content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

18 Ağu

Diyanet “Sorumludur” Sorun Çözmez

Mevcut haliyle Diyanet işleri başkanlığı; Objektif ve reel olarak ‘Din, ibadet ve vicdan hürriyeti’ bağlamında: ‘İnsanların istedikleri gibi inanma ve inandıkları gibi yaşama’ hürriyeti demek olan ‘lâiklik’ ikileminde bile atıl, aciz, güçsüz, etkisiz ve pasif olduğu gözlenmektedir.

 

Üstelik çok garip; Bütün kapitalist-emperyalist, insanlık düşmanı sapkın hırsız, bedevi (medeni olmayan) ülkelerin tamamına yakını din devleti olup; Şeriatla yönetilirken; TC dâhil sözde medeni İslâm ülkelerinin hiçbirinde “şerait” (evrensel hukuk) ve hak yönetimi yoktur.

 

En başta mason/ate unsurları, kök faktör Yahudiler ve diğer gayrimüslimler ile fanatik paganlar “İslâmi ve İnsanî yönetim” olgusuna şiddetle karşı çıkıyorlar. Muhtemel bir İslâmi Yönetim modelinin hayata geçmesi ihtimaline karşı her türlü önleyici karşı tedbiri alıyorlar. 

 

Bu uğurda NBC, hatta konvansiyonel savaştan kaçınılmıyor. El Kaide, El Saddam, Wel Eset, Min_el Suud, Al Çrna Ruka, Megalo İdea, Çetnik ve menfur Asala eşkıyaları nam terör ve tedhiş örgütlerini kurdular. İnsanlık dışı yöntemlerle NATO ve BM’i kullanarak bu lânetli lâğım çukurlarını idare, idame, ikame ve finanse edip, daimi lojistik destekle; nihayet pis, iğrenç ve menfur emelleri uğruna ‘vahşi yaratık’ kullanmaktan utanmıyor, imtina etmiyor ve çekinmiyorlar. Üstelik insan hakları ve adalet havarisi gibi dolaşan da bu melânetlerdir.

 

Şu anda, haksız yere potansiyel “fundamentalist” ve “cihat” yanlısı olarak suçlanan bütün İslâm ülkelerinde kargaşa ve iç savaş var. Srebrenica’da nasıl Müslüman katliam ve soykırımlarını BM yaptı ise, şimdi Nyanmar ve Suriye’de de aynısını yapıyor. Yaklaşık 10 gün süren Şemdinli kalkışmasında BM ve NATO teyakkuz halinde idi. Niçin? Ola ki Asala bir bayrak diksin de, hemen anında duruma el koyalım diye!..  

Böyle bir durumda itham, tahrik ve taciz olunan İslâm... Oysa köktendincilik adını verdikleri, esasta kendilerine ait bu akım, özellikle masonlar, Musevilik ve Hıristiyanlığa özgüdür. Zira tarihin hiçbir döneminde Müslümanlar Engizisyon Mahkemeleri, kitle imha fırınları ve ölüm çukurları kurmamıştır. Bu cihetle, velev ki Türk Milleti ve İslâm ümmetine katliam, soykırım ve zorunlu göç gibi yalan ve iftiralar, tefrika isnad edenler; Kesinlikle ajan provakatör, dönme-devşirme, kripto, veled-i zina yahut bedhah türü maniple haymatloslardır.     

 

İşte bu bir sahtekârlık, hukuk-u düvel ihlâli ve Müslümanların hakkını alenen gasp, irtikap, insan hakları, adalet ve hukuk düşmanlığı; Dahası tam bir despotluktur. Zira başta Amerika ve İsrail olmak üzere, sözde İslâm ülkeleri dışında kalan ve pagan-İsevi-Musevi düzleminde yer alan “mafya ve çete” organizasyonlarının % 95’i şeriatla yönetilmektedir.

 

LOZAN ENGELİ

İlk Dinayet Teşkilâtı Lozan öncesi çok güçlü, alanında hâkim ve doğrudan başvekâlete bağlı “özerk bir kurum olarak”, bizzat Mustafa Kemâl tarafından teşekkül ettirilmiş iken; 24 Temmuz 1923’de imzalanan Lozan Antlaşmasından sonra; (!) 3 Mart 1924 tarihinde cebren, baskı, dayatma ve hile ile tenzil operasyonuna maruz kalmıştır. Lozan antlaşmasını müteakip restore edilmesinin nedeni: Başta İngilizler ve ABD olmak üzere, bütün galiplerin “Yeni kurulacak TC, kesinlikle halifeliği ilga etmeli ve bir ikame teşkilât dahi kurmaya teşebbüs edememelidir.” Biçimindeki kâfirlikten gelen inat ve düşmanca tavır yüzündendir.

 

Zaten, malum ve meşhur “şark raporu’nun” amacı da bu idi. İslâm’ı ilga!...

Diyanetin bakiyesi de, zaten Atatürk sâyesinde mümkün ve kabil olabilmiştir.  

Kaldı ki, azınlık Kiliseleri ve Yahudi Havralarının statüsü bile Lozan’da belirlendi.

 

PREMATÜRE DOĞUM

Hal böyle olunca; Bu elbette bir prematüre doğum veya daha açık bir anlatımla daha yürümeye bile başlamadan, alçakça bir saldırıya maruz kalmaktır. Dinayet İşleri Başkanlığı (ilk adı), Lozan’la dizayn edilen yeni din hayatı içinde “mümkün olan en iyi biçimde” teşkil edildi, teşkilâtlandı ve işlevini; Atatürk döneminde mükemmel bir surette yerine getirdi. (BAK: http://www.diyanet.gov.tr/turkish/dy/Diyanet-Isleri-Baskanligi-Duyuru-8221.aspx )

Fakat, Atatürk’ün katledilmesinden itibaren, hiçbir şey eskisi gibi olmadı!... (3)    

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank