Türk millerimizin kurtarıcısı, Türkiye Cumhuriyetini kurucusu Büyük önder Atatürk 10 Kasım 1938 gününde saat 9.05′de, 1881 yılında hayata açılan Türk Milletinin geleceğini gören bu uğurda kendisini toprağına, bayrağına adayan o mas mavi gözlerini Yumarak, umut ermiş olduğu aydın, parlak günleri gerçekleştirmek için üstün başarılı çalışmalarını sürdürmüştür. Mustafa Kemal Paşa ATARÜRK Büyük Türk milletine güç vererek, parlak bir gelecek elde etmek için yüz binlerce gençleri, kahramanları, yiğitleri yetirerek, aydın,çalışkan Türk milletini tüm acılardan kurtarmakla Türkiye Cumhuriyetini şehitlerin temiz kanlarıyla, zaferleriyle kurarak büyük bir Türk devletiyle Milletimizin yüce tarihiyle yetişen büyük önder, büyük Liderdir.

Atatürk’ü izinde, yolunda yürüyen Türk milletim Atanın acı ayrılığı ile 10 Kasım üzgünlük, çileli, acı günlerimizin Başlamasıyla büyük Atatürk 1938 yılında aramızdan kayıp olduğu gibi bu yıllarda da sanki her 10 Kasım 1938 yılı gibi bugünde ağlayarak, o gönlünüzde yaşamasıyla ve milli Türk davasının simgesi olarak sürerek, büyük ulu liderimizi sevgiyle saygıyla anmamaktayız. O hayatimizi, O geleceğimiz, O varlığımız, yüzümüzde gülümsememiz, O yaşantımıza iyimserlik sevimç karaeak dünyamızı Değişerek, Mutluluk, umut, parlak gelecek müjdeledi bizlere, O büyük Türk devletini Türk Türkiye’ni kurdu, yüce tarih yarattı bizlere. Artık bizler Türk milleti Dünyanın her bir yerinde Türk birliğimizle Her 10 Kasım Atatürk ölmedi diye gözyaşı dökmeden Ağlamadan anısınız onun yiğitliği, kahramanlı, temiz ruhuyla prensip davamıza sarılarak en mutlu, sevinçli Günümüz orak birlikte Atatürk’ün varlığını anarak, kutlamalıyız. O Bize özgürlük, yaşam hakkı tanıdı Demokrasi, uygarlık, bilgi, öğrenim, eğitim, hürriyet, bağımsızlık, birlik, beraberlik, sevgi, umut dolu büyük Cumhuriyeti kurarak evrene tanıttı, O dünümüz, O Günümüz Yarınlarımız olarak geleceğimiz için sünmeyen bir ışık olarak tüm Türk dünyamızı onun güzel sözleri, bizimle yaşamış varlığı aydınlatacaktır.

Temiz ruhuyla bizimle yaşayarak, Ulu önderimiz Türk dünyasının Atatürk’ü Mustafa Kemal Paşa ölmedi hep bizimledir içimizde, gönlümüzde Yaşamaktadır, onun varlığı varlığımızla canlanmaktadır o Türk şuurunu bize yansıtmaktadır. Çünkü o bir büyük Türk olarak onun yerini hiçbir kime doldurmadı, Dolduramaz, çünkü Atatürksüz Türk milleti Türkiye Cumhuriyeti olamaz, O Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Ulu Önderi lideridir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşamış olduğu yıldönümünde gönüller duygular varlığıyla, ruhuyla içimizde coşarak, onun değerli hatırasını anmaktayız. Büyük Türk lideri Atatürk Dolmabahçe Sarayı’nda gözlerin hayata 09.05′te yumarak bizleri hasret, acıyla bırakmıştır, o acıya dayanmak gözyaşları dökmek çok zor olacak, onu hiçbir zaman unutamadık, ONU UNUTMAK KENDİMİZİ UNUTMAKTADIR.

O bizim yer yerimizde gözümüzde, gönlümüzde atar, toplardamarımızda, canımızda, kanımızda yaşamaktadır. Hep onunla yaşadık, aşmaktayız sevgisiyle milli davasıyla içli vatan, bayrak, toprak aşkıyla büyüdük, yaşadık, var olduk Türk diye, çünkü Atam ölmedi o içimizde, gönlümüzde, gözümüzde o atan damarımızda, dolaşan kanımızda yaşamaktadır.

5 Eylül 1938 tarihinde Ulu Önder Atatürk vasiyetini Türk milletine yazarak ve bütün malvarlığını belirli bölümünü devlete, Kız kardeşine ve manevi çocuklarına ve birçok insanlara para yardımı yapılmasını Bildirmiştir. Ayrıca Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu’na da belirli miktarlarda yardım yapılmasını istemiştir. Atatürk her bir alanda büyük bilgiye sahip olarak, Türkiye Cumhuriyetin ekonomisi için çok önem taşıyan projelerin gerçekleştirilmesi için Türkiye’nin önünde en fazla üç yıl olduğunu, bir dünya savaşı çıkacağını ve bir an önce bu projelerin hayata geçirilmesini söylemiştir. Atatürk, 10 Kasım1938 perşembe sabahı saat 9′u 5 gece, İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda Türk milletinin içinde, gönlünde ölmeyerek, yaşamaktadır.

Atatürk’ün bizlerden ayrılığı bizleri üzerek sahipsiz, başsız, kimsesiz bırakarak, ertesi gün toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Atatürk’ün silah arkadaşları ile Atatürk’ün naaşı 16 Kasım1938 günü aramızdan ayrıldı. Bu acı haberle, yalnız Türk milletini değil, bütün dünya yasa büründü.

