Düzenin Dışladığı…
Niyetim; NATO’nun ve Amerika’nın PKK’yı nasıl da, meşrulaştırma peşinde olduğunu anlatmaktı.
Ancak yazıyı yazmaya başlayınca, anladım ki, meselenin özünde neyin meşru neyin gayri meşru olarak anlaşıldığını ortaya koymak gerekir.
Çağımızda, meşru olarak kavrananlar, bir benimsemezsek de şunlardır; ---Piyasanın iyi kabul ettiği fikirler doğru fikirlerdir.
-Devletin yaptığı her şeyi zarar(negatif), özel sektörün yaptığı her şeyi pozitif olarak anlamak gerekir.
-Devletin görevi; özel sektörün fiziksel güvenliğini sağlamaktır.
-Sınıflar yoktur. Piyasa vardır.(depolitizasyon)
-İlerlemeyi sadece piyasa ekonomisi siyasetleri sağlar!
Ulus-aşırı kapitalist sınıfın dünyaya dayattığı siyasetler bunlardır.
Yenidünya düzeninde, meşruiyetin kaynağı, yukarıda saydığım ve doğruymuş gibi dayatılan dogmalardır.
Bu dogmaları benimseyen liderler, düzenin lideri konumuna yükseltilirler. Bu doğmalara karşı mücadele eden liderlerse, düzen dışı ilan edilirler.
Kişilerin meşruiyetinin belirlenmesinde kullanılan bu dogmalar, maalesef Batı merkezli düşünen herkeste, devletler için de vardır.
Batı merkezli düşünmüyorsan, bir kuvvet, seni düzen dışı sayar.
Eğer bir ülke, kaynaklarını özelleştirmiyorsa, finansallaştırmıyorsa, o ülke gayri meşru ülkedir.
İnsan ilişkilerinin zemini olan kollektifliği, ilkel ve hayvani bulan bu gösterim, meşruiyetin temellerini bu dogmalarda arar. Bencilliği yüceltir.
Ulus-aşırı kapitalist sınıfın kriterlerine uyan liderler faşist veya diktatör bile olsa, makbul kişilerdir. Suudi Arabistan Kralı gibi…
Demokrasi; hayatın özelleştirilmesi, güvenliğin ve savaşların özelleştirilmesi için gerekli olan bir araçtır.
Vatan ve milleti oluşturan duygu ve düşünceler, yukarıda açıklamaya çalıştığım doğmalara karşı olduğu için, ulus-aşırı kapitalist sınıfın hiç haz etmediği bir problemdir.
Çünkü hem vatan hem de millet olma unsurlarının özünde, kollektifliğin var olmasıdır.
Bir partiye düzenin partisi, ya da bir lidere düzenin lideri dediğimizde, ulus-aşırı kapitalist sınıfın dogmalarına uygun davranan partiyi, ya da kişiyi ifade etmek istiyoruzdur.
Düzenin dışladığı kişi ya da meşrulaştırdığı kişi dediğimizde, bu dogmaları aklımıza getirmemiz gerekir diye düşünürüm.
Şimdilerde, NATO’nun, PKK’yı ve PYD’yi meşrulaştırmaya çalışması, ulus-aşırı kapitalist sınıfın çıkarlarına, PKK’nın uygun hareket etmesindendir. PKK’ya karşı mücadele etmek, şimdilerde, emperyalizmin hiç istemediği bir iştir.
Çünkü PKK şimdilerde, vatan ve millet birlikteliğine saldırıyor. Onun meşruiyet anlayışıyla bizim millet vatan olma anlayışımız çatışıyor. Onun için PKK düzen içidir. Ve ulus-aşırı sınıfın düzenine hizmet eder. Ve onların gözünde meşrudur. Batı merkezli düşünen yerliler için de, PKK meşrudur.
bulentesinoglu@gmail.com