content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

26 May

En Çok Oy Alan Talu’dan Mektup Var

CHP İstanbul İl Kongresi’nde, Kurultay Delegeliği seçimlerinde bölgemizden en yüksek oyu alan Serdal; pardon Serdar Talu, tarafıma yanıt göndermiş. Vallahide billahide

“Herkese dersler vermeye başlayan eski solcu düşmanı bazı yerel gazeteler…” diye ne söylediği belli olmayan açıklamayı yapıncaya kadar kim olduğunu bilmiyordum. Önce yanıtını paylaşalım. Sonra da söyleyeceklerimizi söyleyelim.

Fazla oy alması itibar
sahibi yapmazmış!

“Sayın Ali Tarakçı; çoğunlukla olduğu gibi, "CHP'de salon dolduramayanların komik iddiaları" başlıklı yazınızı da okudum. Yazınızı neresinden tutsam, elimde kalıyor...
Ben, size göndermede bulunduğum açıklamamda, bölgeden bir çok ünlü partiliden fazla oy alarak kurultay delegesi seçildiğimi, bunun da bazı yerel gazetelerde haber olarak görülmediğini anlattım. Bir miktar sitemde bulundum. Garip bir şekilde "birilerine selam    çakmak olarak değerlendirmişsiniz," eyvallah...
"Cem Kara'dan sonra en çok oyu alan zatı muhterem" diye seslenip Serdal Talu isimli bir kurultay delegesine cevaplar yazmışsınız. Kontrol ettim, listede Serdal Talu isimli bir kurultay delegesi yok. Bir R deyip geçmeyin, söyleyebilen var, söyleyemeyen var. Tabi
yanlışlıkla kaleminiz sürçtüyse(!) bu seferde maddi bir hata var: Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara benden çok oy almamış. Üstelik fazla oy almam beni asla itibar sahibi yapmaz, onu da asla itibarsızlaştırmaz. Gelelim konunun özüne. Sitem ettiğim şey son derece basit. CHP'nin seçilmiş mahalle delegelerinden 80'e yakını, ilçe yönetimi tarafından usulsüz olarak silinmiş, siz bunu gazete olarak görmezden gelmişsiniz, geçiştirmişsiniz. 

CHP örgütü de bunu yapanları tarihin çöp sepetine atıp, silinen bir delege olan bana en çok oy vererek kurultay delegesi seçmiş. Siz yerel gazete olarak bunu da görmemişsiniz. Sitemime cevap vereceğinize "Senin geçmişin ne, ne faydan oldu, ne emek harcadın" gibi sorularla sözde beni tartıştırıyorsunuz. "Köylü kurnazlığı" yapmayın Sayın Ali Tarakçı.

Partiyle ilgili sorduğunuz soruların muhatabı ben değilim, muhataplarına sorun. Yok eğer benim cevaplarımı merak ediyorsanız, seve seve anlatırım parti hakkındaki görüşlerimi, ancak buna uzun zaman ve yer ayırmanız gerekir. Size ait olan bir köşeden böyle bir tartışma yürümez. Eşit koşullarda değiliz bir kere.”
Serdar Talu
Bölge adayları arasında en çok oy alan (!) Kurultay Delegesi

İki listede olunca fazla oy alınır
 

A be ‘İletişim Fakültesi’nden mezun gazeteci kökenli’, İl Kongresi’nde kurultay delegeliğinde en çok oyu almış olan Serdal Talu; pardon Serdar Talu. L ile R’yi birbirine karıştırmışım. Çünkü seni tanımıyorum. 
2009 seçimlerinde AK Parti Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı’nın yanında gezdiğini, o’na iş yaptığını da bilmiyordum. Yeni öğrendim. 
Bana gönderme yaptığınız açıklamada, bazı yerel gazetelerde neden haber olmadığını sormuşsunuz. İşte ben de gönderme yaptığınız yazıda “Herkese dersler vermeye başlayan eski solcu düşmanı bazı yerel gazeteler…” derken neyi kast ettiğinizi sordum.

****
İstanbul İl Kongresi haberini gazetemizden Erhan Kızılyar yaptı. O, senin en çok oyu aldığını haber değeri olarak görmemiş, ne yapayım. 
Ve en çok oy alanların, iki listede isimlerinin olduğunu da kamuoyu ve bölge bilmiyor gazeteci kökenli kardeşim. Anahtar listelerde ismi olmayıp da, birilerinin kontrolünde olan delegelere rağmen seçilen biri varsa işte, asıl başarı odur. Yoksa iki anahtar listede ismi olup çok oy almak övünülecek bir şey değildir. Bir kez daha ifade edelim.

