Fincanlarla Gelen Ruh!
Sana ruhtan ‘vahiyden’ sorarlar. De ki: "Vahiy Rabbimden gelir. Bu konuda size verilen bilgi ise pek azdır." (Bakınız Kur’an-ı Kerim 17/85)
Hani zaman zaman ruhsuz herifler, deriz ya!
Yani canlılık, dirilik anlamında kullanırız.
İşte Kur’an’da aynen anladığımız ve kullandığımız anlamda kullanıyor.
Ancak!
Bu ancak çooook ama çok önemlidir!
Umumiyetle,"Ruh" kelimesi Türkçe'de Yunan Felsefesinden aktarılan bir anlamda kullanılır. (bu bir köşe yazısı konusu olduğundan şimdilik paranteze alalım!) devam edelim.
Kur’an terminolojisinde "Ruh," vahiy ve Teolojik bilgi demektir.
Ölüm ve uyku anında vücuttan ayrılan şey ise "Nefs", yani bilinç ve kişiliktir (39/42)
Vahyi iletmekle görevli olan melek Cebrail'in künyesi "Ruhul Kuds" (Kutsal Vahiy) dir. (6/102). Tanrı, insan türünü özel bir vahiy ile bilinç ve kişilik sahibi kılmıştır (15/29; 38/72; 33/9)
Şeytani virüsler ve kötü kullanım yoluyla dejenere olan bilinç ve kişiliğimizin programını Ruh adlı programı beynimize yerleştirerek düzeltebiliriz.
Vahiy, genetik yapılarındaki orijinal ruhlarını kaybedenleri diriltir (6/122; 8/24).
Ölümle birlikte Tanrı'nın ana kaydına kopyalanan "nefis," fincanlarla veya benzeri ilkel metotlarla tekrar dünyaya getirilemez. "Ruh çağırma," safların inandığı ve şarlatanların istismar ettiği bir eğlence türüdür.
Herhangi bir insanın beynindeki özgün nuron örgüsü ve hayat boyu hafızada biriktirilen bilgiler, ileri bir teknolojiyle organik olmayan bir materyale, örneğin, giga-giga bitelık bir kompüter diskine kaydedilebilir mi?
Bir başka deyişle, kişiliği, beynin organik maddesinden "bilgi" olarak soyutlayıp nakledebilir miyiz?
Koruyabilir miyiz?
Çoğaltabilir miyiz?
Teknolojinin gelişimine bakılırsa, böyle bir şeyin olması olmamasından daha olağan gözüküyor. "Çürüyen kemikler mi diriltilecek miş?" diye dirilme olayını inkar eden ateistler, biyolojik ölüm olayıyla her şeyin kaybolmadığını ve insanın bir "bilgi" kümesinden oluştuğunu laboratuvarlarında gördükten sonra bu gerçeği binlerce yıldır elçiler yoluyla bildiren Yüce ALLAH karşısında secdeye varacaklarına, kibir ve gururla küfürlerine kıyamete dek devam edeceklerdir!
Büyük olasılıkla... Kuşkusuz bu gurur Saat ile yani KIYAMET ile son bulacaktır (10/24 15/29)
Akledip, sorgulayıp iman edenlere ne mutlu?
ATATÜRK KÖŞESİ
Ey Millet Allah Birdir ve vardır…
DÜŞÜN-TAŞIN
Allah kuluna kafi değil mi?
AFORİZMALARIM
Bedeni Müslüman olan bir nankörün(kafir) -aklını anladım da- sisteme tabi ve mecbur olan bedeninin tecziyesinin mantıklı izahını bilen var mı?