Erguvanların Kenti Çatalca
Belediye Başkanları ile buluşmamız devam ediyor. Birileri ise başkanlarla buluşmalarımızdan rahatsız olmaya devam ediyorlar.
Allahım sen bu topraklardaki hasetlik hastalığını ortadan kaldır.Birilerine bir hatırlatma yapalım. Gerçek Medya Gurubu’nun bünyesinde 4 ayrı şirket var. Bu şirketlerimizde ayrı işler yapıyoruz. Ve kafası basmayan adamlar, gümüşten ürettiğimiz çorap işinin bir görsel yayıncılık işi olduğunun farkında bile değiller.
Bir hatırlatma daha. Gazeteler devlet dairesi değildir. Resmi ideolojinin borazanlığını yapmazlar. Ve bizim resmi ideoloji ile akrabalığımız yoktur. Gazetemizde çalışan kimi arkadaşlarımızın vardır. Her ikisi ayrı bir şeydir. Gazete ilanları ilan verene aittir, gazetemize değil.
***
Oğlumun ortağı olduğu ve kendi şirketinde yaptığı tiyatro işinin şirketlerimizle hiç ilgisi yok. Oğlum aynı zamanda gazetemizin Yazı İşleri Müdürü ve tiyatrocu. Okullu. Pera Güzel Sanatlar Lise Tiyatro Bölümü, Maltepe Üniversitesi Oyunculuk Bölümü mezunu. Yakında kendi tiyatrosunda oyunlar sergileyecek. Biz keyifle seyredeceğiz. Herkesi bekleriz.
*****
Biz proje geliştiriyoruz. Keşke başkaları da başka projeler geliştirseler. Gazeteler rekabet üzerinden büyüse. Rekabet üzerinden, bir kaliteye ulaşabilsek.
Nerde?
****
Buradan birilerine bir kez daha duyuralım. Başkanlardan televizyon için para istemiyoruz ve istemeyeceğiz de. Ben kendi televizyonumda bile, hiçbir başkandan ekrana çıkarken para istemedim.
Tabi buna kafası basmayanlar atıp tutuyorlar. Neyse biz yeni projeler üretmeye, başkaları da köşelerinde çatlamaya devam edecekler.
****
İki hafta önce Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın konuğu olmuştuk. Geçtiğimiz hafta ise, Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara’nın.
Ben, Genel Yayın Yönetmenimiz Ata Akdoğan, Silivri Koordinatörümüz Erhan Kızılyar, Çatalca Koordinatörümüz Bahadır Sügür, Beylikdüzü Koordinatörümüz Yıldız Ağdak, Avcılar ve dağıtım Koordinatörümüz Barış Kış, Spor Müdürümüz İbrahim Keskin,
Köşe yazarlarımız; Hüseyin Şengül, Maide Ören, Mehmet Ekmen, Tülin Taylan Sezer, Ayşe Dilek Cömert, Güleda Yiğit ve Karadeniz TV’den iki arkadaşımızla Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara’nın misafiri olduk. Başkan Cem Kara’ya ve tüm ekibine gösterdikleri candan misafirperverlik için teşekkür ediyorum.
O gün mazeretleri nedeniyle; gazete merkezimizden Hediye Tarakçı, Türkan Ervan, Esenyurt Koordinatörümüz Kamil Uci, köşe yazarlarımız Rukiye Karadoğan, Ali İbrahim Önsoy, Seyit Aslan, Nusret Yılmazer ve Necmi Gürseler, gündüz dağıtım koordinatörümüz Mevlüt Nalkıran Çatalca ziyaretine katılamadılar.
