?
Dün Fatih Altaylı'nın Esenyurt ile ilgili yazdıklarını okudunuz mu? Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu ve ekibinin anlattıklarının özetini yazmıştı. Yazısının mürekkebi kurumadan Başkan Kadıoğlu ile görüşmüştü. Yazın bir kenara birkaç gün sonra Esenyurt'a gelir. Sonra köşesinde sizce ne yazar? Bense yazmaya devam ederim. 'Altaylı o yazıları neden yazdı? Maksat üzüm mü yemekti yoksa bağcıyı mı dövmekti diye...' Kimileri de yazar ve konuşur. Ali belediyeyi savunmuş!
Hadi canım sen de...
Son söz: Ne demişti Fiyapın sahibi. “Biz batarsak siz de batarsınız.” Mahkemeden iflas erteleme kararının alındığının ertesinde Fatih Altaylı ne yazmıştı? “Esenyut Belediye Başkanı görevden alınmayacak mı?” Yazdığım yazının özetinin özeti şudur: Altaylı, Esenyurt'ta yaşanan imar yolsuzlukları iddialarının peşinde değildir. Onun peşinde olduğu Fiyapı'dır. Bir anlamda iş takipçiliğidir.
Eleştirdiğim de budur. Anlayana sivrisinek saz az, anlamayana davul zurna az...