Ezgi’nin karınca Hassasiyeti!
Malum yayladayız. Doğa ile iç içe yaşıyoruz ve aynı zamanda yılların ihmaliyle erozyona uğrayan doğallığımızı da sorgulama imkanı buluyoruz.
Geçenlerde torunum Ezgi'nin bana getirip " dede bak arkadaşın acı çekiyor." dediği küçük canlılardan bir canlı KARINCA.
Ön ayaklardan birisi sağ ayak kırık!
Ne yapabilirdim!
Kedi- köpek vs.. çoğu hayvanlar konusunda bir hayli duyarlı davrandığımız takdire şayandır. Ancak, daha henüz bu küçük canlıların telef olmamasına ve onların tedavi ve bakımlarıyla ilgili müesses bir ortak duyarlılık geliştiremedik!..
Bu gün özellikle kendi coğrafyamız olan Alemi İslam’da insanların Allah için kafalarının kesildiği bir süreçte, kanadı yada ayağı kırık bir canlının, küçük bir karıncanın derdine derman aramak düşüncesi, elbette çok muhal bir ayrıntı olarak değerlendire bilinir!
Ama eğer bu mevzu bahis küçücük karıncanın acısını yüreğimizde hisseden bir eğitimle büyüyen nesiller olsaydık; Bu günkü vahşet tabloları olmazdı diye düşünüyorum!
Sonuç olarak Ezgi’nin getirdiği karıncayı güya (şakadan da olsa) tedavi ederek iyileştirerek annesinin yanına gönderdik! (!) Ve 3,5 yaşındaki Ezgi'yi şimdilik mutlu ettik!
Evet, değerli okur, Allah ’u alem, Ezgi büyüyüp akil bir insan olarak GERÇEKLER' i öğrendiğinde ben hayatta olmayacağım!
Ezgi'nin (inşallah) kendi çocuklarına ve torunlarına daha reel ve gerçekçi olayları anlatması dilek ve duasıyla esen kalınız… diyorum.
Ve Sözlerin en güzeliyle sözlerimi noktalıyorum.
Zerre kadar iyilik ve kötülük yaparsanız onun karşılığını bulursunuz…
ATATÜRK KÖŞESİ
Yurtta barış dünyada barış…
DÜŞÜN-TAŞIN
Hayat ayrıntıda gizlidir…
AFORİZMALARIM
Keşke maddi gözümüz kadar manevi gözümüzü de keskin bakan bir duyarlı hale getirseydik..