Evrensel Standartta Yaşamaya”evet”
Bugun entelektüel bir yazı yazmayacağım.Bugun bilimsel olmayacak yazacaklarım.Bildiğiniz basit cümleler kuracağım.”Herkes anlasın “diye değil vallahi.Ülkemdeki aydınlar için yazacağım.Mürekkep yalamışlar için.
PKK ile aynı yere vuran bu partiler ve aydınlar kim ?sorusuna cevap bulmaya çalışacağım.
Zira okuma yazması olmayanlar,köylüler,çobanlar Ülkemde ne olup bittiğini ,nasıl bir yaşam tarzı seçmeleri gerektiğini anlıyorlar şimdilerde,ben “anlayamayanlar” için yazacağım bu yazımı.
Çünkü,çağa ayak uyduruyor ikinci kesim,birinci kesim buna direniyor.
Bir Anayasa hazırlandı ,yakında halk oylamasına sunulacak.
Bir anayasa neden hazırlanır,niçin ihtiyaç hissedilir?
Dedimya makalemin başında da, ben şimdi anayasa felsefesi anlatacak değilim. Basit cümleler kuracağım anlamayanlar için.
Bir Ülkede yenilik olacaksa,dünyada bir gelişme olmuş da bu ülkeye getirilecekse ,yaşam tarzı yükselsin ,dünya standartları na ulaşılsın diye kanunlar çıkarılacaksa eskiden buna en çok,muhafazakarlar,dindarlar,köylüler ve yaşlılar karşı çıkardı.
Şimdi ise roller değişti,entelektüeller ,gençler,aydınlar karşı çıkıyorlar.Statükoyu yaşatmak için ,kurulu düzende mayışalım ,kokuşalım diye çaba sarfediyırlar adeta.
Köylüler,cahiller ve yaşlılar artık toz toprak yollardan bıkmışlar ;dap- dar patikalarda değil duble yollarda gitmek ,şehirde gecekondu,kerpiç evlerin pisliğinden yılan ülkemin kadınları asansörlü Toki evlerinde oturmak,tek kat yerine dört beş katlı düzenli okullarda çocuklarını okutmak ,örgenciler akrabalarından kalan eski kitaplar yerine okullar açılır açılmaz masalarının üzerinde selüloz kokulu taze kitaplar bulmak,hastane köşelirinde :sen s.s.k ‘lısın,sen bag-kur’lusun,sen memursun sınıf ayırdımından bıkan lüks özel ve üniversite hastanelerden faydalanmak isteyen sıradan vatandaşlar insanca hizmet almak,hiç suçu olmadığı halde zanlı olarak hakim karşısına çıkarılmadan önce jandama tarafından bir güzel dövülen köylü dövülmemek,hakim karşısına alnı ak yüzü pak adam gibi ,suçu ispatlanana kadar suçsuz çıkmak için çabalıyır . Evrensel hukuk normlarına ulaşmak ,adam gibi yaşamak için bu anayasaya “evet” diyecekler.
Aydınlar ve üst düzey yaşam süren vatandaşlar neden Avrupa birliğine karşı çıkarlar.Neden üstte saydığım sıradan insanlar karşı çıkmazlar.Aslında bir şeyi okumak –bilmek yetmiyor yaşamak gerekiyor sanırım.
Mesela Türkiye’den toprak satışını vatan hainliği olarak algılıyor bu okumuşlar.Oysa ,tam tersine oğlu Almanya -Fransa da işçi olarak çalışan ,hem ordan döviz girdisi olan, hem onunla hastanesine giden köylü gayet kolay anlıyor bu olayı.
Oğlu mektubunda şöyle yazıyor:”babacığım hani arsa almıştımya? onun üzerine iki katlı ev yaptım. Birini kiraya verdim,kirasıyla ötekinin borcunu ödüyorum.Dayımın oğlu da dükkan aldı caddenin en işlek yerinden,döner işi yapıyor.İşleri büyütünce müteahhitliğe başlayacağız ;çok para var bu işte.
Köylü sadece bu işlerin mütekabiliyet esasına göre yapıldığını bilmez belki;ancak bunu bilmesi gereken bizim entelektüeller.Anlatalım,iki ülke masa başına oturturlar ve:ben senden şu kadar arsa ,ev alırsam sende benden aynı miktarda alırsın,yani karşılıklı iki ülkenin alışverişiyle olur.Peki bunu aydınlar,gazete sahipleri nasıl olurda vatan hainliği olarak halka anlatırlar.Hükümeti yıpratmak için kullanırlar? Peki bu adamlar kim?
Bu adamlar aslında ülkede en üst seviyede yaşayanlar.Onlar çocuklarını Avrupa’da okuturlar,onlar akşam yemeklerini Paris’te yerler,onlar tatile miami’ye, Dubai’ye giderler,onlar batı müziği dinler,dans ederler,onlar bu ülkenin insanlarının nimetlere ortak olmaması için bir liraya maal ettikleri gazetelerine birde çıplak kadın resmi koyarak sıradan vatandaşların çocuklarına ikiyüz elli liraya satarak, vatanseverlik ve miiliyetçilik yaftası altında ideoloji aşılarlar.O cahillerde sokaklara çıkıp onların amaçlarına hizmet ederler.O patronlar bilir ki, milliyetçilik ve din kişinin” yumuşak karnıdır”.
Sonra, şu vatan hainliği hikayesi nedir?
Ülkem insanlarını dünya standartlarında yaşatmak için bir çaba sarfetmek neden vatan hainliği olsun.Fabrika kurup ülkesinde ülkesine katma deger üreten vatandaş ve onun oy verdiği kişiler neden vatan haini olsun.Vatan hainliğinin tarifini kim yapacak bu ülkede Allah aşkına.
Yapılan bir değişiklik zahiren kısa vadede kötü ve zararlı gözükebilir,oysa eknominin ve siyatesin kendine özgü kuralları vardır.
Yarın şekere zam gelecek diye koştuğu günleri unutmadı köylü,bir ejdarha karikatürüyle onu öldürmeye çalışan şövalyenin resmedildiği ve” hangi yiğit öldürebilir bu canavarı? “diye enflasyon manşetleri atılan gazete başlıklarını sıradan vatandaşlar unutmadı. % 1000-2000 faiz yüzünden evine, işine haciz gelen tüccar unutmadı bunu.
Ama siz aydınlar neden hatırlamıyorsunuz bunları.
Bu ülkede insanlar muz yiyeymiyordu unuttunuz mu ?
Hele,bir şehir halkı düşünün ki,bir çift sözle toptan hipnoz edilmiş,uyuşturlumş,beyinleri dumura uğratılımış.O halka “size gavur İzmirli diyor şu kişi “ sözü yetiyor.
Bu söz gözlerine perde gibi ,mil gibi çekiliyor da ama oluyorlar,hiçbir şey düşünemez duruma düşüyorlar.
Sanki,onların otomobilleri bu duble yollarda gitmiyecekmiş,hızlı tenler -uçaklar bu şehir halkını taşımayacakmış,vizesi kaldırılan 75 ülkede onların çocukları özgürce ve Türk olmanın guruyuyla gezmeyecekmiş gibi nasıl davranabilir?
Bir Allahın kulu çıkıp demiyor ki,”ey benim şehrimin insanları,yahu siz deli misiniz,bu iftiralara kanıp kendi ülkeninizin gelişmesinin önünde duruyorsunuz.Evrensel standarlara yükselmemizi engelliyorsunuz.Bu kadar oy veren insanlar manyak mı ? Biz de bu ülkenin gelişimine destek olalım.Bizde hastanelerimizin ,okullarımızın yeniden inşası için hükümete destek verelim.Bizde kira öder gibi ev sahibi oluyoruz.Oy alabileceği bir şehre bu sözü aptal olan söylemez.Mutlaka bunda bir bit yeniği vardır.70 milyon akılsız da yalnız biz mi akılıyız.”diyecek bir Allahın kulu yok mu ?
Burda ben hükümete oy verin çağrısı yapmıyorum.Kafa karışıklığına benim kafam karışıyor .Hükümetler eleştirilmesin demiyorum.Ama bilerek ve mantıklı eleştirilsin diyorum.
Ben Avrupa standartlarında adam gibi yaşamak istiyorum.Eski tas eski hamam yaşam tarzına dönmek istemiyorum.
Ben komşularından (ülke) korkarak yaşamak istemiyorum.Ben ticari kafayla ülke yönetiminden yanayım.Komşu ülkeye gidip , gezip ,alışveriş yapıp dönmek istiyorum.
Davar gibi güdülmek istemiyorum artık .
Ben, Almanya’da bir kişi ne yiyorsa onu yemek,ne giyiyorsa onu giymek,neyle ısınıyorsa onunla ısınmak,nasıl bir otomobile biniyorsa ona binmek,nasıl bir eğitim alıyorsa onu almak istiyorum!
Kanun önünde önce suçsuz ,ispatlanırsa eger suçlu olmak gibi lüks bir şey istiyorum.
Ve bunu istediğim içinde aydınların –askerlerin –bürokratların ekmeğindeki yağı alıyorum. İktidarına ortak oluyorum.Var mı itirazı olan?
Ben halkım unuttunuz mu ?
Yönetim sevilmediğinden , başımızdakiler inat 'hayır' diyecek o kadar çok insan var ki...
Ağustos 3rd, 2010 at 10:40Ön yargılı bi toplumuz... Güdülmeye alışık. Ne yazık ki (!)
mesele zaten okuma yazması bile olmayan insanlara anayasayı oylatmak...neye evet neye hayır diyebileceklerini kavratmak... o insanların kaçı 26 maddeden birini biliyor acaba...demokrasi demokrasi diyenler okullarda özgürlük isteyenler önce paralı egitim sistemini KALDIRıp eğitimi başından sonuna parasız hale getirsin..üniversiteyi kazanan kaç ögrenci bunu özel bir kursa gitmeden başarabiliyor..bu egitimdeki eşitsizlik değilmidir.ve ne kadar demokrattır ki bunun adı bile anılmıyor.. yine 12 eylül neticesi üniversite genclerinin üzerinde baskı oluşturmak icin sezeryan la doğurturulan YÖK ne kadar demokratik sistem ki hala korunmak isteniyor..neden demokratikleşmek adına sunulan bu anayasa paketinde yok asıl carpık ve komik olan 12 eylülün doğurduğu yücelttiği kişilerin şu an 12 yargılamasına soyumuş olması..o zamanın cellatlarının kafa kafaya verip döllendirdiği bu kişilerin sahte gözyaşları...nicin ağlıyorsunuz siz.? 12 Eylülde asılanlar işkence görenler kapitalizme karşı mücadele etmiş insanlar şimdi kapitalizmin en ağır yükü üstüne çökmüş...uşaklaştırılmış..dilencileştirilmiş...onursuzlaştırılmış.kandırılmış..aşağılanmış halkı görüpte aynı Özal ın bir zamanlar BİZİM HALKIMIZ İCİN DEMOKRASİ LÜKS tür diyip ardından demokrasi havariliğine kalkışması kadar sahte demokratların bütünü yok sayıp kendi yararlarınca eksik buldukları parcaların önümüze dayatılmış haline binlerce HAYIR..BUGÜN bu DAYATMAYI ÖNÜMÜZE KOYAN bu kişilerdir ki KARARGAHLARI AMERİKA ..TALİMGAHLARI TÜRKİYE..KOMUTANLARI...ABD LİDERLERİ..sınırların mayından temizlenmesi icin İSRAİL le anlaşmaya çalışıpta tepkiler karşısında geri adım atan ne olacakki canım 41 yıllıgına kiralamış olacağız diyen bu kişiler değilmiydi...şimdi kime yaranmak icin düşmanmış gibi görünüyorlar..filistin bugünlük filistin mi?? Gazze bugün mü Gazze oldu...GEMİLER SALINMADAN NE KADAR ÖNCE yani İSRAİL le sınır temizliği pazarlığı yapılırken GAZZE de AMBARGO YOKMUYDU.? YİNE BU PAKETİ DAYATANLAR ASLINDA KİMİN HALİFELİGİNE SOYUNMUŞTUR???
Ağustos 3rd, 2010 at 11:54GELELİM TOPRAK SATILMASINA...BİZ ALMANYA değiliz..BİZ HER HANGİ BİR ÜLKE DEĞİLİZ..BİZ OLMAZI OLUR KILMIŞ..BEŞİKTEKİ ÇOCUĞUNU FEDA EDİP ÇEPHELERE KOŞMUŞ BEN TÜRKÜM BEN KÜRTÜM DEMEMİŞ ANADOLU ANALARIN EVLATLARIYIZ...O YÜZDEN O ANALARIMIZI ALIP GİDEMEYİZ.. O YÜZDEN BİZİM TOPRAKLARIMIZ SATILMAZ..O YÜZDEN BİZİM SINIRLARIMIZA ELLENMEZ.O YÜZDEN BİZİM BİRLİĞİMİZE DOKUNULMAZ.BİRLİĞİMİZİ BOZANLARLA PAZARLIK EDİLMEZ...DAVUL ZURNA KARŞILANMAZ..ÇADIR MAHKEMELERİ KURULUP ALAL-ACELE AF EDİLMEZ..BUGÜNÜN HAİNLERİ BELLİDİR...VE BİRGÜN O HAİNLERDEN HESAP SORAR O ANALARIN ÇOCUKLARI...TABİKİ ONLAR ANALARINI ALIP ABD BABALARINA KAÇMAZLARSA
Sultan,
Ağustos 3rd, 2010 at 13:25nerden başlayacağımı bilmiyorum ,ancak ben hükümeti savunmuyorum ve hükümete oy vermeye çağırmıyrum bu bir.
2-Ben Dünya ,özellikle Avrupa standartlarını ve yaşamını yakalamak için yeni bir anayasaya "evet" demeye çağırıyorum .Daha mükemmeli hazırlanabilir.Onu yapacak olan varsa ona da "evet"' e çağırırım.Benim işim evrensel ilkeleri yakalamak.
3-Ben bu zamana kadar yapılmamışlara kafamı takmıyorum ,ben yapılacaklara ve yapılması gerekenlere bir çağrı yapıyorum.Yapılmadı diye oturup ağlamıyorum.
4-Ben askeri korkuyla yaşamak ve onlar ve zihniyetleri tarafından yönetilmek istemiyorum.Ben Cumhuriyet gibi fazlite rejiminin yine onlar gibi faziletli gençler ve ögretmenler tarafından korunmasnı ve yaşatılmasını istiyorum.Bu güzel rejimin korku rejiminine dönüşmesini istemiyorum.
5-Güvenlik gerekçesiyle, en uzun 200 kilometrelik sınırımız olan Suriye Sınırının mayınlı tutulmasını istemiyorum.Beş yüz metre ötede Suriye kuyuları harıl harıl petrol çıkarılırken, kıytırktan bir PKK örgütü yüzünden ve o özellikle yaşatılıarak sınırın kapalı ve mayınlı tutulmasnı istemiyorum.Ben de petrol çıkarmak istiyorum.
6-Gazze olaylarına gelince Dünya'nın gücünün yetmediği İsrail'e biz karşı çıkabildik sadece.Ayrıca o gemileri oaraya yollayarak ,İsrali Dünaynın gözünde küçük düşürdük ,katil durumunu ispatladık.Bu bir diplatik başarıydı.Keşke zaiyat olmasaydı.Herkesin içi yandı.Ayrıca Filistin bizim en önemli sorunumuz.Çözülecektir.Anayasa geçsin hele. Engellr kalksın.
7-Çanakkale kimsenin telkelinde olan bir mal değildir.Hepimizin ortak degeridri.En çok sinir olduğum şey:biz Türküz ,Almanya'ya benzemiyiz.Kimseye benzemeyiz lafıdır.Bu Aanayasalar oylnsın,sein bir zamanlar Almanların lağımlarını temizlemeye yolladığın vatandaşlarımz da artıkmişçi olarak gideeyecekler.
Bırakın bu biz başka kimsee benzemeyiz lafını.Biz pislik içinde yüzmeye mahkummuyuz.Biz Dünya ve Avrupa standartlarını yakalayamacakmıyız.
Biz ne zaman adam gibi yaşamayı öğreneceğiz.Ne zaman bu evrensel ilkelerde pasta payımızı alacağız.
Biz başkasına benzemyiz ucuz polemillerden kaçınlaım.
selamlar Sultan
şu an yapılmaya çalışılan sadece şu an ki hükümetin paça kurtarma çalışması ..eger bir şeye samimi adım atılıyorsa bence HALKIN YAPMASI GEREKEN ÖNÜNE GELENE EVET HAYIR DEMEKTEN ÇOK veya insanları bu şekilde etkilemeye çalışmaktan çok..TÜMÜNÜN GEREGİNİ YAPTIRMA KONUSUNDA BASKI sağlamak ve bunun icin çağrıda bulunmak olmalı...
Ağustos 3rd, 2010 at 14:38sayın Turan Yoldaş
Makalenizde ve yorumlara karşı vrdiğiniz cevaplarda çok tutarsızsınız.
Şunu en başta belirtteyim TİCARİ KAFAYLA DEVLET YÖNETİLMEZ.
Devlet bir ticarethane, dükkan, şirket, holding değildir.
Ama Özal da RTE de aynı zihniyetle gidiyor ve sizlerde bu kıyamet gemisine binmiş deccale esas duruşta durup küresel tefecilere secde etmeyi demokratlık zannediyorsunuz.
Zaten mesele anayasa meselesi değildir.
Dün Atatürk e küfredenler bugün iktidar
Dün banka faizine haram diyenlerin bugün bankaları var
Yobaz dincilik dine verilen en büyük zarardır.
Cumhuriyetin tüm kazaqanımlarına dün küfredenler bugün Çanakkale kutlamalarında timsah gözyaşı döküyor.
İktidar neden halkın çoğunluğunun benimseyeceği bir anayasayı muhalefetiyle birlikte hazırlamamıştır ?
Bunun cevabıuı yok ortada
Özal BEN ZENGİNİ SEVERİM dedi ve hırsızlığın rüşvetin rezilliklerin kapısını Oğluna Jaguar marka rüşvetle topluma örnek oldu.
Özalın yaptığı hatalar hala devleti mahvediyor.
Devlet ticari kafayla yönetilmez.
Ben yönetirim diyen işte böyle mıçar batırır.
Devlet kanla kurulur ilim ve irfanla yönetilir. Şehidine KELLE diyenler holding sahibi olabilir, 15 yılda hesabını veremediği servet sahibi olabilir ama devlet adamı olamaz.
Son söz
Ağustos 3rd, 2010 at 16:48Referandum da sonuç ne çıkarsa çıksın ben bu AKP nin RTE nin samimiyetine inanmıyorum vesselam
Sayın Uğur Özaltın Bey,
Devlet nasıl ticari kafayla yönetilir size anlatayım:
İki yönetim şekli var ülkemde,biri askererin doğrudan yönetimi veya dolaylı olarakaskeri zihniyetle yönetmek.Öteki ticari kafayla ...
Mesela ,diyelim ki, ben bir kuyumcuyum...
Dükkanımın karşınsında da bir karakol osla...
Karakolun önüne bir taksi park etse, içinden de kadınlı erkekli bir grup inse.
Ordaki mehmetçik nöbetçi nasıl bir davranış sergiler?
Hemen aracı ikaz eder."Güvenlik gerekçesiyle buraya park etmeniz yasaktır." diye uyarır.hatta aracı ordan uzaklaştırır.
Bunu yapması çok doğru yöntemdir ve gayet doğaldır.
Çünkü ,yapısı gereği askeri bölgeler ve sergilemeler gereken tutumlar önce güvenliği gerektir.
Bunun için kınanamazlar.
Oysa aynı taksi benim kuyumcu dükkanımın önünde park etseydi ve içinden aynı kişiler çıksaydı.Dükkana gelsinler diye dua ederdim.
Oysa benim de güvenlik almam gerekir.Zira dükkanımda altın var,para var.
Ben güvenliği önceden alırım elbet.
Güvenlik kameramı,silahımı ve alarmımı önceden dükkana yerleştirim,sigortamı yaptırırm.
Sonra da o insanların dükkanıma gelmesi için dua ederim.
işte askerei vesayet,askeri zihniyetle dogrudan veya dolaylı yönetilmek böyle bir şeydir.
Ticari kafayla yönetilmek böyle bir şeydir.
Birincisinde ben hiç bir kazanç elde edememeişken,ikincisiyle ticari kazanç sağlar ülkemi yüksek satndartlarda yaşatırdım.
Bunun somut örneği,Suriye sınırın sürekli mayınlı tutulması ve petrolumuzn 30 yıldır çıkarılamamsı.
oysa şimdi sıfır problem politika uyguluyarak,mayınları temizlenip,petrol aramalarının başlamasıdır.
300 milyon dolar olan ticari hacmimizi 15 milyar dolara çıkardık.
Ve burdan kazandığımız parayla,şanlı odrumuzu mehmetciğimizi en müstesna silahlarla donatacağız.
Diğer açıklamalarınza gelince,onlara cvap veme gereği bile duymuyorum.Çok çocukça bence bağışlayın ama.
Neden illaa dipçikle yaşamak ister "insan" denen varlık ? anlamıyorum.
Kıymetli Eleştirleriniz için teşekkür ediyor, selamlarımı yolluyorum.
Ağustos 3rd, 2010 at 17:28Bir cumhurbaşkanı olmuş başbakanlık yapmış Özal ın ticari kafasıyla devleti nasıl yönettiğini, jaguar marka otomobil rüşvetleri, papatya saltanatını, vergi iade soygunlarını vs vs vs bir sürü örneği siz çocukça buluyorsanız sanırım siz 1990 doğumlu felan olmalısınız. Ben 1966 doğumluyum ve özallı anaplı yılları ve o soygun talan yıllarını yaşadım biliyorum
Kuyumcu ile karakol örneğiniz zırvalıktan başka bir şey değil.
Ağustos 3rd, 2010 at 18:29Olaylarda bu kadar basit değil.
Yazılarınızı artık okumaya değer bulmadığımdan yorum da yazmayacağım.
Aslında yazmalısınız ki ,gerçekler ortaya çıksın sayın Özaltın.
Ağustos 4th, 2010 at 11:01selamlarımla
Sultan'a kısmen katılıyorum.
Ağustos 12th, 2010 at 11:29