Düşünmek Üzerine
Hayat hızlı bir şekilde akıp giderken düşünmeye pek de vakit kalmıyor aslında.
İnin kalabalık caddelere, meydanlara bir koşuşturmadır gidiyor.
Kimin, neyin peşinden kimbilir ne için koşuyorsunuz?
Pek hatta çok nadir yaptığım birşey bu kalabalık ortamlara inmek.
Ortamlarda bulunduğum zaman ise tek yaptığım genelde düşünmek.
Aslında çok kısa olan bu yaşam demeyeceğim çünkü kısalığına inancım yok bizim için bir hediye.
Hani diyor ya şarkıda 'ye, iç, gez eğlen çok kısa ömür' diye işte en açık özeti.
İnsanlar en yaşayacakları yıllarda okullara, okuyamamışsa çalışmaya kapatılıyor.
Daha sonra aile kurmaya, çocuklarının sorumluluğunu almaya. Bu böyle bir kısır döngü içinde sürüp gidiyor. Süregelen bir olay.
Arada olan ise ona oluyor. Hayatı kaçırıyor. Bütün yaşanmışlıklar aslında bir hiçten başka birşey olmuyor ne yazık ki.
Düşünüyorum ben bunları. Bunlar olmalı elbette ki. Ancak hayatı kaçırmadan. Bütün bunlar hayat treninde ve molalarda gerçekleşmeli diye düşünüyorum.
Pek felsefi değildim bundan önce. Ama artık felsefi olmanın mecburi hale geldiğine inananlardanım ben de haliyle.
Ortam birşey yapmamaya müsait değil. Öylece durmaktansa düşünmek daha güzel.
Bu yalan düzenin içinde sadece düşünenler birşeyleri kavrayabilir.Gerisinin sonu ise faili meçhul bana göre.
Felsefe yazan değerli yazarlardan özür diliyorum. Çünkü dedim ya felsefe bundan sonra benimle.