Fare Klavye Hastalğı
Teknolojideki ilerlemelerin hayatımızı ne kadar kolaylaştırdığını anlatmaya sanırım hiç gerek yok. Başta mikrodalga fırınlar, cep telefonları, bilgisayarlar, yazıcılar, DVD’ler…. olmak üzere pek çok alet hayatımızın ‘olmazsa olmaz’ları olup çıkıverdiler. Bilgisayar ve internet olmadan yaşaması mümkün olmayan bir toplum olma yolunda hızla ilerliyoruz. Ancak, hayatımızı inanılmaz ölçüde değiştiren teknolojinin ödememiz gereken bir faturası da var; atalarımız ‘her nimetin bir külfeti var’ sözünü boşuna söylememişler.
Fare-klavye hastalığı
Bugün, tıpta ‘tekrarlayıcı zorlamalara bağlı hasar’ adıyla bilinen ve uzun süre bilgisayar kullananlarda ortaya çıkan bir hastalıktan bahsetmek istiyorum. Buna kısaca, ‘fare-klavye hastalığı’ da diyebiliriz, çünkü hastalık bilgisayar klavye ve faresi kullananlarda aynı hareketlerin sürekli olarak tekrarlanmasına bağlı olarak el ve kollardaki sinir, tendon, kas ve diğer yumuşak dokularda meydana gelen zedelenmeler bağlı olarak ortaya çıkıyor. Sürekli tekrarlanan hareketlerin dokulardaki kan akımını bozabileceğini veya kaslardaki ağrı sensörlerinin aşırı hassaslaşmasına yol açabileceğini düşünenler de var.
Belirtiler öyle hemen değil, aylar hatta yıllar içinde gelişiyor. Başlangıçta parmaklarda, bilekte, kol ve dirsekte fazla rahatsız edici olmayan gerginlik, katılık, ağrı… hissediliyor; ama hastalığın ilerlemesi ile hem bu şikayetlerin şiddeti artıyor, hem de el ve parmaklarda uyuşukluk, karıncalanma, soğukluk gibi nörolojik belirtiler de ortaya çıkıyor. Ellerde koordinasyon bozukluğu ve güç kaybına bağlı olarak hareket kısıtlanması ve uygunsuz hareketler görülebiliyor. Birçok hastada geceleri artan ağrılar da oluyor.
İstatistiklere göre, gün boyu bilgisayar kullanan sekreterler, memurlar, gazeteciler, borsacılar… daha büyük risk altında. Hastalığın bu mesleklerde %40’a varan oranlarda görülebileceği ileri sürülüyor. Sabahtan akşama, akşamdan gece yarılarına kadar oyun oynayan gençleri de unutmamak lazım.
Nelere dikkat etmeli
Klavye-fare hastalığını önlemek için bilgisayar kullanan herkesin titizlikle uyması gereken bazı kurallar var.
- Gereksiz bilgisayar kullanımından vazgeçmek, mesela oyun oynamamak.
- Bilgisayar karşısında doğru oturmak. Masanın çok yüksek veya alçak olmamasına dikkat edilmeli.
- Bilgisayar kullanırken dik oturulmalı, ekrana veya klavyeye doğru eğilmemeli.
- Klavyenin size bakan kenarının bir destekle birkaç santim yükseltilmeli.
- Uzun süre bilgisayar kullananlar, parçalı klavyeler ve bilek destekleri gibi ergonomik gereçlerden yararlanmalı.
- İdeal kullanımın bile uzun zaman aynı şekilde sürdürülmesi de unutulmamalı ve arada gevşeme egzersizleri yapılmalı ve pozisyon değiştirilmeli.
- Bilgisayarı kullanırken bilekler yanlara veya aşağı yukarı bükülmemeli, kullanıma ara verince el yanlara sarkıtılarak veya diz üzerinde dinlendirilmeli.
- Büyük yazı karakterleri tercih edilmeli, ekranı görmek için öne doğru eğilmek zorunda kalınmamalı.
- Tuşlara döver gibi değil, yumuşak dokunmalı, fareyi sıkı değil hafif kavramalı.
- Çift tuş fonksiyonlarında parmakları geren hareketlerden kaçınmalı, iki eli kullanmalı; omuzda telefon ahizesi ile bilgisayar kullanmamalı.
Tedavi de gerekebilir
Bu tedbirlerle rahatlamayanlarda bilgisayar kullanımının belirli bir süre tamamen yasaklanması, ağrı kesici ve romatizma ilaçları ile yoga, gevşeme egzersizleri… gibi fizyoterapi yöntemlerine başvurulması da gerekebiliyor.