Ey Başbakan Allahına Kurban!
Ey Ahmet DAVUTOĞLU!
Ey Anadolu Çocuğu,
Ey anlı şanlı Türkmen Beyi,
Ey, doğuluyu, batılıyı, güneyliyi, kuzeyliyi aynı samimiyetle kucaklayan şefkat abidesi!
Ey, ırk, renk, din, dil ayırt etmeksizin herkese, herkesime aynı nazarla bakan; Mevlana toprağının yetiştirdiği bilge ve hümanist Mevlevi..
Ey, mütevazı tavırlarıyla bağrı yanık gönüllerde taht kurarak, sizdenleşen, bizdenleşen, sendenleşen, bendenleşen; Hakk’ın ve Halk’ın gür sesi..
Ey, insan olmanın dahası da Müslüman olmanın sorumluluğunun sorusunu bütün dünyaya hatırlatan Cumhurunbaşı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın dava arkadaşı..
Ey, dostluk, arkadaşlık ve vefayı kabir kapısından ötelere taşıyan güvenilir ve emin seyyah.
Ey, yaratandan ötürü yaratılmışlara şapka çıkartan ve selam duran koca yürek adamı.
Ey, dünya insanlık ailesinin yakından tanıdığı “Alemlere Rahmet olarak gönderilen..” bakınız (Kur’an- Kerim: 21/107) bir misyonun adının ve şanının 21. yüzyıldaki İZ’deşi…
Ey, dağlarla taşlarla terennüm eden Davudi misyonun mütevazı zakiri..
Ey, “Biz gelmedik dava için/Bizim işimiz sevgi için/Gönüller yıkmaya değil/Gönüller yapmaya geldik..” diyen Taptuk Dergah’ının dosdoğru postnişini!
Ey, Türkiye Cumhuriyeti’nin çiçeği burnunda Genel Başkanı ve Başbakanı.
Adam gibi adam Ahmet DAVUTOĞLU!
Allahına Kurban!
Adana’mıza hoş geldin.
Unutma bizi!
Seviyoruz sizi..