****
Sabah başlayan yağmur önce gözümüzü korkuttu, birçok arkadaşımız yağmurdan dolayı gelemediler. Öylesine şiddetliydi ki yağmur ‘eyvah’ dedim ‘Çatalca’yı gezemeyeceğiz ve çekim yapamayacağız.’ Birkaç saat sonra güneşin açmasıyla korkumuz bizi terk etti. Çatalca Merkez’de bulunan Antik2’de sabah kahvaltımızı yaptık. Arkadaşlarımızla mekana hayran kaldık. Erhan Kızılyar’ın midillileri katır zannetmesi oldukça ilginçti. Nereden bilsin; hayatında küçük at mı görmüştü Kızılyar arkadaşımız:))
Başkan’ın 2001. jesti
Başkan Kara, kahvaltıda sonra, Çatalca’yı ve yaptığı çalışmaları sinevizyon eşliğinde anlattı. Yağmur durmuş ve güneş açmıştı. Yerlerimizden kalktık, Çatalca’yı gezmeye çıkacağız. Oturarak çok zaman kaybetmiştik.
‘Başkan Kara’nın yaptığı hizmetleri yerinde göremeyecek ve kenti gezemeyeceğiz’ diye üzülen bizler, güneşin açmasıyla hareketlendik. Başkan gülerek; “1001. sayınızda da beraberdik. 2001. sayınız kutlu olsun” dediğinde önce bir afalladım. Başkan ne diyordu. Ne 1001’i, ne 2001’i.
O arada bir pastayı görünce Başkanın jestini karşısında oldukça duygulandım. Unuttuğumuz bir gerçeği, başkan hatırlamıştı. Zaman ne çabuk akıyordu. 77 ayda 2001’inci sayıyı devirmiştik. Ve bu-gün 2002’ci sayıya yazmaya çalışıyordum.
****
Mübadele Müzesi’ni gezerken duyduğum üzüntü. Tarihte yaşanan trajediye şahitlik yapmak, 80 yıl sonra…
1920’lerde mübadele ile 1 milyon 250 bir Rum’un mezarlarını ve doğdukları toprakları bırakarak zorla gitmek zorunda kalmalarını öğrenmek, 500 bin Türk ve Müslüman’ın aynı zora tabi tutulması ve 1924-26 arasında Çatalca’nın il olmasının, zorunlu göçün yapılabilmesi için şike olduğunu anlamak…
Tarihin görünen yüzü, bize anlatılanı değil arkasını öğrenmek ve orada insanın çaresizliğini, hüznünü görmek ve devletlerin zoru karşısında isyan etmek…
Çatalca’nın merkezinde 70 eski yapının restore çalışmaları yapıldığında, Safranbolu, Beypazarı benzeri bir kentin ortaya çıkması karşısında duyduğum heyecan…
İstanbul’un en büyük yüzölçümüne sahip olmasının karşılığını alamayan ve kentin en küçük 2. bütçesine sahip olan bir kente şahitlik yapmak.
*****
Öncelikle Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara denildiğinde benim için tek bir fotoğraf var. Güleryüzlü ve heyecanlı bir adam. Cem Kara nasıl bir adam deseler, şöyle anlatırdım. Sürekli güleryüzünü eksiltmeyen, yaptığı ve yapmak istediği hizmetleri anlatırken çocukça heyecan duyan, 24 saatini Başkan olarak yaşayan bir adam.
Ve erguvanların kenti Çatalca’dan dolu dolu ayrılmamızı sağlayan Çatalca Belediyesi’nin tüm kadrolarına teşekkür ediyorum.
Ziyaretlerimiz devam edecek
Ve kentleri daha yakından tanımaya, kentin şehr-i eminlerinin yaptıklarını yerinde görmek için yaptığımız ziyaretler istediğimiz gibi gidiyor. Yaklaşık dört program sonra televizyon yayınlarını başlatacağız. Çünkü 3. Bölge ile ilgili 13 haftalık televizyon programını aksatmadan yayınlamak için, yedek çekimler yapmak gerekiyor.
Bu hafta Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’nun, sonraki hafta ise Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’ün konuğu olacağız. Ardından sırasıyla; Beylikdüzü, Avcılar, Başakşehir, Küçükçekmece ile devam edecek…
