Ebola Salgını Nasıl Oldu da Aşısı Bile Çıkmadan Söndü
Dünya Sağlık Örgütü’ nün (DSÖ), Batı Afrika’da 11 binden fazla kişinin ölümüne neden olan Ebola virüsünü halk sağlığını tehdit eden küresel acil durum kategorisinden çıkardığını açıklaması aşı üreticilerini ne kadar üzdüğünü tahmin edebiliyorum.
“Ebola aşılarının da tam da uygulanmaya başlayacağı” sırada alınan bu karar aşı üreticilerine vurulan çok büyük bir darbedir.
DSÖ birkaç ay daha sabretmiş olsaydı aşılar yapılmaya başlanacak ve “salgının işte bu mucize aşılar sayesinde bittiği” tüm dünyaya gururla ilan edilecekti.
Salgın bitti aşılar elde kaldı
Ebola salgının aşı olmadan sönmüş olması ve küresel bir tehdit olmaktan çıkması bize şunları öğretiyor:
BİR: Enfeksiyon hastalıklarında temel prensip temiz içme suyu, kanalizasyon, diğer hijyen tedbirleri ve sağlıklı beslenme gibi başka hastalıklara karşı da koruma sağlayan tedbirlerin alınması olmalıdır.
Enfeksiyonların aşılarla önlenebileceği aşılardan kazanç sağlayanların fikridir.
İKİ: Salgınlara yol açan enfeksiyon hastalıklarının seyrinde çeşitli sebeplerle “kendiliğinden” azalma başlar.
Bu, salgına yol açan mikrobun (bakteri, virüs, parazit vb) virülans (hastalık yapma potansiyeli) ve bulaşıcılığındaki tabii azalmaya bağlı olabileceği gibi toplumdaki bağışıklığın artmasıyla da ilgili olabilir.
Hastalığa yol açan mikrobun üremesini sağlayan şartların bertaraf edilmesi, mikrobu taşıyan, bulaştıran vektörlere (sivrisinek, kene vb) karşı gereken tedbirlerin alınması ve bulaşmayı önleyici uygulamalar da çok önemlidir.
ÜÇ: Aşılar sayesinde kökünün kazındığı veya ileri derecede azaltıldığı iddia edilen enfeksiyon hastalıklarının aslında yukarıdaki sebeplerle ortadan kalkmış olmaları da kuvvetle muhtemeldir.
DÖRT: Özellikle günümüzde sayıları her geçen gün katlanarak artan aşıların birer “ticari ürün” oldukları, üreticilerine milyarlarca dolar kâr sağladıkları, bu aşıları “dayatan” WHO, CDC, FDA gibi bilimsel kurumların endüstri tarafından ciddi şekilde maniple edildikleri unutulmamalıdır.
Gelelim neticeye
Hastalıklardan korunmak aşı ve ilaçlar değil sağlıklı çevre ve sağlıklı yaşamanın kaidelerini yerine getirmekle mümkündür.
Hep tenkit ettiğim DSÖ’yü bu sefer tebrik ediyorum.
***
Anadolu Ajansı‘ nın haberi:
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Batı Afrika’da 11 binden fazla kişinin ölümüne neden olan Ebola virüsünü halk sağlığını tehdit eden küresel acil durum kategorisinden çıkardı.
DSÖ Acil Durum Komitesi bugünkü toplantısının ardından Ebola virüsünün seyrek aralıklarla da olsa kendisini göstediğini ancak küresel yayılma riskinin düşük olduğunu açıkladı.
Gine, Liberya ve Sierra Leone’nin artık yeni Ebola vakalarına hızlı bir şekilde müdahele edebileceğini açıklayan komite, Ebola virüsünün artık halk sağlığını tehdit eden küresel acil durum teşkil etmediğini ifade etti.
Komite, Gine, Liberya ve Sierra Leone’ye seyahat ve ticaret kısıtlamalarının kaldırılması çağrısında bulundu.
Gine’nin güneyinde 2013 yılının aralık ayında başlayan salgın, daha sonra Liberya ve Sierra Leone’a sıçramış ve 7 ülkede daha Ebola vakalarına rastlanmıştı.
DSÖ verilerine göre, salgın nedeniyle dünyada 11 bin 316 kişi hayatını kaybetti.
Kaynak: http://aa.com.tr/tr/saglik/ebola-virusu-kuresel-acil-durum-kategorisinden-cikarildi/546030