Elif Güreşçi’ yi Dinlerken
Hafta içi günlerde TRT-4’ de (103.4) akşama merhaba dediğimiz saatlerde dinlemeden edemediğim bir program var: Akşam Olunca. Hele de şu günlerde olduğu gibi ‘akşamın erdiği, suların karardığı’ bu saatler tam musiki ve şiir vakti. Kiminin ‘Akşam olur sabah olur yâr gelmez’ diye sızlandığı… kiminin ‘Akşam oldu yine bastı kâreler’ diye dertlendiği… kiminin ‘Akşam yine gölgenle sabah etti bu gönlüm’ diye gözyaşı döktüğü… kiminin ‘Akşamın olduğu yerde bekle’ diyen ama gelmeyen sevgiliyi beklediği bir akşam saatinde Göksel Durna’ nın sunduğu programda konuk sanatçı Elif Güreşçi Çiftçioğlu’ nun şarkılarıyla mest olduk.
Elif Hanım Türk musikisini duyarak, kalpten okuyan bir sanatçı. Şaire ‘’Sen şarkı söylediğin zaman /Mevsimler değişir gibi kımıldardı içim’ dedirten icra bu olmalı diye düşünüyorum onu dinlerken.
Göksel Durna’ nın da sesinin rengine, ahengine, vurgulamalarına, su gibi akan, musiki gibi Türkçesine hayran kalmamak mümkün değil.
Program Hüseyin İpek’ in uşşak yani ‘aşıklar makamındaki’ ud taksimi ve uşşak şarkılar ile başladı. Önce Sadettin Kaynak’ ın Perişan ömrümün neşesi söndü ve Rakım Elkutlu’ nun ‘Bana hiç yakışmıyor böyle intizar şimdi’ sözleriyle başlayan, hasret kaldığımız eserlerini dinledik. Son uşşak şarkı gene Kaynak’ ın idi: Ne yaptım kendimi nasıl aldattım.
Tanju Kabacı, Emin Seyfelioğlu, İlhami Çetik, Salih Çağlar, Hüseyin İpek ve Suat Güzeller’ in sazlarıyla eşlik ettikleri Akşam Olunca hüzzam ve segâh şarkılarla devam etti.
Rakım Elkutlu’ nun Elif Güreşçi ile adeta özdeşleşen eseri keşke hiç bitmese diye bekledim:
Aşkın bana bir gizli elem oldu güzel yar
Mehtaba bakıp ağladığım çok geceler var
Hicranla yanan kalbimin alâmını gel sar
Mehtaba bakıp ağladığım çok geceler var
Ardından gene Hoca’ nın ilk defa Elif Hanım’ dan ocak ayındaki İstanbul konserinde dinlediğimiz şarkısı geldi. Sanatçının bu eseri musikimizin en büyük yorumcularından rahmetli Bekir Sıtkı Sezgin’ den geçtiğini biliyorum:
Gönül bu, ne durur, ne de söz dinler
Sevmeden yapamaz, severken ağlar
Bihûde ettiğin bunca yeminler
Sevmeden yapamaz, severken ağlar
Bir Yessari Asım şarkısı: Ümitlerin hep kırıldı yarim artık gelmeyecek ve iki segâh Sadettin Kaynak şarkısı ile zaman su gibi akıp gitti: Derman kâr eylemez ve İncecikten bir kar yağar..
Elif Güreşçi ve Göksel Durna’ ya bu akşam için sonsuz teşekkürler. İyi ki varsınız.
Son söz
TRT’nin elinde nice çok iyi yetişmiş ses ve saz sanatçıları olmasına rağmen, kurumun özellikle televizyonda bu değerlerden hiç mi hiç yararlanmamasına hayret ediyorum.
Yeni TRT Genel Müdürünün ‘uydur-kaydır’ müzik programlarına son verdirip özlediğimiz ‘Türk Musikisi’ ni televizyonlarda da dinlememiz için bir an önce faaliyete geçmesini diliyor ve bekliyoruz.