Dedikoduya Aldırmaz Sanata Aldırır!..
Değerli Okurlarım!
Türkiye’nin büyük illerinden olan “ADANA”, geniş “zirai” ve “sanayi” potansiyelinin yanı sıra, doğal varlıklarıyla, tarihsel dokusuyla, coğrafi konumuyla ve dahi kültürel varlıklarıyla ülkemizin yaşamında rol oynayan önemli bir kenttir.
Kuzeyde Toroslara yaslanmış, güneyde Akdenize uzanmış, ilk çağlardan bugüne önemli yerleşim merkezlerinden birisi olan Adanamız insanı, zengin bir kültür potansiyelinin sahibidir.
Bu potansiyel, Çukurovalının ninnisi, ağıtı, türküsü, efsanesi, halk oyunları, ördüğü çorabı, oyladığı yemenisi, gelenekleri, görenekleri, adetleri ile meydana gelmiştir.
Kültür; “insan”, “aile”, “eğitim”, “sosyal çevre” gibi insanı, “vatan”, “millet”, “bayrak”, “din”, “dil”, “gelenekler” gibi milli değerleri kapsar. “Bilim”, “sanat”, “sinema”, “teknoloji” gibi unsurlarda “evrensel” yönünü oluştururlar…
Bu bağlamda Adana’mızın yetiştirdiği değerli insan, “Mimar Zihni ALDRMAZ”ın, “Şehremini” sıfatıyla “ORTAK AKIL” projeleri kapsamında kısa zamanda gerçekleştirdiği hizmetlerini anmayı ve desteklemeyi “bir vicdani görev” olarak addediyorum.
Mesela: “Adana’dan Anadolu’ya Türk Sineması Yollarda” sloganıyla, 17 Temmuz’da yola çıkan Gezici Sinema hizmetlerinin, İstanbul’dan sonra Adana’yı “Sanatın Başkenti” haline dönüştürdüğüne ve medyanın, gözünü, objektiflerini kentimize çevirdiğine inanlardanım.
“Adana’dan Anadolu’ya Türk Sineması Yollarda” sloganı ile yola çıkan ve amacı sinemanın büyüsünü tüm Anadolu’ya taşımak olan Gezici Sinema, bugüne kadar aralarında Adana, Hatay, Mersin, Osmaniye, Afyonkarahisar, Bolu, Sakarya, Bilecik, Düzce, Karabük, Çankırı, Ankara, Çorum, Amasya, Tokat ve Yozgat vs gibi illerde Adana’yı zihinlere kazıdı.
Etkinliğin, 17 Eylül tarihine kadar 38 ildeki 61 noktaya uğrayarak 14.500 km. yol kat etmesi bekleniyor.
“Ortak Akıl” Projelerinin Mimarı Şehremini Zihni Aldırmaz: “Adana bir sinema kenti.
Altın Koza Film Festivali ise, Sinema Kenti Adana’nın gözbebeği!
Festivalimizi her yıl daha da geliştirdiğimiz, bugün tüm kamuoyu tarafından kabul edilen bir gerçek. Bu yıl, etkinliklerimize ‘Gezici Sinema’yı ekledik.
Sinemamız tarafından son dönemde üretilen eserleri Anadolu halkı ile buluşturuyoruz. Bunu yaparken de, izleyicilere açık hava sineması nostaljisi yaşatmaya çalışıyor, diğer yan etkinliklerimizle de halkımıza moral vermeyi amaçlıyoruz.
Etkinlik, Anadolu’ya kentimizin ve festivalimizin bir armağanıdır’ dedi.
Değerli okurlarım! İnsanoğlunun varlığında, en büyük icadın “tekerlek” olduğunda birleşenler çoktur. Ama 2.si için karşı çıkan yoktur “Matbaa…” Bizim atalarımız olan “Osmanlı Türkleri” işte bu “Dünya İcadını”, bulunuşundan tama 286 yıl sonra gecikmeyle almıştır..
Geç kalışındaki sebebi, takvim yapraklarındaki yerinden çok daha ibretlidir.
Çünkü 1460 Osmanlısında, “Hattat” yani el yazısı rahat okunan insanların sayısı on binleri aşıyordu. Ve meslek sayılan bu hünerin sahipleri, mesela; yılda bir “KUR’AN-I KERİM” yazarsa, hediyesine bir ev alabiliyordu.
Bu gün 2023 hedeflerine doğru hızla ilerlerken “Türk Matbaacılığı” her alanda batıyla omuz omuzadır.
Değerli dostlar!
Bu çarpıcı örnekten sonra demem o ki, “Uygar bir ülkede Sanat özellikle Sinema Vatan Sevgisinden insan sayılabilme haysiyetine kadar kıymetlidir.” Muasır medeniyetleri hedef gösteren büyük önderin şu sözü ne kadar anlamlı ve önemlidir: “Sanattan mahrum bir milletin hayat damarları kopmuş demektir.” Sanat, ülkemizin Avrupa birliğine girebilmesi kıstaslarında da en ön sıralardadır.
Sonuç olarak diyeceğim odur ki, bu ülkede geçmişte birileri bilim ve sanat’ın birçok dalında mesela, “hakikatleri öğrenmiş vatandaşların çoğunlukta olmasını istememiş ve bu yolda hiçbir ciddi tedbir almadığı gibi, bu tür atraksiyonlarında önünü tıkamıştır.”Çünkü hangi siyasi iktidar olursa olsun, bir çok ülke bu noktada gerçekleri derinlemesine kavramış bilinçli yurttaşları tercih etmez.
“İşte ortak akılın önderi misyonunu, yapmış olduğu icraatlarıyla haklı olarak hak eden Mimar Zihni ALDIRMAZ, bu kadim alışkanlıkları kısa zamanda rafa kaldırarak, dedikodulara kulaklarını tıkayarak, Kentimizi Altınkoza Sinema icraatlarıyla bütün Türkiye’ye hatta dünyaya tanıtmıştır…”
Kim ne derse desin! “Dünyanın ekrandan bir site gibi göründüğü bilgi iletişim döneminde bu tür atraksiyonlar cağın ve çağcıl olmanın bir gereğidir.”
Adana Büyükşehir Belediyesi 19.Altın Koza Film Festivali hazırlık kapsamında 01 Şubat-27 Ağustos 2012 tarihi itibarıyla MEDYADA çıkan haberleri son derce dikkat çekicidir.
Yerel Gazetelerde: 1028
Yaygın Gazetelerde: 976
Yerel görsel Medyada: 358
Yaygın görsel Medyada: 234
İnternet Sitelerinde GEZİCİ TIR HABERLERİ: 17.583
İnternet Sitelerinde ALTIN KOZA HABERİ: 13 600
ATATÜRK KÖŞESİ
Sanattan mahrum kalan bir milletin hayat damarları kopmuş demektir…
DÜŞÜN-TAŞIN
Felsefe, sosyoloji dahil bütün ilimler Allah’ındır ama Allah’ı anlamaya yetmez…
GÖNDERMELER
-Beş yıldızlı otellerin kira parasına muhteşem bir Zafer Bayramı etkinliği düzenleyerek halkın gönüllerinde taht kuran Adana Valisi Hüseyin Avni COŞ’ un davetine Şehremini Zihni aldırmaz ve Milletvekili Fatma Gürkan Zopçuk’un dışında önemli siyasilerin olmayışını benim gibi sizde merak ediyor musunuz?
-Kalbi, aklı ve bedeni doyuracak paylaşımcı, akil insanlar ve müesseseler olmadıktan sonra Medeniyet dediğiniz şeyin deniyet olacağını biliyor musunuz?
-Adana 30 Ağustos Zafer Bayramıyla ilgili köşe yazan Yüksel EVSEN’ in http://ahaport.com/root.vol?title=30-agustos-gelmis-neyime&exec=page&nid=448109 eleştirilerine katılamayan var mı?
-Yüreğirli bir insan olarak, Yüreğir Şehremini Mahmut Çelikcan’ı gerçekten çok sevdiğimi ve O’nun samimi duruşuyla ilgili gurur duyduğumu ancak yakınındaki bazı kraldan fazla kralcı ve çokbilmişleri de MERTÇE eleştirdiğimi bilmeyen var mı?
-İçinde bulunduğumuz bu süreçte ve bütün zaman dilimlerinde reyting ve satış rekorları kıracağına inandığım bir kitap çalışmamızı ‘Destek Yayınları” sorumlularına teslim ettiğimi ve yayın kurulu tarafından yayımlanmasına karar verildiğini duydunuz mu?
- Benim kitabımda, dostlarımın başına basarak yüksel-mektense, "SADIK DOST" kara toprakla bütünleşmenin daha evla olduğunun yazdığını bilmeyen, duymayan var mı?
-Bir cümlelik portrelerle müstefit olduğu insanları değerlendiren Sevgili Dostum Davut Özgül’ün, (http://www.haberozetler.com/makale/yuksel-mert/davud-i-ozgul-agirlikli-portreler/21.html) bazı dostları tarafından acımasızca eleştirildiğini biliyor musunuz?
- İnsanların yan yana hatta üst üste yaşadığı devasa sitelerde fiziksel olarak bu kadar yakın ruhsal ve kalbi olarak binlerce kilometre uzaklarda gibi yaşamalarını hangi aklın nasıl becerdiğini merak ediyor musunuz?
-Bazı art niyetli kalemşorların, kaos, kargaşa, kavga, gürültü karışıklık çıkartmak için face, twitter, msn vs organlarla yüce halkımızın zihnini bulandırdıklarından haberiniz var mı?
-“Orhan Pamuk’u nobele, Yaşar Kemal’i ideolojiye, kurban eden Türk Entelijansiyası, Elif Şafak’ıda tiraja kurban etmek üzere!” diye, ciddi bir tehlikenin altını çizen Adananlı AYDIN’ımızı merak ediyor musunuz?
-Adana’dan tanıdığımız şimdi Kahramanmaraş/Göksun Emniyet Müdürü Ali UZUN kardeşimizin her Cuma günü cep telefonuyla gönderdiği Kur’an-ı Kerim ayetleriyle yüzlerce gönüllerde taht kurduğunu biliyor musunuz?
yukselmertoglu@hotmail.com