Endüstri Doktorlara Yaptığı Tüm Ödemeleri Açıklamalıdır
AstraZeneca Medikal ve Dış İlişkiler Direktörü Pelin Eriştiren İncesu’ nun “İlaç endüstrisi doktorlara milyar dolarlar ödüyor” başlıklı yazım (1) için gönderdiği mektubu “Etıbba Diyor ki” (2) köşemde okuyabilirsiniz.
Aşağıda da benim bu mektuba cevabım yer alıyor:
Pelin Hanım,
Nazik mektubunuz için teşekkürler.
AstraZeneca’ nın yazılarımı beğenerek takip etmesinden mutlu oldum.
Temel amacı çok haklı olarak “daha fazla ilaç satmak ve daha fazla kazanmak” olan ilaç endüstrisi ile hekimler arasında “hiçbir çıkar ilişkisi olmaması” gerektiğine inanıyorum.
Endüstrinin hekimlere “eğitim, danışmanlık” veya buna benzer başka bir isim altında para ödemesini doğru bulmuyorum.
Yapılması gereken şudur: Para ödenen kişi şirkete alınır ve o kişi de o zaman “bir şirket mensubu olarak” eğitim verebilir, fikir beyan edebilir.
Bir üniversite veya bir eğitim kurumunda görevli birinin oradaki unvanını kullanarak “eğitim vermesi” veya “görüş bildirmesi” ve bu işin karşılığında da para alması kanunsuz olmasa da etik değildir.
Kim kimi eğitiyor?
Mektubunuzda geçen şu cümleden de bir şey anlayamadım: “AstraZeneca olarak tedavilerimizin doğru zamanda doğru hastaya ulaşması için hekimlerimize eğitim amaçlı ödemeler gerçekleştirmekteyiz.”
“Siz mi hekimlere eğitim veriyorsunuz, hekimler mi sizlere” belli değil veya ben anlayamadım; fakat her iki ihtimalde de vahim bir durum söz konusu.
Siz hekimlere eğitim veriyorsanız “Vah bizim cahil doktorlarımıza” yok eğer hekimler size eğitim veriyorsa “Vah bizim doktorlara muhtaç AstraZeneca’ ya”.
Tedavilerin doğru zamanda doğru hastaya ulaşmasının, satacağı üründen kâr sağlayan ilaç endüstrisinin değil hekimlerin kaygısı olması gerektiği kanaatindeyim.
Ticari kuruluşların “ticari kaygıları” olur.
Etik Yaklaşımlar Politikası
AstraZeneca’ nın Etik Yaklaşımlar Politikası olması da beni gerçekten çok mutlu etti.
Nasıl Amerikan vatandaşlarının tedavi oldukları doktorlarının veya bir ilaç, tedavi yöntemi hakkında açıklamalar yapan öğretim üyelerinin endüstri ile olan çıkar ilişkilerini öğrenme hakları varsa bizim de olması gerekir.
Endüstri, doktorlara doğrudan ve/veya dolaylı yollarla (mesela tıp dernekleri, araştırma, başka kurum ve kuruluşlar vasıtasıyla) yaptığı tüm ödemeleri açık ve net olarak açıklamalıdır.
Pulmicort İnhaler Sprey neden üretilmiyor?
Bu vesile ile şirketinize Pulmicort İnhaler Sprey ile ilgili olarak tam iki sene önce yönelttiğim ama hâlâ cevaplarını alamadığım sorularımı da hatırlatmak istiyorum (1, 2):
BİR: En azından 20 seneden beri piyasada olan ve milyonlarca kutu satılmış olan bir ilacın hangi teknik sebeplerle üretilmeyeceğini merak etmiyor musunuz?
İKİ: Bu teknik sebeplerin ne olduğunu biliyor da açıklamak mı istemiyorsunuz? Yoksa bunlar teknik değil de “ticari” sebepler mi?
ÜÇ: Bir ürünün artık üretilmeyeceğini çok önceden en azından propagandistlerinize ve bu ilacı yazan hekimlere, bu ilacı satan eczacılara, bu ilacı kullanan “tüketicilere” (onların sizin için hasta değil tüketici olduğunu özellikle vurgulamak isterim) bildirmeniz gerekmez miydi?
Gelelim neticeye
Etik Yaklaşımlar Politikası’ nın gereği olarak sizi, tıpkı USA’ da olduğu gibi ülkemizde de hangi hekimlere, hangi iş veya hangi hizmetleri karşılığında ne kadar para ödediğinizi veya başka türlü çıkarlar (her türlü hediye, kongre daveti, yemek, seyahat vb) sağladığınızı düzenli olarak açıklamaya davet ediyorum.
Bu mevzuda asıl görev elbette Sağlık Bakanlığı’ na düşüyor.
KAYNAKLAR
2. http://www.ahmetrasimkucukusta.com/2013/04/01/etibba-diyor-ki/astrazeneca-dan-mektup-var/