content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

22 Ağu

Esas Yenilik…

Toplumsal mücadelelerde haklı olmak, bu haklılığın toplumda her zaman bir karşılık bulacağı anlamına gelmiyor. Hatta tersinin daha çok yaşandığı söylenebilir. Belirli tarihsel momentler, haklı olanın o andaki örgütlü gücü ve o örgütlü gücüne uygun politik manevra yeteneği gibi faktörler belirliyor bunu. On yıllarca süren mücadelenin karşılığını bulmak kısa bir ana sıkışabiliyor.

Uzun bir süredir, bu coğrafyada toplumsal hoşnutsuzluk ve demokrasi beklentilerine bir bütün olarak yanıt verebilecek bir muhalefet hareketi yaratılamadı. Sistem partilerinin iktidar ya da muhalefette oluşlarındaki farksızlığı, askeri vesayet en iyi şekilde kullanarak kitleleri kendi iktidarının etrafında tutmayı başardı. AKP’nin hükümet olmasından sonra başlayan Ergenekon ve darbe davaları sürecinde Kürtler dışındaki muhalefet partilerinin askeri vesayetin kuyrukçuluğuna ve milliyetçiliğe sarılmasıyla, AKP hem hükümet hem de muhalefet partisi durumuna geldi. AKP Gezi eylemleriyle ilk “sarı kartı” görmesine rağmen, bu eylemler Kemalizm ve milliyetçiliğin kabuğunu kırmayı başaramayınca, yerel seçimler de “kayıkçı kavgası” olarak sonuçlandı.

Otuz yıldır ilk kez, Kürtlerin kendi öz örgütlülüklerini koruyarak barış için uzattıkları el milyonlar nezdinde kabul gördü. Bir KÜRT CUMHURBAŞKANI ADAYI Türkiye’deki demokratik kitleden destek buldu. Bir önceki seçime göre oylarını yüzde 55 oranında artırdı. Askeri vesayete destek ve milliyetçiliği kılavuz kabul eden partiler hezimete uğradı. Milyonlarca seçmenleri sandığa bile gitmedi. Ve tüm taşlar –bir daha düzelmemek üzere- yerinden oynadı. İktidar partisi seçimden başarıyla çıkmış, Erdoğan CB seçilmiş olsa, onlar açısından derin bir krizden bahsedilmese bile, işlerinin eskisi kadar kolay olmadığını kendileri de iyi biliyorlar.

Biz Türkiye’de bu seçimlerle uğraşırken, Saddam’ın Halepçe katliamının benzeri, hem bizim yöneticilerimizin, hem de dünyanın gözü önünde, Ezidi Kürtlere karşı IŞİD eliyle uygulamaya konuldu. Binlerce Ezidi kadın, çocuk, yaşlı –bir soykırım provası yapar gibi- katledildi. Yine bir kara sessizlik çöktü ortalığa, yer gök inletilmedi. “Yaratılanı yaratandan ötürü sevenler” sustu. İş yine, yeniden, sadece bizim coğrafyamızın değil, tüm Ortadoğu’nun özgürlüğü için 30 yıldır direnen Kürt gerillalara düştü. Rojava korundu, Mahmur geri alındı, Şengal dağlarına sığınan Ezidilere onlar ulaştı.

IŞİD denen taşeron örgüt, patronlarının desteği ile ne kadar daha yaşar bilemeyiz, ama Kürtler yenilmeyecek, bu kesin.

Erdoğan’ın halk oylamasıyla Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra “Yeni Türkiye” kavramı sıkça kullanılır oldu. Eski yıllarda, emekli ya da darbeci generallerin, olmazsa parlamento pazarlıklarının sonucunda herhangi birinin, CB olduğu dönemlerle kıyaslandığında bir yenilik olduğu açık. Ama esas yenilik bu değil.

Esas yenilik doksan yıldır varlıkları kabul edilmeyen Kürtlerin yasal CB adaylarının milyonlar tarafından kabul edilmesi, bunun etrafında demokrasi ağlarının örülebilmesinin zemininin oluşmasıdır. Esas yenilik, daha düne kadar tüm ulusalcı “modern laiklerin”  nefretle andığı Kürt gerillalarının hepimizin yaşamını tehdit eden IŞİD gericiliğine direnmesidir, Demirtaş nezdinde sivil demokrasinin, Öcalan nezdinde halkların barış içinde yaşayacağı Ortadoğu’nun, hayal olmaktan çıkıp ete kemiğe bürünmesidir.

Bugünün politik önemi, Kürtlerin haklı direnişinin, ısrarla, inatla korudukları örgütlülüklerinin anlamlı ve kitlesel karşılığını bulmasıdır. Artık demokrasinin kapıları daha aralıktır.

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank