content

30 Kas

Dersim ve Kaçacak Yer Bulamayanlar!

Başbakan Erdoğan, Dersim’de devletin yaptığı katliam için özür diledi.
Destekliyorum ve alkışlıyorum.
AKP’nin siyasetine karşı olabilirsiniz, Başbakan Erdoğan’ı sevmeyebilirsiniz.
Ama bu durum size, tarihi bir gerçeğin inkârı hakkını vermez!

Başbakan Erdoğan, Dersim konusunu CHP’ye karşı siyasi bir faydacılık adına işliyor olabilir. Çünkü o tarihlerde tek parti dönemi hükümeti olarak CHP vardır.
Erdoğan, bu tarihi katliam üzerinden hareketle CHP lideri Dersimli Kılıçdaroğlu’nu zor durumda bırakmak amacında olabilir.

Velev ki böyle; tüm bunlar:
Özür dileyen Erdoğan’a, “Ama” ile başlayıp Maraş’ı da, Sivas’ı da vb. katliamları da açıklasana deme eleştirisini yapmayı doğru kılmaz.
O eleştirilerin, taleplerin yeri ve zamanı ayrıdır.
Devletin tezgâhladığı o katliamları hemen özrün arkasından dolaşıma sokmak, Dersim vahşetini gargaraya getirmek olur.

Efendim, Dersim olayları sırasında Atatürk hastaymış, haberi yokmuş da, başbakan, İnönü değil Celal Bayar’mış da.
Maksat CHP’yi sorumluluktan kurtarmak!
AKP’nin kronik muhaliflerinin dışında kimseye yutturamadılar bu hapı!

Efendim, özrü neden mecliste dilememiş; asıl o zaman anlamlıymış!
Mecliste olması daha anlamlıdır, doğru.
Peki, grupta özür dilenmesi, katliamın esasına ilişkin bir çarpıtma, eksiltme yapar mı?
Ben bu kadarını bile alkışlıyorum ki, yapılanın büyük ve anlamlı bir açıklama olduğu kanısındayım.
Bu kadarı dediğimiz şeyi bile, şimdiye dek hiçbir siyasi yönetici yapamadı!
Az şey mi bu!

Başbakan Erdoğan amacına ulaşmıştır.
CHP ve Kılıçdaroğlu, yerlerde sürünmektedir.
Devleti savunma refleksi ve Kemalistlik, tarihi bir gerçek karşısında insanı işte böyle bocalatır.

Kılıçdaroğlu, Başbakanın yakın bir zamanda Ermeni Soykırım iddialarını da dayatırsa şaşmayın diyor.
Güya kendince Dersim katliamı ile Ermeni Soykırımı analojisi yapan Kılıçdaroğlu, Ermeni kimliğine karşı tepkileri Erdoğan’ın üzerine yönlendirerek, Dersim gerçeğini etkisizleştirmeye çalışıyor.
Tek kelimeyle çok ayıp!
Belki Erdoğan yapmaz ya da yapamaz ama bir gün bu ülkede Ermenilere neler yapıldığı konusu da özgürce tartışılabilir ve Ermenilerden de özür dilenir!
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı o açıklamalar son derece kıstırılmışlığın ve miadı dolmuş siyasetin aczinin dışa vurumudur.
Böyle bir muhalefetten memnun değilim ve üzgünüm.
Böyle bir muhalefetin olması, demokratikleşmeye katkı sunamaz ve iktidarı bu yönde zorlayamaz.
Hükümeti demokrasi cephesinden zorlamadığı için de, kibirli ve totalitarizme kayan bir başbakan, işte böyle ortalıkta kibirli kibirli dolaşır!

Cumhuriyet dönemindeki her Kürt olayının arkasında bir İngiliz parmağı olduğu iddiasını dile getiren çevreler, Kürt asimilasyonunun üstünü örtme telaşındalar. Eski TKP’nin de bu yöndeki görüşleri meşhurdur!
Dersim’de bir isyan vardı ve isyancılar da İngilizlerle işbirliği halindeydi diye iddia edenlerin elinde yalnızca, Baytar Nuri’nin Suriye’ye kaçtığında İngiliz konsolosuna verdiği bir mektuptan başka bir şey yok! O mektup da, Nuri Dersimi’nin kitabında mevcuttur ve bizleri katlediyorlar, bize destek olun, Ankara’ya baskı yapın mealindedir. Bunun neresi işbirliği, İngiliz parmağı vs?

Bir de şu arşivler açık laflarına gülüyorum!
Hangileri, hangi ölçüde ve nasıl?
Ciddi araştırmacılar tarafından büyük tarihi olayların arşivlerinin önemli ölçüde ayıklandığı hatta yok edildiği iddia ediliyor.
Örneğin İttihat ve Terakki partisinin belgeleri yok!
Talat ve Enver Paşa yurtdışına kaçarken bir yığın belge yakıyorlar.

Başbakan Erdoğan Dersim katliamı için 4 gizli belge açıkladım demez mi?
Onların neresi gizli?
Yıllar önce bir kitapta o belgelerden ikisini okumuştum!
Şu meşhur Genelkurmay arşivlerinde ne var?
Asıl önemli olan o!
Dersim katliamına ilişkin Genelkurmay belgelerini açıkla da, o zaman gizli belge açıklıyorum diye övün Başbakan Erdoğan!
Dersim konusunda muhalefet ne derse desin, kaçacak yeri kalmadı.
Başbakan Erdoğan’ın özür dilemesinin niyeti nasıl yorumlanırsa yorumlansın, taktire şayandır!

Katliamların siyasi tartışmalar yoluyla önemsizleştirilmesi, yok sayılması büyük bir insanlık suçudur.
Bırakın böylesi tartışmaları!
Ölüm üzerine bu kadar siyasi hokkabazlık kolay olabilir ama ölüm üzerine vicdansızlık yapmak; işte o çok zor!

Etiketler : , , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank