Çikolata Neden Baş Ağrısı Yapar?
Herhangi bir besin maddesi her hangi bir insanda anormal reaksiyonlara sebep olabilir. Mesela, kimi çilek yer her tarafı kabarır, kaşınır. Kimi çikolata yedikten sonra baş ağrısından kıvranır. Kimi süt içtiğinde ishal olur. Kimi şarap içince migren krizine girer.
İşte, besinlere karşı gösterilen bu anormal reaksiyonlar çoğu zaman besin alerjisi sanılır ama bunlar gerçek anlamda alerjik olaylar değildir. Belirtileri besin alerjilerine benzeyen ancak alerji dışında mekanizmalarla meydana gelen reaksiyonlara besin intoleransı veya besinlere tahammülsüzlük diyoruz.
Besinlere karşı tahammülsüzlüğün çeşitli türleri vardır. Bunlardan biri, bazı besinlerde tabii olarak bulunan çeşitli kimyasal maddelerdir. Histamin, triptamin, tiramin, dopamin gibi maddeler özellikle mide-bağırsak ve sinir sistemine ait belirtilere yol açarlar.
Peynir, başta kırmızı şarap olmak üzere alkollü içecekler, balık konservesi, ton balığı, lahana turşusu gibi besinlerde yüksek miktarlarda histamin ve tiramin bulunur. Avokado, muz, erik, portakal, domates, ananas gibi pek çok meyvede ise daha az miktarlarda vardır.
Çikolata neden baş ağrısı yapar
Çikolatanın bazı kişilerde baş ağrısına yol açmasının sebebi çikolatada bulunan feniletilamin isimli kimyasal maddedir. Süt veren anneler 200 gramdan fazla çikolata yerlerse bebekleri de bundan etkilenebilirler. Bundan dolayı da baş ağrısı veya migren krizleri olan hastaların diyetlerinden çikolata, kafein ve kakaonun çıkarmaları gerekir.
Besinlerde bulunan ve sinir sistemini etkileyen kimyasal maddelere ise psikoaktif maddeler denir. Bunların bilinen en iyi örneği, kahve, çay, kola, çikolata, kakao gibi yiyecek ve içeceklerde bulunan kafein ve teobromin‘ dir.
Hani, bazı insanlar ‘İki fincandan fazla kahve içsem uyuyamam’ veya ‘Demli çay içersem çarpıntım tutar’ diye şikâyetçi olurlar ya, işte bu olayların sebebi sinir sistemini uyaran bu kimyasal maddelerdir.
Bu tür şikâyetleri olan kişilere bir kutu kolada 55 mg, bir fincan kahvede 150 mg kafein ve 100 gram çikolatada 200 mg teobromin bulunduğunu hatırlatalım ki, aşırıya kaçmasınlar.
Süt içince karnı şişen, ishal olanlar
Besinlerle ilgili metabolik reaksiyonlar genellikle duyarlı insanlarda ortaya çıkarsa da bir besin maddesinin çok fazla yenmesi herkesi etkileyebilir. Meselâ: İyottan fakir bölgelerde yaşayanlarda lahana guatr büyümesine yol açabilir.
Fazla miktarda tuz tüketilmesi hipertansiyona sebep olabilir.
Bir de sadece bir maddeye karşı duyarlılığı fazla olanlarda görülen anormal reaksiyonlar vardır. Bunun bilinen en iyi örneği de bağırsaklarda doğuştan lâktaz eksikliğidir.
İnek sütünde bulunan laktozun parçalanması için gereken bu enzimin eksikliğinde, laktoz laktik aside fermente olur, bağırsaklara sıvı çekilir ve ishal, karın ağrısı, şişkinlik gibi belirtiler ortaya çıkar.
Düşük laktaz düzeyleri 3-15 yaş arasında gelişir; duyarlı kişilerde 5-10 gram laktoz (100-200 mililitre inek sütü) belirtilere neden olur..
Doğuştan glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği Akdeniz ülkelerinde ve zencilerde daha çok görülen genetik bir hastalıktır. Bu kişilerde aspirin, kinin ve sülfonamid gibi ilaçlar alınması veya bakla yenmesi alyuvarların parçalanmasına yol açar.
Fenilketonüri ender rastlanan kalıtsal bir metabolizma hastalığıdır ama Türkiye bu hastalığın en çok görüldüğü ülkelerden biridir. Bu çocuklar proteinli besinlerde bulunan fenilalanin isimli amino asidi sindiremezler.
Kanda ve vücut sıvılarında biriken bu madde beyin ve sinir sistemi gelişimini engeller. Bu hastalık zamanında fark edilip çocuk uygun bir diyetle beslenmezse çocuklar ileri derecede geri zekâ özürlü olurlar.