Çiğ Süt Fiyatları Rekabet Kurumunun Gündeminde!!!
Rekabet Kurumu, ''perakende, ilaç, kömür, doğalgaz, otomotiv ve bankacılık'' gibi önemli sektörleri mercek altına aldığını, süt sektöründe, özellikle çiğ süt fiyat oluşum mekanizmasının ve yapısal durumun ortaya konulmasına yönelik olarak
inceleme de yapıldığını’’nı öğrenmiş bulunuyoruz.
Rekabet kurumunun, perakende, beşeri ilaçlar, kömür, doğalgaz, bankacılık, otomotiv sektörüne tutacağı mercekle bu sektörlerdeki yapısal durumu ortaya çıkarması mümkün gözükmektedir. Çiğ süt hariç tüm bu sektörlerde gerçekçi rekabetin sağlanıp sağlanamadığının ölçümlenmesi piyasa araştırma, analiz ve değerlendirmeleri ile mümkün gözükmektedir. Bu sektörlerde rekabetin engellenmesi, firmaların mal ve hizmet arzında birlikte fiyat oluşturmalarının tespiti mümkün iken çiğ süt satın alımlarında fiyat düşüşlerinin, düşürmelerinin nasıl gerçekleştiğini rekabet kurumunun elindeki mevcut araçlar rekabet kanununa aykırı bir biçimde fiyat oluşumlarını tesbit edip yargılama yapabilmesi mümkün gözükmemektedir.
Çiğ süt fiyatlarının süt ve süt ürünleri sanayicilerince aralarında anlaşarak düşürmelerinin delillendirilemeyişi rekabet kurumunun bu konudaki işlevini daha önceki yargılamalar dikkate alındığında bu yılki incelemesinin de bizce sonuçsuz kalacağını öngörmekteyiz.
Rekabete aykırı iş ve işlemler bir suç ise bunun suçlusu ve mağduru da vardır. Çiğ Süt satın alımlarında fiyat düşürülüşlerinden mağdur olan en başta çiğ süt-damızlık üreticileri, hayvancılığımız, ülke ekonomisidir ki ülkemiz çiğ süt fiyatlarının 2008 yılında düşürülmesinden dolayı et, canlı hayvan ithal eder konuma getirilmiştir.
Mağdurdan delil elde etmesini beklemek, suçluya devletin verdiği en büyük tavizdir. Süt sanayicilerince yapılan yasadışı toplantıları polise jandarmaya ihbar edilse ülkemizdeki polisimiz, jandarmamız bunun suç olduğundan bile habersizdir. Çiftçi, nasıl delil toplayacak, nasıl delillendirecek. Bir mahallede hırsızlık olaylarının çoğalması üzerine hırsızları teknolojik takibe alan devlet düzeninde Rekabet Kurumu; ülkenin hayvancılığını, çiğ süt-damızlık üreticilerini ekonomik çöküntüye götüren süt ve süt ürünleri sanayicilerine teknolojik takip yapmayı akıl etmez.
Rekabet Kurumu’nun yapısının buna izin vermediğini düşünemeyiz. Rekabet Kurumu’nun yöneticileri, uzmanları çiğ sütte satın alımlarda yasa dışılığın ülke ekonomisine verdiği zararın farkında değiller. Onların almış oldukları iktisat eğitimi ‘’ tarım gelirlerinin sanayiye aktarılması’’ mıdır?. Süt sanayicileri ülke hayvancılığının, çiğ süt-damızlık üreticilerinin, hayvan başına, çiğ süt litre başına desteklerin kendilerine transferlerini yasadışı fiyat oluşturmaları ile gerçekleştirmektedirler. 31 Aralık 2010 tarihinde çiğ süt fiyatı 73,5 kuruş iken bir gün sonrasında tüm ülkede çiğ süt fiyatlarının düşüşünü ‘’ arz fazlalığı ‘’ izahına inanmak akıl işi olamaz.
Rekabet Kurumunun sayın üyelerinin, uzmanlarının çiğ sütün fiyat mekanizmasını, fiyat oluşumunu her zaman ki yaptığı gibi masa başında yapacağı, ‘’ dostlar alışverişte görsün’’ leri uygulayacağını tahmin ediyoruz.
Çiğ Sütün fiyat oluşumu, fiyatların süt sanayicileri tarafından nasıl düşürüldüğü saha da incelenebilir. Örnekleme yöntemi ile üreticilerin süt kartlarının incelendiğinde ‘’ bir gece de bir bölgede sonra da tüm ülkede domino taşları gibi fiyat düşürülüşü görülecektir.
Rekabet Kurumu 2010 Ekim tarihinden 31.12.2010 tarihine kadar süt ve süt ürünleri sanayicilerine teknolojik takip uygulanmasını emniyet kuvvetlerinden talep etse idi ‘’ suçüstü yakalama ‘’ şansına sahip olabilirdi.
Şimdi ‘’ Atı alan Üsküdar’ı geçti’’
Çiğ Süt Fiyatları Rekabet Kurumu’nun gündeminde imiş!
Havanda su dövmeye devam. Rekabet Kurumu hangi süt ve süt ürünü sanayicisini sanık sandalyesine oturtabilecek görebileceğiz. Sanık derken öyle kelepçe filan takılacak değil, birkaç kuruş para cezası ile geçiştirilecek.
Üreticinin cebinden çalana üç beş kuruş para cezası, fırından ekmek çalana hapis cezası.
Üreticinin cebinden çalınca ‘’ ekonomik suça ‘’ ekonomik ceza ‘’ oluyor. Fırından ekmek çalan ise kamu düzenini tehdit ediyor, hapis, öylemi?
Ülkemizde sayısı binleri bulsa da çiğ süt satın alımında gerçekçi rekabet yoktur. Rekabet Kurumu çiğ süt satın alımında yasa dışılığı önleyemez.
Çiğ Sütte gerçekçi piyasa oluşumu için süt sanayicilerinin karşısında ‘’ müdahale edici alımları üretici lehine gerçekleştiren bir kuruluş’’ olmalıdır. Geçmişte bunun adı SEK (Süt Endüstrisi Kurumu) idi. Sahte süt tozu politikaları fiyatlarda istikrar sağlayamaz.
kanaatimce, çiğ süt maliyeti devletçe devamlı surette bölgesel olarak tespit edilmeli ve süt sanayicisine satış fiyatı maliyet+%30 çiftçi karı olarak zorunlu olmalıdır. maliyetleri düşürücü yollar çiftçilere tavsiye edilebilir. gerçek maliyetler tespit edilip bu şekilde sanayiciye vermeleri sağlanırsa sorun biter.
Mayıs 11th, 2011 at 00:53Değerli Dostlar,
Çok kötü bir alışkanlığımız var. Her şeyi devletten bekliyoruz. Neredeyse elimize bir diken batsa onun devlet tarafından çıkartılmasını isteyeceğiz. Bu kadarı da fazla. Bence süt, et, fındık, pancar, okul, ev, ...ne aklınıza gelirse gelsin bu konulardaki sorunlarımız bizim örgütlü toplum olamamamızdan kaynaklanmaktadır. Süt işini SEK benzeri bir devlet kuruluşuna havale etmek işi çözümsüzlüğe bırakmak demektir. Aynı durum ette de var ve et sektöründe EBK var. EBK'nın orada olması hangi sorunumuzu çözüyor? Çünkü EBK'yı yönetenler maaşını EBK aktivitelerinden almıyorlar. Bu yüzden et endüstrisi sorunlarla boğuşurken EBK yönetimi Ağrı ve Bingöl'de (veya Bitlis'te) lojman yapma ile uğraşıyor. Bu tür devletçi yaklaşımların dönemi sona ermiştir. Kimse arkasını devlete dayayarak piyasayı yönetemez, yönlendiremez. Bu eşyanın tabiyatına aykırı bir durumdur. Öyleyse çözüm nedir? Çözüm ÜRETİCİ ÖRGÜTLÜLÜĞÜ'dür. Yani sütü üretenler sütü değerlendirmeye başladığı zaman bu sorunlar çözülecektir. Tabi ki her yetiştiricinin işletmesinin bir köşesinde yoğurt, peynir yapmasını kastetmiyoruz bunu söylerken. Üreticiler kuracakları kooperatif, birlik hatta dernekleri vasıtasıyla bu sektörde bir güç olacaklar ve kendi ürünlerini kendileri işleyecekler veya isterse ve fiyatı da uygunsa diğer isteyenlere satacaklardır. Bunun ülkemizde gayet iyi işleyen örnekleri vardır. İşte o zaman birliğinizin veya kooperatifinizin işletmesi için devlet desteğini isteyebilirsiniz ve çalışan bir sistemi gördüğü için de devlet bu destekleri vermede herhangi bir sakınca görmeyecektir. Ama Fiskobirlik, EBK, TMO,SEK gibi devlet ortaklı veya tamamen devlet yönetiminde olan işletmelerle bu sorunların çözülmesi asla mümkün olmayacaktır. Sorunların bu şekilde çözülmesini beklemek sadece bir süre daha oyalanma vesilesi olacaktır.
Saygılarımla.
Veteriner Hek.Dr. Ramazan GÖKÇE
Mayıs 11th, 2011 at 10:44Pamukkale Üniversitesi
Ramazan Bey, "ülkemizde pek çok örneği var" dediğiniz sistem için isim verebilirmisiniz. Darılmayın ama bana biraz ütopik geldi. Bugün köylerde 15-20 kişiyi bir araya toplayıp, kooperatif kurdurup yetiştiriciliği, üretimi ve pazarlamasını bu kooperatife yaptırma fikri çok güzel olsa bile bence gerçekçi değil.
Süt taban fiyatını belirleyebilmek - mesela Ahmet Bey'in örneğindeki gibi, ya da fabrika yeminin bir index ile çarpılması gibi - daha çabuk ve uygulanabilir sanıyorum.
İyi çalışmalar dileklerimle,
Mayıs 12th, 2011 at 15:59Ekrem Kangal
Süt Üreticisi
KAPİTALİST PİYASA DEMEK İSRAF DEMEKTİR.
ALLAH İNDİNDE MAKBUL PİYASA MADDEYE DEĞİL HAKKIN RIZASA TABİ PİYASADIR.
ALLAHIN EMRİ VE RIZASI BİRDİR VE ADALETTİR. ADALET ALLAHIN EMRETTİĞİNİ YAPMAKTIR.
ALLAHIN RAZI OLDUĞU PİYASA; SÖMÜRÜNÜN OLMADIĞI,FAİZİN OLMADIĞI,İSRAFIN OLMADIĞI,YOKSULLAŞTIRMANIN OLMADIĞI,YALANIN OLMADIĞI,KUMARIN SPEKÜLASYONUN OLMADIĞI,RANTIN OLMADIĞI,MADDE TAPICILIĞININ NİYET VE UYGULAMA OLARAK OLMADIĞI,VERİMSİZLİĞİN OLMADIĞI,KANDIRMANIN OLMADIĞI,HIRSIZLIĞIN OLMADIĞI,ZULMÜN OLMADIĞI,ÇARPITMANIN OLMADIĞI PİYASADIR.
çiğ süt çiftçi satış fiyatı MALİYET+ %30 ÇİFTÇİ KARI ŞEKLİNDE OLMALIDIR. HERBİR İLÇE TARIM MÜDÜRLÜĞÜ ÇİĞ SÜT MALİYETİNİ İLÇESİNE GÖRE TESPİT ETMELİDİR. SÜT SANAYİCİSİNİN ALIMI BU ŞARTLARDA OLMASI MECBURİ OLMALIDIR. ÇİFTÇİLER SANAYİCİLERİ SÖMÜRÜ ÇARKLARINA TESLİM EDİLEMEZ.
TOPRAĞIN ÇİFTÇİSİ KAPİTALİZMİN KÖLESİ DEĞİLDİR. ALLAH İÇİN GEÇİMİNİ ARAYAN ÇİFTÇİLER KAPİTALİST MADDE TAPICILARININ SÖMÜRÜSÜ OLMAYACAKLAR...
SELAMLAR
Mayıs 12th, 2011 at 18:35sütte çeşitli sebeplerle küçük mandıralar kapattırılarak 4 firmanın tekelinebrakılan üreticiler hiç düşünülmüyor.dünya üzerinde bizden başka bir yer varmıdır 1k yem 1 kg sütten daha pahalı bir ülkede süt üretimi yapan üretici. yazıktır bu insanlara eğer düşünmeye tenezül ediliyorsak.ancak bunun sonunda yine o düşünme ihtiyacı duymayanlar çekecekler bunun cezasını. bari onu düşünsüler. ben hayvancılıkla uğraşan ve ayı zamanda bir fabrikada pazarlama yapmaktayım. üreticiye bayisiz satış yapıyoruz. 300 köye gidiyorum süt parası dağıldığı günler tahsilat yapıyorum.köylü amcam yem parasının her seferinde yarısını veriyor 6 ay sonrada ineğini satıyor.1 inek 2 inek derken hayvan kalmıyor elinde bu paralarda tekele kayıyor yani 4 firmaya artık entegre olurlar ve türkiyeyi beslerler yada mehdi eker bey in bir bildiği vardır diyorum.hz ömer karşı dağda bir koyunu kurt kapsa onun sorumlusu benim diyordu bunlarda bizden oyu adalet adı altında aldılar hani nirdeeeeeeeeeeeeeeeeee
Mayıs 14th, 2011 at 11:25