Dalgalar, Antenler
“Elektrik vermek-almak” deyiminin gerçek temelleri var. Verilen şey aslında, evet elektriktir, fakat çoğu zaman kullanılan seviye iki metal kürecikten yük atlaması gibidir. Kalın bir iletişim biçimidir;detaylı bir içeriği yoktur. Taraflar birbirlerini düzmek isterler; hepsi bu. Yani kürelerden yük atlaması gibi bir olay dikkat çekeceği için sosyal işlemeli örtüyle örtülür. Dile ise elektrik vermek-almak şeklinde yansır bu. Basit birkaç şey yapıldığında, giyim kuşam saç şekli vs, herkes herkese elektrik verebilir, alabilir. Detaylar fazla olmaz içerikte fakat yük atlama şiddeti, voltaj seviyesi, yükek olduğu için gerçekçi, içsel olarak ve tabii ki ID trafolarına direk bağlantı olduğu için karşı konulmaması gerekli bir şey olarak da gerekçelendirilir.
Bazen, biraz da nostalji olsun diye, eskiden gördüğüm dersleri, konuları tekrar inceliyorum şöyle bir. Dalgalar, antenler, sinyaller... Modülasyon denen bir kavram var. İnsan sesini havadan uzak bir yere ulaştırmak istediğinizde yüksek frekanslı başka bir sinyal üzerine bindirip gönderirsiniz. Alıcılar, vericiler.. hep sinyal bindirme ve indirme tekniği ile çalışır. İnsan sesi dışındaki sinyal-veriler de aynı şekilde iletilir, alınır. Alıcılar, vericiler... anlaşılacağı üzere, elektronik devrelerdir.
İnsan beyninin içinde de olup biten şeyler elektrikseldir. Sinir hücreleri arası iletimler elektronlar sayesinde olur. Beyni tam anlamıyla derinlemesine keşfedememiş olsak da, şu elektron olayını bildiğimize göre, ters projeksiyon yöntemiyle baktığımızda diyebiliriz ki, beyin: bir elektronik devredir. Kısım kısım sinir hücre öbekleri veya sadece bazı sinir hücresi türleri aynen elektronik devrelerde olduğu gibi elektronik elemanlara takabül ediyor, diye baksak bu yanlış bir bakış olmaz sanırım.
Ne tür elemanlar vardır elektronik devrelerde?: Dirençler, kondansatörler, transistörler, bobinler, diyotlar... Tümleşik, yani bu temel devre elemanlarının mikro hallerinden oluşmuş, elemanlar da vardır. Bu elemanların birbirine bağlanması için iletim hatları -genelde bakır hatlar- da vardır.
Türlü türlü devreler vardır. Ses-veri frekans devreleri de bunların içinde bir devre türüdür.
Beyin, biz farkında olmadan değişik devreler kuruyor olabilir de. Sabit devreler de vardır fakat mutlaka ki durumlara göre değişen -devre elemanlarının yer değişimi- devreler de vardır.
Beyin bir ses-data frekans devresi kuracağı zaman, sinir öbeklerini elektronik devre elamanlarıymış gibi yeniden oluşturuyor-kuruyor da olabilir... Anten denen devre elemanını da elbette kuruyor-oluşturuyor olsa gerektir.
Olabilir.. diyorum fakat işin içinde elektronlar olduğu için “olsa gerek-tir” de diyorum.
Nasıl kuruyor bu devreleri?..falan gibi soruları bir yana bırakacak olursak... şu konuyu düşünmemiz beynimize bir talimat gibi geliyor olsa gerektir.
Benim antenlerim kuvvetli. Şaka yapmıyorum. Çok tecrübem vardır... ki emin olun aslında sizlerin de vardır.
Elektrik almak-vermek olayı, başta söylediğim gibi, farklı düzlemde bir olay. Detay yoktur orada. Düz; iki metal küreden birbirine zırt pırrt cızzt bızzzt elektron atlaması olayıdır.
Benim konu edindiğim ise başka bir konu: Sinyaller... Hele ki kalp denen farklı-öteki-beynin sinyallerinin kafadaki hayal-düşünce-anı vb öğelerle modüle edilip yayın yapıldığı anlar...Uzaklara.. çok uzaklara bile gidiyor... sen de 3000 ben deyim 5000.
Bip. Eğer ki biz aslında birer elektronik devreysek... biz kimiz gerçekte? Bip.
***
İki sinyal; taşınacak ve taşıyıcı sinyalin birlikteliği, modülasyon, gerçek elektronik devrelerdeki sinyal şekillerinden görülebilir, örneğin bir osiloskopla. Modülelik'e baktığınızda gözünüz seçer, taşıyıcı hangisi, esas sinyal hangisi.
İnsanlara baktığınızda, sürekli baktığınızda, günlerce, aylarca, yıllarca... taşıyıcı ve esas sinyalleri de görebiliyorsunuz. Sürekli bakmak önemli. Öyle anlaşılıyor anca.
Dalgalar, Antenler