Dernek ve Dernekcilik
Her hangi bir amaçla dernek kurmak çok kolay. Yedi kişi bir araya geliyor, dernek tüzüğünüzü hazırlayarak dernekler masasına müracaatınızı yapıyorsunuz. Gerekli belge ve defterleri hazırlıyorsunuz. Dernek binanızı tutuyor faaliyetlerinizi belirliyorsunuz.
Kendinize bir amaç yol ve strateji belirliyorsunuz. Dernek binanızın düzenini yapıp malzemelerinizi alarak yerleşiyorsunuz. Üye kayıtlarınızı yapıyorsunuz. Dernek tanıtım için açılışınız yapıyor basın açıklamalarınızı hazırlıyorsunuz. Artık derneğinizi tanıtıp sesinizi duyurmaya başlıyorsunuz. Her gün gerek ilimizde gerekçe Türkiye genelinde yüzlerce dernek kuruluyor.
Ne yazık ki bir derneği kurmak kadar ayakta tutmak kolay değildir. Etkinliklerinizi, faaliyetlerinizi devam ettirmek çok zordur. Kurulan dernek sayısı kadar da kapatılan dernekler vardır.
Birey olarak yapamadığınız etkinlik ve faaliyetleri dernek çatısı altında yapmanız, kabul görmeniz, ilgi uyandırmanız daha kolaydır. Aktif ve çalışkan bir dernek olursa belli statüde şehrin ileri gelenleri sevilen sayılan tanınan insanlardan oluşursa tanınmanız daha da kolaylaşır. Toplumda yer edinmiş bir sivil toplum örgütü olursunuz.
Bireysel olarak kabul görmediğiniz, belli merci ve makamlarca da rahatlıkla işbirliği yapabilirsiniz. Bunlar dernek ve sivil toplum örgütleri için önemlidir. Destek çok önemlidir.
Sivil toplum örgütlerinin günümüzde yeri ve önemi artmış değer kazanmıştır. Önemli olan iyi bir amaca hizmet etmek, toplumun huzurunu refahını bozmamaktır. Aynı amaca hizmet edecek gönüllü insanlarla bir araya gelmek ve çalışmaktır.
Bu tür faaliyetler gönüllü olarak yapılır. Zoraki kimse derneğe üye olarak dernek adına çalışmaz, zaman harcamaz. Zorla olursa derneğe hep zarar verir.
Burada üyelerin çok önemi vardır. Üyelerin alanlarında bilgili kültürlü, aktif olmaları derneğin değerini artırır saygınlık kazandırır.
Amaç aynı olmalı ve birlikte hareket edilmelidir. Hiç kimse Senlik benlik yapmamalı kendisini öne çıkaracak davranışlardan kaçınmalıdır. Şahsi yaptıklarını derneğe mal etmemeli derneğe zarar vermemelidir. Her şey dernek amacına ve tüzüğüne uygun olmalıdır.
Hepimizin de bildiği gibi her toplumda mutlaka düzeni bozmaya çalışan, kendisini öne çıkararak reklam peşinde koşan bencil karakterli, cehaletinin kurbanı birkaç kişi çıkar. Size ve derneğinize zarar vermeye çalışır. Bu tür olaylar her dernekte ve sivil toplum örgütlerinde yaşanan klasik durumlardır. Şahsi çıkarı ve bencillik duygusu olduğu sürece de sürekli tekrarlanır.
Dernek amacınıza yaptığınız yapacağınız etkinliklere gölge düşürür. İnsanların güvenini inancını zedeler. Üye kaybı yaşanır.
Bazen de sizlerin içinizdeki hizmet aşkını heyecanını öldürür. Sizleri sindirmeye çalışır. Hatta başarır da. Kimi zaman sizleri bile amacınızdan vazgeçirir soğutur.
İçinizde yaşanan bu tür olaylardan dolayı diğer sivil toplum örgütleri ile birlikte aktif çalışamaz hatta rekabet edemezsiniz.
Ne yazık ki böyle olaylara sendikalarda, diğer sivil toplum örgütlerinde sıkça rastlanmakta, huzurunuz ve çalışma azminiz bozulmaktadır. Dernekler ve sendikalarda maddiyat ve maneviyat büyüdükçe kişiler arasında sorunlarda büyümekte, sıkıntılar artmaktadır. Sendikalar elbette derneklere benzemez. Sendikal sorunlar daha farklıdır. Sendikalar maddiyat, dernekler maneviyat ağırlıklıdır. Sonuç olarak araya Senlik, benlik girmemelidir. Yapılan bütün faaliyetler ortak işbirliği içerisinde dayanışma örneği sergilemelidir. Üyelerin derneğe zarar verici hal ve hareketlerden kaçınmalı, konuşmalarına özen göstermeli kendilerini yetiştirmelidir.