Erkeklerin “İletişim Dili”
Gecenin zifiri karanlığında, düşüncelerin beynimi kemirdiği anların zikrinden kurtulmak için gözlerimi kapalı tutuyordum ve bir kaçış olarak uyumaya sığınıyordum. Düşüncelerimden kurtaran uyku nihayet damlıyordu gözlerime. Uyku ile uyanıklık arasında, uyku yolculuğuna tam çıkacakken, yüksek bir sesin beynime doğru yükseldiğini hissediyordum. Ama aldırmıyordum. Her nereden geldiyse bu ses elbette sabaha kadar devam etmeyecekti.
Uykunun kollarına düşmüş olacağım ki, ezan sesine kadar hiçbir şey duymadım…
Bir mırıltı geliyordu bir yerlerden, ama aldırmıyorum yine. Boş veriyorum.
Günler birbirini kovaladı ve bu müzik sesinin ne gece terbiyesi ne gündüz terbiyesi vardı. İstediği saatte, kim ne der? Diye düşünmeden arsızca çalıyordu…
Dayanamıyordum, nerdeyse bir hafta olmuştu. Ne uyku kaldı bende, ne de dayanacak sabır.
Öğrenmeliydim artık bu müziğin sahibini. Biraz alış veriş yapmak için dışarıya çıkıyordum –ki komşuma rastladım.
Selamlaştık önce. Daha sonra da mevzuya girdim.
“Yaklaşık bir haftadır apartmanda ki bu ses ne Allah aşkına” dedim.
Komşum yüzüme bakarken biraz alaycı bir ifadeyle;
Şikâyet edin. Siz de kurtulun biz de dedi…
Hem umursamazlık, hem sitem, hem öfke doluydu bu sözü. Anlam verememiştim çünkü bu ses onun evinden geliyordu. Ve “şikâyet edin” cümlesi asılı kaldı aklımda…
O evde sen oturuyorsun, birazcıkta kısın sesi de bütün aile huzurlu uyuyalım dedim bir çırpıda. Ne derse beğenirsiniz.
“Ben o evde oturmuyorum artık” demez mi?
Ve anlattı: “ben artık boşanacağım ve bu yüzden ben şimdi ablamın yanında kalıyorum” dedi.
Ablasıyla da aynı apartmanda oturuyorlardı. Üst üste. Demek ki eşi sesini müzik sesiyle duyuruyordu. Şarkıların diliyle eşine sesleniyordu. Özlemini sıkıntısını bununla anlatıyordu demeki.
Sonra komşuma sordum. Dönme ihtimalin yok mu?
Umutsuzca başını salladı. “Neden?” Diye sordum.
“Bir ay oldu neredeyse ben evden ayrılalı beni bir kez dahi aramadı, sormadı, nasıl dönerim.” Dedi.
İmam Sadık (a.s.) şöyle buyuruyor: "Üç şey dünya ve ahiretin yüceliklerindendir: Sana zulmedeni bağışlaman, seninle ilişkisini kesenle ilişki kurman ve sana karşı cahilce davranana karşı sabırlı ve halim olman."
Eşimle beraber her ikisini de davet ettik. Birbirlerinden ne beklediklerini sorduk.
Kadın tek bir şey için sitem ediyordu. Eşinin kendisiyle iletişime geçmemesinden.
O zaman anladım, Konuşmak erkeklere ağır geliyor ya işte öyle bir gurur mevcuttu(!)
Genellikle büyük yanlışların altında gurur yatar demez mi? Ruskin.
En son yine kadın kendi çabasıyla yuvasını kurtardı. Kocası sadece bir kere arayıp onunla konuşsaydı, şarkı dinleteceğine, irtibata geçseydi belki bu kadar uzun bir küslük yaşanmayabilirdi.
Ama maalesef toplum olarak iletişim fakiriyiz. Beklentilerimizin fazlalığı da iletişim kurmamızı engelliyor.
Dinlemeyi bilmediğimizden bu sorunlar her zaman başımızda olacak gibi. Herkese iyi iletişimler.
İletişim çok önemli fakat iletişim bozukluğu yaşayan bir insanada laf anlatmak çok zordur.Ben eşimle sorunlar yaşadım nekadar dil döktüysemde kar etmedi çünkü kendi bildiğini okuyordu ve sonuç olarak evimden oldum,eşimden boşandım ve çocuğumdan ayrı kaldım Allah cc kimsenin başına vermesin böylesini.aramızı düzeltmek için ne kadar kişiler vesile ettiysemde Allahın emirlerine göre, ama kar etmedi kendi bildiğini yapıp bir yuvayı yıktı.Konu iletişim fakat islami bir edep ve terbiye almıyan bir insanla iletişim kurmak oldukça zordur
Ekim 16th, 2010 at 03:17Çabalarınız takdire değer...
Ekim 16th, 2010 at 07:11hürmetler!
Aynı evde yaşayan yabancıların evliliği bu.
Ekim 16th, 2010 at 21:27Evlilik cüzdanı sahibi iki yabancı aynı evde yaşıyor
Ülkemizdeki binlerce yabancı evli den biri bence
Hasret kardeşimiz hoş gelmiş. Gerçekten de bu iletişim dili oldukça yaygındır. Sevdiği kızın yanından geçerken Müslüm'den "sev yeeeteer" dinletip aşkına karşılık beklediğini duyurmak ya da sevgilisini ne kadar sevdiğini duyurmak için "gözlerin var yaaa" şarkısını dinletmek oldukça yaygındır.
Ekim 27th, 2010 at 09:08Sizin de sayenizde,
Ekim 27th, 2010 at 10:42bilgiağı.net' in değerli yazarlarına
saygılarımı sunuyorum.
Ahmet Fidan Abime de saygılar.
Bu güzel hoş karşılama için
Herkese çok teşekkür ediyorum..