Erdoğan’ın Konuşmasındaki Hayal kırıklığı, Yol Haritasındaki Umudun Yükselişi
Başbakan Erdoğan son kez adaylığı ile ilgili; “Biz bizden önceki gibi koltuğa yapışıp kalanlardan olmayacağız dedik. Biz gençlerin önünü açanlardan olacağız dedik. Bu sözümüzün gereğini bu kong-rede yerine getiriyoruz. Bu bir veda değil. Bu bir estir, bu dinlenme değil bir vaadin yerine getirilmesidir. Bizim molamız dahi millet içindir. Vereceğimiz molada yine milletmizin hizmetinde olacağız. İnşallah farklı ünvanlar altında yine beraber olacağız” mesajının arkasından, “Bu kong-rede aramıza yeni arkadaşlarımız katılı-yor. MKYK’mızı daha güçlü hale getiri-yoruz. Omurga korunuyor, hücreler tazeleniyor. Ben tüzüğümüz gereği bu büyük kongrede son kez genel başkanlığa aday oluyorum. Yetki verilirse, Allah ömür verirse 3 yıl partimin başındayım. Ardından partimin vereceği sorumlulukları yüklenerek, o alanlarda görev ifa edeceğim. Allah ömür verirse, bu can bu bedende olursa inşallah farklı görevler, unvanlar altında yine bir, beraber olacağız. Milletimizin hizmetinde olacağız. Partim bana 'Ağrı'ya git' dedi, Ağrı'ya gideceğim, 'Edirne'ye git' dedi Edirne'ye gideceğim, 'Hatay'a git' dedi Hatay'a gideceğim. Şurada konferans, burada konfe-rans. Ne derse yine onu yapacağım” di-yerek Cumhurbaşkanı olamaz ise de kendisi için yol haritasını çizmişti.
Kısacası, Cumhurbaşkanlığı konusunda farklı bir yol haritası çıkarsa da sıradan bir partili olarak yoluna devam edeceğini söylüyordu. Bunun bir bir es olduğunu, dinlenme olarak açıklaması ise yeni tartışmaların habercisi olacaktır.
Genel seçimlere ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar yol haritasındaki he-defler gerçekleştirilir ise, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı ol(a)maz ise sıradan(!) bir politikacı olarak 'es' vermiş ve 'dinlenmiş' olarak politikanın önemli bir aktörü olarak yoluna devam edecektir. Ve ardından çok güçlü bir şekilde geri dönüş yapacaktır.
Cumartesi günkü televizyondaki canlı yayında Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında yeni bir Türkiye vizyonu ortaya koyacağını ve MKYK'nın yüzde 40'na yakınını değiştireceğini ifade etmiştim. Konuşmasını görünce inanın hayal kırıklığına uğradım.
2023 hedefi yoktu, yeni yol haritası üzerine kurmamıştı konuşmasını ve günlük politik mesajlar vermeyi tercih etmişti. Kısacası benim için tam bir hayal kırıklığı idi.
Başbakanın konuşmasını yol haritasına gönderme yaparak kurmamasını da çok büyük eksiklik olarak gördüğümü ifade etmeliyim.
Ancak ardından salonda gazetecilere dağıtılın 63 maddelik yol haritası ile hayal kırıklığımın yerini umut alıyordu. Şunu açıkça ifade edeyim ki, yol haritası Türkiye'nin yeni demokrasisinin hedefini ortaya koyuyordu.
Yukarıdaki yol haritasında bulunan satır başlarına, yeni bir Türkiye, yeni bir demokrasi diyen herkesin tartışmasız imza koyması ve destek vermesi gerekir. AK Parti iktidarı yol haritasından saptığında, yerine getirmediğinde ise eleşti-rilmeli, yapması için ciddi bir kamuoyu baskısı oluşturulmalıdır. Bunlar yapılırken, eksik olan demokratik açılımlarda gündeme getirilmelidir.
75 milyonun üçte ikisinin; 50 milyonun büyükşehirlerde yaşadığı bir Türkiye.
Demokrasisi gelişmiş, AB hedeflerine yaklaşmış bir Türkiye.
Kürt sorunun çözmüş ve geride bırakmış bir Türkiye.
TSK, YSK, YÖK, kamu personel yasası gibi devletin egemen sınıfının iktidarını koruyan kurumların dönüştürüldüğü ve yasaların değiştirildiği bir Türkiye.