****
İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’nın anahtar listesinde bulunanların aldığı oylar belli. Yaklaşık 250. Ali Özcan’ın anahtar listesinde olanlarında aldığı oylar belli. Yaklaşık 150 civarında. Belediye Başkanlarının iki listede olmalarını anlarım. Ama senin gibileri anlamam Serdar Talu. Bölgemizden en çok oy alan Hasan Togay da senin gibi. O’da iki listede yer aldığı için en çok oy alanların arasında. Yani diğer delegelerden farklı olduğunuz için çok oy almadınız, iki listede olduğunuz için çok oy aldınız.
Bu övünülecek bir şey değil. 
İki listede bulunan adamlara sormazlar mı, ‘oyunuzu hangi listeye verdiniz?’ diye. İşte asıl samimiyet budur. 
İstanbul İl Kongresi’nde parti içindeki iki zihniyet oylandı. Ali Özcan’ın listesinde ne kadar gizli açık Kılıçdaroğlu ve Yeni CHP muhalefeti ve karşıtı varsa yan yana geldiler. Ve senin gibiler ne orada ne burada diyerek iki listede yer almayı sorun görmediler. Çünkü esas olan seçilmekti. İşte asıl köylü kurnazlığı bu Talu.

***
Çok oy almanız övünülecek bir şey değil. 80’ni geçmiş babamı da iki anahtar listeye koysalar (birkaç oy az veya fazla fark etmez) inan senin kadar oy alırdı. 
Sen ve senin gibilerin bu partideki başarısı, yeri nedir ki, il başkanından, eski genel başkanlardan, ilçe başkanlarından, Büyükçekmece ilçe kongresinin kazanılmasındaki en büyük başarı sahibi İl Genel Meclis Üyesi Mehtap Tazegül’den ve belediye başkanlarından daha fazla oy alıyorsunuz? Size sorduğum soru bu. 
İkinci soru ise 638 il delegesi olan İstanbul İl Kongresi salonunda neden 3 bin kişi vardı? Delegelere yanlarında 20’şer adam götürselerdi, 12 bin kişi olurdu o salonda. Yönetim kurulu üyeleri hariç. 
Üçüncü soru ise parti içi iktidara kilitlenmiş olan CHP ilçe örgütleri neden birer, ikişer, üçer otobüsle il kongresine katıldılar. Ve son soru, en çok oy alan Talu, ilçe örgütün kongreye kaç kişiyle katıldı?
Son söz: Sahi siz Büyükçekmece’de kimi tarihin çöp sepetine attınız?

Aynı toplantıyı AK Parti yapsaydı

 Dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Silivri’de düzenlediği “Yerel Yönetimler Strateji Belgesi ve Eylem Planı” toplantısına katıldım. Ve toplantı 2014 yerel seçimlerine yönelikti. Konuşmacılar, yerel seçimlere yönelik düşüncelerini anlattılar.
Toplantı ile ilgili birkaç izlenimimi farklı anlatayım. 
1-Böyle bir toplantıyı AK Parti düzenleseydi. Ve günü daha önceden ilan edilmiş olsaydı ve il başkanları, belediye başkanları katılmamazlık edebilir miydi?
2-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da o toplantıda konuşma yapsa ve salondan ayrılmamış olsaydı, salon dışında kimse olur muydu?
3-Toplantı noktalanmadan, Erdoğan salondan ayrılmadan il başkanları, belediye başkanları, ilçe başkanları toplantıdan ayrılabilir miydi?
4-Ve toplantı devam ederken, katılımcılar salondan zırt pırt çıkabilirler miydi
?

CHP’de örgütler
yerlerde sürünüyor

Her yerde ifade ediyorum. Dün de orada kimi CHP’lilerle düşüncemi paylaştım. 
Tüm CHP örgütlerinde; delegeler, üyelere, ilçe başkanları, il başkanları, belediye başkanları, genel merkez yöneticileri birbiriyle kavgalı, birbirini sevmeyen; hantal, kendi içine kapanmış, rakiplerini temizlemeye uğraşan, birbirleri için ‘ahlaksız, namussuz’ diyerek küfürlerinin havalarda uçuştuğu, genel başkanları için her türlü hakareti edebilenlerin; ilçe yöneticisi, il yöneticisi olduğu partinin tüm ilçe ve il örgütlerini fesh etsinler, inanın bugünkünden daha iyi olur, kafadan beş puan kazanır.
Partide bu kadar enerjisini içe dönük harcamaz.

****
Geçen günde yazdım. CHP değişecek, şayet 8 Temmuz Kurultayından sonra Kılıçdaroğlu, İskender’in kör düğümü çözdüğü gibi radikal davranmayıp var olan örgütleri yenilemezse kendisini ve başında bulunduğu partisini 2014 yılında hüsran bekliyor. Ve tabi umutlarını CHP’ye bağlamış olanları da…

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank