Cadı avı başlatılınca analiz yapan, tartan, mantıklı akıl konuşmuyor…
Duygusal akıl devreye giriyor…
Gaz hazır…
Vatan haini…
Asın…
Cezalandırın…
Öldürün…
Evini biliyoruz, hesabını soracağız..
Hain yalancı…
Sürün…
Lime lime edin…
Düşman olan ülkenin televizyonuna konuşmak ha…
Boğazdan omuzunda füze tutan askerin, geçtiği günün ertesi günü mecliste hain bir konuşma yapmak ha…
Başbakan Yardımcısına münafık demek ha…
İlişkilerimizin en gergin olduğu gün Rusya televizyonuna ülkemizi gammazlamak ha…
Sayın sayabildiğiniz kadarıyla…
Ne de olsa vatanseverlik denince akan sular duruyor… Vatan hainliği denince de içimizdeki o milliyetçi otoriter damar kabarıyor…
****
Ne demiş, CHP Milletvekili Eren Erdem, meclis konuşmasında gündeme getirdiği, konuyla ilgili Rus televizyon kanalına; Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013 yılında konuya ilişkin iddianame hazırladığını, ancak davanın bir haftada kapatıldığını, Türkiye’nin Sarin gazını 2013 yılında DAEŞ’e sattığını iddia etmiş.
****
Önce şunu söyleyeyim. Eren Erdem’in konuşma tarzını, ideolojik duruşunu, açıklamalarını beğenmiyorum.
Tüylerimi diken diken ediyor, kimi konuşmaları…
Ancak kendisine ne vatan haini denmesini, ne cezalandırılması gerektiğini, ne öldürülmesi gerektiğini, ne de anasından emdiği sütün burnundan getirilmesi gerektiğini düşünmüyorum.
****
Demokrasi ve özgürlüğün; katılmadığınız, beğenmediğiniz, sizi yerinizden oynatacak, tüylerinizi diken diken edecek bir fikrin söylenebildiği bir sistemin adı olduğunu baştan vurgulayalım.
Vatan hainliğinin nerede başlayıp nerede bittiği gerçekten tartışmalı bir konu. İktidar sahiplerinin çıkarlarına göre değişiyor, vatan hainliği suçlamaları…
Bu coğrafyada çok insan vatan hainliği suçlamalarından dolayı, büyük bedeller ödedi…
Ne büyük bedeller ödedik toplumca…
Şu anda iktidar olanlar da dün sözde vatan hainiydiler, bugün de halen vatan haini gören milyonlarca insanımız var.
Vatan haini meselesi afaki bir mesele… Ve eski dünyaya ait… Ulus dünyanın kavramları… İktidar olanların, devlete sahip olanların hesaplarına göre değişen bir şey…
İddiaları gündeme getirenlerle
kimler ortaklık yaptı?
Eren Erdem’in gündeme getirdiği konular, son 10 yıldır AK Parti’yle büyük koalisyon yapmış olan Fethullahçı cemaatci polis, istihbarat ve savcılarının, hakimlerinin düzenlediği dosyalarda yer almıyor mu?
Ki, bunlar hainse kim bunları devlet kademelerine yerleştirdi?
Fethullahçıları devletin en üst düzeyine yerleştirenlerin, işbirliği yapanların, iş tutanların hiç kusuru yok, hiç cezai bir karşılığı yok ama, mahkeme tutanaklarına yansıyanları gündeme getirenler hain, öyle mi?
****
Bilesiniz ki, son üç yıldır değil, bu ülkenin kuruluşundan itibaren bu topraklarda istihbarat kavgaları yaşanıyor… Menderes dönemi de dahil bu ülkenin istihbaratının maaşının CIA tarafından ödendiğini biliyoruz. MİT başkanları arasındaki kavgaları biliyoruz.
Ve bilin ki, aynı kavga devam ediyor… Beraber iş tuttuğumuz istihbarat kuruşları ile bile birbirimize operasyonlar çekiyoruz… Bunu bilmek için çok akıllı olmaya gerek yok…
Güveniyorsanız kendinize
çıkın televizyonlarınıza tartışın…
Rusya ve Suriye üzerinden hainlik suçlamaları üretenlere, milliyetçilik gazını büyütenlere söylenecek söz şu: Hele bir durun bakalım… Ne oluyor?
Eren Erdem gibi adamlar her dönem olacaklar…
Bunlar üzerinden haklılık üretmek neyin nesi… Bunları mahkum edince sorun ortadan kalkacak mı?
İddialar kaybolacak, konuşulmayacak mı?
Güveniyorsanız kendinize; bu tür adamları çıkarırsınız televizyonlara karşısına da işin aslını bilen adamları koyarsınız, herkesin gözü önünde mahkum edersiniz. Olur biter…
Yok haklı ise de o zaman söyleyeceğiniz bir şey yoktur…
****
Eren Erdem, 1 Kasım seçimlerinden önce gazetemizi ziyaret ettiğinde de ciddi derecede tartışmıştık…
Eren Erdem’in istihbaratçı kimliği varmış gibi açıklamalar yapması, kimi derin ilişkilerini ortaya koyabilir. Ancak mahkemelere yansımış tutanakları aldığınızda zaten konuştuklarını söylebilirsiniz… IŞİD ile ilgili yaptığı açıklamalarının tamamının yanlış olduğunu söyleyip çöpe de atamasızsınız… Ne de olsa duran saat bile 24 saatte iki defa doğruyu gösteriyor.
****
Eren Erdem üzerinden estirilen milliyetçi galeyanın bir gün, söyleyenleri de yakacağını bir kenara yazın. Toplumu bu kadar germenin alemi yok. Demokrasi, sevmediğimiz, beğenmediğimiz fikirlerin, iddiaların tartışılabilidiği bir rejimin adı…
Hele hele bir milletvekiline yönelik böylesine bir linç kampanyası yürütülebiliyorsa, sıradan birine yönelik neler yapılmaz ki?
Aynı kampanyayı Diyarbakır Baro Başkanı rahmetli Tahir Elçi için yürütenlerle, Eren’e yönelik kampanya yürütenlerin bazılarının aynı medya organları ve gazeteciler olması da dünden hiç ders çıkarmadığımızı gösteriyor.
****
Eren Erdem’in söylediklerine katılmıyorum, savunmuyorum, yanlış buluyorum. Ancak vatan hainliği üzerinden okuma yapmanın da, 20. yüzyıla ait eski paradigmanın çatışmacı ve farklı düşünceyi yok sayan zihniyeti olarak kabul ettiğimi belirtmek isterim. Erdem’in düşüncelerine katılmıyorum, ancak konuşmasının engellenmesine yönelik yapılan linç girişimini de protesto ediyorum.
Son söz: Ayrıca Eren Erdem’i linç etseniz, gazınız kesilir mi? Zannetmiyorum… Elinizden gelse, tüm aykırı fikirleri ortadan kaldırır, sonunda kendinize benzer olanları da linç edersiniz… Şimdiden de yapıyorsunuz ya, Allah size akıl fikir versin…