Enerjide Hayalim
Dünkü yazımda kısaca aşağıdaki konuları vurgulamıştım:
- yüzyılımızın ana gündemlerinin başında enerji geliyor,
- bundan sonra enerjiyi çok konuşacağız,
- özelliklede alternatif enerji kaynaklarından elektrik üretimi temelgündem maddemiz olacak,
- Atık, güneş, rüzgar, dalga, termal başta olmak üzere daha bir çok yenilenebilir enerji kaynağından elektrik üretimi ile ilgili; hem teknoloji yatırımları hemde elektrik üretim tesislerinin kurulması ilimizin de en önemli konusu olmalı,
- İster teknoloji imalatı isterse elektrik üretim tesisleri konusunda yatırım yapmak isteyen yatırımcılarımızın cesur davranarak sektöre girmeleri gerekiyor,
- Devletimizin yatırım yapmak isteyenlere ciddi anlamda destekleri var,
- Hayal “İLİMİZDEKİ BİR FİRMAYI 10 YIL İÇİNDE ÜLKEMİN EN BÜYÜK ENERJİ FİRMALARINDAN BİRİ HALİNE GETİRMEK...”
Bugünki yazımda kısa kısa bilgiler paylaşmak istiyorum:
- Daha önceki yazılarımda da paylaştım, biz lisanssız yatırımın altından kalkabiliriz, o da 1 MW’a kadar.
- 1 MW yatırımın toplam maliyeti anahtar teslim 1 milyon 200 bin dolar civarında (arazi bulmaktan inşaatın bitimine kadar tüm süreci siz takip ederseniz bu rakam 1 milyon dolar seviiyesine düşebilir)
- Sabit ve hareketli sistem yapabilirsiniz, teknoloji olarakta poli kristal veya ince film kullanabilirsiniz, her biri detay konular, sadece maliyetleri ve geliri ciddi anlamda etkilediği için kısaca belirtmek istedim, poli kristal sabit sistem şuan ülkemizde ve dünyada en yaygın olanı.
- Poli kristal sabit sistem bir yatırımın yıllık ortalama net geliri (maliyetler düştükten sonra): Ordu sahil 140.000 $, Ordu yayla kuşağı 160.000 $, Sivas-Ankara-Eskişehir hattı 180.000 $, Adana-Antalya-İzmir gibi bölgeler 200.000 $, Van-Konya-Karaman gibi en iyi bölgeler ise 220.000 $ civarında.
- İnce film hareketli sistem yatırımlarda projeksiyonlar gelirin % 30-40 aralığında fazla olduğunu gösteriyor, manisa bölgesinde hareketli sistem yatırım yapan bir yatırımcımızı ziyaret ettiğimizde kendilerinin daha önce hareketli sistem kurup 8 ay gözlemlediklerini ve % 30-40 aralığında bir artışın mümkün olduğunu söylediler.
- Hareketli sistemde % 20 civarı bir maliyet artışı da söz konusu, ancak motor sistem olduğundan arıza vb. durumlarından işletme giderlerinin de fazla olacağı aşikar,
- Devletimizin kw başına 13,3 $/Cent’lik alım garantisi var, ayrıca 6,7 $/Cent’e kadar yerel ürün desteği almak mümkün.
- Yerel ürün desteği alabilmek için üretilen teknolojinin % 55 hammaddesinin yerel üründen oluşması ve gerekli izinleri alması gerekiyor. Şu an sadece çelik kontrüksiyonda yerel ürün desteği kullanılabiliyor, o da kw başına 0,8 $/Cent.
- İthalatımızın yaklaşık dörtte birini enerji oluşturuyor ve enerjide mutlak dışa bağımlıyız.
İş adamlarımıza sesleniyorum
Bildiğiniz gibi enerji çok önemli ve her geçen gün önemi daha da artıyor, daha cesur olmalıyız, risk almalıyız, atı alan Üsküdar’ı geçiyor, ayak üstü dinleyip günübirlik işlerimize dalıp konuyu es geçmeyi bırakmalıyız.
Devletimizin 10 yıllık alım garantisi bitince ne olacak diye soruyorsunuz? Cevabı çok net: nükleer enerji yatırımlarında 20 yıllık alım garantisi var ve alım rakamı toplamda 20 $/Cent civarında, bu rakam 10 yıldan sonraki 10 yılda da rakamların 13,3 $/Cent’in altına inmeyeceğini gösteriyor.
Ayrıca, 10 yılın sonunda lisanssız santrallerin durumunu soruyorsunuz, ülkemizin büyük enerji firmalarının tamamı lisanssız olarak yatırımlarını yapıyor ki onlar uzun vadeli fizibiliteler yaptırıyorlar ve uzun vadeli projeksiyonlarla hareket ediyorlar, dolayısıyla bu durum lisanssız yatırımların 10 yılın sonunda atıl hale gelme şansının olmadığını gösteriyor.