Faytonla İmdat Ararmak…
18–19 yaşlarında.
Temiz, güzel yüzlü, spor giyimli genç kız.
Sırt çantası kendisi gibi devrilmiş.
Mevsimin en sıcak gecesi olmasına rağmen titriyor.
Gözündeki fer kaybolmuş, moraran dudaklarını ancak oynatabiliyor.
“ Yardım, yardım edin… Hastaneye götürün…”
* *
Vücut tepkisi, midesini dışa boşaltmış.
Hatta idrarını…
Tespih böceği gibi kıvrıldığı yerde, derman bulunması için derdini mırıldanıyor:
“ Kokain bağımlısıyım… Kriz geçiriyorum…”
* *
Israrla su istiyor: “ Soğuk olsun…”
Üşümesine rağmen, getirdiğin iki şişe suyun birini çıplak kollarına döküyor.
Başını kaldırıyor, iç sızlatan bakışla soruyor:
“ Ambulans geliyor mu?”
* *
Kalabalık cafeler arasında sağa sola koşuyor…
Bir resmi araç, görevli arıyorsunuz.
Olaya tanık iki faytoncudan biri, “İleride olacak” diyor ve arabasına hızla biniyor.
İki atıyla yardım aramaya gidiyor!
Diğeri, “ Faytonla biz götürelim” iyi niyeti sergiliyor..
* *
Acil telefonlar 155, 112, 110 aranacak ama genç kız, karaya vurmuş balık gibi krizin tepe noktasında.
Karşıdan gelen siyah plakalı bir araç görüyor;
El kaldırarak yardım istiyorsunuz.
Resmi araçtaki, resmi üniformalı genç görevli, açık camdan:
“Polisi arayacaksınız…” aklı veriyor.
Aracın üzerindeki yazıya bakıyorsunuz:
“ Büyükşehir Belediyesi Trafik Zabıta”
* *
Anlayışınıza ters olmasına rağmen…
Kimlik açıklamak zorunda kalıyorsunuz.
Aynı anda bir başka belediye zabıtası geliyor.
Sizi tanıyor, ondan rica ediyorsunuz.
Yarı baygın genç kızı araca koyarak gönderiyorsunuz.
* *
Olay tarihi: 11 Ağustos 2010
Saati: 21.00
“ Atatürk” caddesi, “Alsancak” iskele karşısı…
Kordonboyu’nda yaşanan bir olaydır.
* *
Eğer yetkilisi varsa…
“ Kent ve kentli yararına” bir kentli olarak ilgilerine sunulur.