Büyük, küçük bütün devletler onun cenaze töreninde katılmıştır. temsilciler göndererek, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusuna karşı duydukları derin sevgi saygıyı belirten mesajlar göndermişlerdir. 16 Kasım günü Atatürk’ün tabutu, Dolmabahçe Sarayı’nın büyük tören salonuna konularak. Üç gün üç gece, gözü yaşlı bir insan seli ulu önderine karşı duyduğu saygı, minnet ve bağlılığını ifade ederek hep durmadan gözyaşı dökerek ağlamışlardır, çok insanlar acıya, üzüntüye dayanmadan düşerek bayılmıştır. 19 Kasım günü Cenaze namazı Prof.

Şerafettin Yaltkaya tarafından kıldırılmıştır, kutsal Cenazesi generalin omzunda taşınarak Sarayın dış kapısından top arabasıyla, İstanbul halkının gözyaşları ile Gülhane Parkına götürülmüştür, ve Yavuz zırhlısıyla Yabancı gemilerin eşlik ettiği cenazeyi İzmit e getirilerek, özel bir trene konularak, Türk milleti Ulu önderleri Atatürk’e son saygı görevlerini yapmakla toplanan millet Gönlünde derin bir üzüntüsüyle Ankara’ya uğurladılar. Atatürk’ün cenaze törenine büyük generaller, komutanlar, milletvekilleri ile ordu ve devlet ileri gelenleri tarafından karşılanmıştır. 21 Kasım 1938 Pazartesi günü, sivil ve askerî yöneticiler, yabancı devlet temsilcileri ve on binlerce insanların Katılmış oldukları Atatürk ün Cenazesi tabutu bir törenle. Katafalkta alınarak. Etnografya Müzesinde hazırlanan geçici kabre kondurulmuştur. Büyük Türk milleti sevmiş olduğu Ulu Atatürk’üne lâyık, değerli Ankara Rasattepe de bir Anıtkabir yapmıştır. 10 Kasım 1953 tarihinde Etnografya Müzesinden Atatürk ün kutsal naaşı alınarak Anıtkabir mezarına getirilmiştir ve yurdun her şehir, ilinden bölgesinden getirilen vatan topraklan ulaşan sonsuz yerine uğurlanarak yerleştirilmiştir.

Türk milleti Atasının öldüğünü hiçbir zaman düşünmedi onun yaşadığını varoluşunu Türkiye Cumhuriyetinin var oluşuyla ve büyük Türk milleti Atasının yolunda, izinde prensibinde yürümeye yüce vatanını, Al bayrağını Kutsal toprağını, İstiklal Marşını korumaya söz vererek, üzerine düşen milli dava görevini Türk şehitlerinin kanlarıyla başaracaktır.

ATATÜRK’ÜN ÖNEMLİ SÖZLERİNDEN Çocuklarımıza geleceğin büyükleri gözü ile bakılmalı ve öyle muamele edilmelidir.

——— Özgün fikirler uygulandığı an; Türk Ulusu yükselecektir.

——— Bilim, fen, teknik için Avrupa ya gidelim, fakat kültürde, yani dilde, ahlakta, sanatta ve hayat anlayışında hep Türk kalalım.

——— Kadınlarımızı hakiki bir ana görmek istiyorsak, onları erkeğinden fazla okutup yetiştirmeliyiz.

——— Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim düşüncelerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeter.

———- Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

———– Biz uygarlıktan, bilim ve teknikten güç alırız.

———– Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir.

———– Cumhuriyeti biz kurduk, onu siz yaşatacaksınız.

———– Bütün ümidim gençliktedir.

———– Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet’i biz kurduk, O’nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz.

———- Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

———– Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!

————– Ne mutlu Türküm diyene!

————– Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

————- Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir..

————– Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.

———– Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.

————– Öyle istiyorum ki, Türk Dili bilim yöntemleriyle kurallarını ortaya koysun ve her dalda yazı yazanlar, bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği güzel, ahenkli dilimizi kullansınlar.

————– Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

————— Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

—————– Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, cumhuriyet idaresidir.

—————– Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

—————- Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

—————– Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

———– Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

———— Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür.

———— Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküş vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.

————— Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.

———– Tarih bir milletin kanını, varlığını hiçbir zaman inkâr edemez.

————— Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.

———– Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir.

————— Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.

—————- Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.

————- Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir… Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir… Türk milletinin tarihi bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni âlem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır…”

————- Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır.”

—————- Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir.

—————- Büyük şeyleri büyük milletler yapar.

————- “Benim hayatta yegâne fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir.” ———— “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”

—————– Büyük önderim, Türk milletinin biricik seçmiş Ulu Lideri Ne yazık ki,çok erken, gözlerin, yumdum Atam birkaç yıl ne olurdu kalsaydın tekrar bu acıdan, bu baskıdan bu haksızlıktan bu işkence, işbirlikçi, hainlerden bu milleti kurtarsaydın, özgürce yaşatsaydın, yazık sensiz Türk milleti Türk olmadan Türk demeden korkuyor senin izinde senin izinde yürüyen bir liderin gelmesini, doğmasını bekliyor evet Türk milleti seninle kurtuluş istiyor Çünkü sen ölmedin 10 Kasım gelip giderse de siz bizimle yaşıyorsun ruhunla varlığınla yine bu milletinin büyüğü, tek Lideri siz kalacaksınız!

Artık bizler hiç ağlamayacağız çünkü sen ey Ulu Atam ölmedin yaşıyorsun ölmeyen büyük Yürk milletiyle.