Dünya Şairi Yazarımız Harika Ufukla Harika Bir Röportaj (II)
Değerli Bilgi Ağı, Yazar Portal, Tasviri Efkar okurlarımız;
Harika İnsanlarla Harika Röportajlar dizimizin ilk konuğu, Dünya Şairiçesi Yazarımız Harika UFUK idi. Röportajımızın ilk bölümüne dün başlamıştık, ikinci bölümünü bu gün yayına koyarak iki bölümde röportajı tefrika etmiş olacağız.
8. Harika Hanım, öz geçmişinize baktığımızda alanınızda başarılı olduğunuzu görüyoruz, sizi benzer yaştaki, benzer işi yapan, benzer konumdaki kişilerden farklı kılan nedir?
Beni farklı kılan sanatçı bir ruha sahip olmamdır. Doğuştan gelen yeteneklerimi geliştirmek için çok çalıştım. İlkeli oldum. Sevdiğim işle uğraştığım için hiç sıkılmadım. Başarı ise prensipli titiz çalışmalarımın sonucu olarak kendiliğinden geldi.
9. Yurtdışında da tanınan bir isim olmanız hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yurt dışında tanınan bir isim olmam eserlerimin beğenilmesinin sonucudur. Eserlerimin beğenilmesini de çok çalışkan, düzenli ve prensipli çalışan, yazdıklarına yüreğini koyan biri olmama borçluyum. Bir ayrılık şiiri yazarken o duyguyu o an içimde hissederim. Katıldığım etkinliklerde pek çok birinciliğim oldu. Yazdıklarım çok beğenildi. Evden okula, okuldan yaşadığım ile, ilden yurda, yurttan yurt dışına kadar yayılan ünümü sudaki halkalara benzetiyorum. Suya küçük bir taş atarsanız haklalar az olur ve hemen halkalanma olayı biter. Büyük taş atarsanız halkalar daha büyük olur. İşte verilen ürün, oluşturulan eserin niteliği sizi uzak ülkelere taşır.
10. Hangi şair ve yazarlardan etkileniyorsunuz?
Sevdiğim, beğendiğim şairler, yazarlar var ama yazarken hiçbirinden etkilenmiyorum. Kendime özgü bir tarzım var.
11. Tabi ki kendinize özgü tarzınız var. Zaten öyle olmasaydı dünya şairiçesi Harika UFUK çıkmazdı Türk ve Dünya Edebiyatına. Kendine özgü tarzı olmak her yiğidin harcı değildir bunu da bu vesile ile belirtim olmak istedim. Peki, gençlere iyi bir şair ve yazar olabilmeleri için ne gibi tavsiyelerde bulunacaksınız?
Teşekkür ederim güzel ifadeleriniz için Dönüş Hanım.
Tabi, gençleri önce doğuştan yetenekleri olmalı, yoksa “ Dökme suyla değirmen dönmez.” Sonrasında bol bol kitap okumalılar. Bir düşünür diyor ki: “Bir kitap yazmak için bir kütüphane dolusu kitap okumak gerekir.” Oysa gençler hiç okumadan yazmak istiyorlar. Yürümeden koşmak mümkün müdür? Önce birikim gerekir. Birikim içinse okumak şarttır. Bol bol iyi yazar ve şairlerin eserlerini okusunlar. Yazdıklarını bu işi bilen kişilere göstersinler. Türkçe ve Edebiyat öğretmenlerinden de usta yazar ve şairlerden de eserlerine yorum isteyebilirler. Acele etmesinler, zamanla olur her şey… 15-16 Yaş şiirlerime baktığımda bazen gülümsüyorum. Bugün dünden daha iyi olmam gerektiğini biliyorum. Çalışmak, çalışmak, çalışmak…
12. Müzik dinlemeyi sever misiniz? Hangi tür müziklerden hoşlanırsınız?
Müzik dinlemeyi sevmeyen var mıdır acaba? Her tür müziği dinlerim. Beğenerek dinlediğim türler ise özellikle türkülerimiz ve Türk sanat müziğidir. Onlarda özümüz saklı.
13. Şuan da yapmadığınız ya da en çok yapmak istediğiniz şey var mı?
Şu an yazdığım kitap dosyalarını kitap olarak görmeyi diliyorum. Şiirlerim yedi dile çevrildi. Dilerim daha çok ülkede, daha çok dile çevrilsin. Zaten şu günlerde başka dillere çevrilen şiirlerimi kitap olarak yayınlatmak için son kontrollerimi yapıyorum. Kitabın kapağı yine Etem Çalışkan tarafından tasarlanıyor. Adı da “Yedi Dilde Harika Ufuk Şiirleri” olacak. Almanca, Rusça, Fransızca, Arapça, Azerice, Özbekçe, Norveç dillerinde çeviriler var.
14. Yazmış olduğunuz eserleri sahnede izlediğinizde sizde nasıl bir duygu oluşuyor?
Yazdığım eserleri sahnelemek ve izlemek çok zevkli, çok güzel bir duygu… Mutlu oluyorum. Sadece sahnelediğim oyunlarım değil, şiirlerimi de başkalarından dinlerken çok mutlu oluyorum. Farklı bir duygu… Sözcüklerle ifade etmem kolay değil.
15. Hayatınızda ‘keşke’ dediğiniz şeyler oldu mu?
Keşke demek istemiyorum; çünkü yaşadıklarımdan ve yaptıklarımdan pişman olmak hoşuma gitmiyor. Arada bir “Keşke!” diyecek oluyorum ama kendimi hemen toparlıyorum. “Hayatından keşke sözünü çıkarmalısın.” Diyorum kendime… Olmuş bitmiş şeylerin üstünde “Keşke şöyle olsaydı, keşke böyle olsaydı!” demenin faydası yoktur. Keşkeler insanı üzer, yıpratır boş yere.
16. Beğendiğiniz yerli yabancı oyuncular kimler?
Sinema ve tiyatroyu çok seviyorum. Duygularımı besliyor ikisi de… En çok beğendiğim oyuncular Yıldız Kenter, Müşfik Kenter, Münir Özkul, Adile Naşit, Haluk Bilginer, Altan Erkekli, Çetin Tekindor, Şerif Sezer, Zuhal Olcay, Fikret Kuşkan, Demet Akbağ, Türkan Şoray, Tarık Akan, Hülya Koçyiğit, Selda Alkor, Nebahat Çehre, Sümer Tilmaç, Ayşe Nil Şamlıoğlu, Yetkin Dikinciler, Nurgül Yeşilçay… Çok var, şimdi saymakla bitecek gibi değil! Siyah- beyaz eski Yeşilçam filmlerini de farklı duygularla izliyorum. Ayhan Işık- Belgin Doruk – Sadri Alışık ise unutulmaz oyunculardan…
17. Biliyorsunuz ki bu aralar gündemimizi meşgul eden konulardan bir tanesi de ‘Kadına Şiddet’ sizden de bu konu hakkında olan görüşleriniz alabilir miyim?
Kadına şiddet konusu beni en çok üzen, en çok öfkelendiren konudur. Erkekler önce evleneceğim diye kendilerini paralarken evlendikten sonra da eşlerini paralıyorlar. Hayat arkadaşına, çocuklarının annesine insan olan el kaldırmaz. Bugün televizyonda izledim. Evlenmek isteyenler kursa tabi tutulacaklarmış. Faydası ne derece olur acaba? Kütük yine kütüktür ne kadar yontulması gerekir bilemem. Uzmanlara da güveniyorum elbette!
18. Toplumsal konuları içeren filmlerden hoşlanır mısınız?
Toplumsal konuları işleyen filmleri çok seviyorum. Örneğin; Murtaza, Cemile, Eylül Fırtınası, Seyithan, Umut, Ağıt, Arkadaş, Kurbağalar, Gelin, Derman…
19. Ödül almış şiirlerinizin sırrı nedir?
Ödül almış şiirlerimin sırları yürekten yazılmış olmalarıdır. Çok etkilendiğim anda yazdığım şiirler gerçekten güzel oluyor. Yürek sesi ise şiir, ödülü hak ediyor. Okuyan o duyguyu hissediyor. Çok yürekten yazılmışsa, samimiyse şairin duygusu okuyucuya da geçiyor.
20. Bugüne baktığınızda edebiyat ortamında meydana gelen gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bugün yazan çok ama geleceğe kalacak olan o kadar çok olmayacak. Eli kalem tutan herkes yazıyor. Yazan çok, okuyan yok. Tuhaf bir durum, garip bir çelişki!
Sorularınız gerçekten çok güzeldi. Elimden geldiğince cevaplamaya çalıştım. Şahsınıza, Bilgi Ağı'nın tüm okurlarına, tüm edebiyat ve sanat camiasına, şiir güzelliğinde bir yıl diliyorum.
Yeni yılın ilk günlerinde yapılan bu röportaj beni çok mutlu etti. Teşekkür ediyorum.
Harika Hanım, ben de size teşekkür ederim. İlk röportajımız olsa da, çok güzel ve keyifli geçti bende size çok teşekkür ederim. Değerli Bilgi Ağı okurlarımız, bundan sonraki röportaj konuğumuz süpriz olsun.
Harika İnsanlarla Harika Röportajlar'ımız harika konuklarıyla devam edecek. Bilgi Ağı var oldukça...