CHP’de Kavgaya Gider Gibi ya da Şölen Gibi
CHP’de Kavgaya Gider Gibi ya da Şölen Gibi Yaşanan Delege Seçimleri
Avcılar CHP’yi uzun süredir yazmak istememe rağmen yoğun gündemden dolayı yazmak nasip olmadı. Delege seçimleri başladığında, Avcılar’da muhalefet ciddi bir çalışma başlatıp, mevcut ilçe yönetimine karşı olduğunu ve değiştirmek istediğini ifade ederek yola çıktı. İttifaklar oluştu.
Her yerde olduğu gibi politikalar üzerinden değil, gelecek hesapları üzerinden yaşanan delege hesapları ve ittifaklar…
Avcılar’da mevcut yönetim, parti içi muhalefetin hiç başarılı olamayacağına inanırken, ortaya çıkan sonuçlar karşısında şaşırdı.
******
Mevcut yönetim seçimleri bu kadar germeyebilir, daha demokratik bir seçim gerçekleştirebilirdi. Çünkü, seçimlerin demokratik bir ortam içersinde geçip geçmemesinin sorumlusu yönetimlerdir.
Bu gerçek Beylikdüzü’nde yapılan seçimlerde ortaya çıktı. Hazırlanan seçim koşulları, seçimlerin gayet demokratik geçmesine neden oldu.
Muhalefet içersinde partinin en güçlü isimleri yer almasına rağmen, mevcut yönetim ezici bir çoğunlukla delege seçimlerini kazandı. Ne kavga vardı, ne dalaşma. Ne de seçim sonuç-larında sanki zafer kazanmış gibi ka-zanmanın çılgın bağırtıları, şenlikleri.
Silivri’de iki listenin yarıştığı seçimlerde, mevcut yönetim taraftarları belediye başkanlığını kazanmış gibi abartılı sevinç gösterileri yaşamışlardı.
Beylikdüzü’nde aynı zamanda ne kazanılmış seçimleri iptal etme gi-rişimleri ne de sandıklar açılmadan nerede sayıldığı belli olmayan seçim sonuçları vardı.
Beylikdüzü de CHP’nin bir ilçesiydi, Silivri, Büyükçekmece, Avcılar da… Bir tarafta birkaç yıl önce partiye katılmış ve iki dönemdir ilçe başkanlığı yapan ilçe başkanı ve yönetimi, bir tarafta ise 20-30 yıldır partili olduğunu söyleyenler.
Beylikdüzü’nde mahalle mahalle, sokak sokak çalışan, tüm etkinliklerde yer alan, sivil toplum örgütleri ile iliş-kili bir yönetim ve ilçe başkanı, bir ta-rafta ise
içine kapanmış ilçe yönetimleri ve ötekileştirilmiş parti kadroları
******
Avcılar Denizköşkler Mahallesi’nde 6 meclis üyesinin bulunduğu liste hezimete uğradığında ilçe yönetimi abandone oldu. Ardından seçimlere daha ciddi asıldılar. Merkez (önceden kazanılmıştı), Cihangir, Üniversite ve Firüzköy Mahalleleri’nde seçimleri ilçe yönetimi kazandı.
Yeşilkent ve Mustafa Kemal Paşa seçimlerinde çıkan olaylardan dolayı mevcut yönetim sandıkları seçim ye-rinden polis kontrolünde aldırdı. Ve seçim yerinde yapılamayan sayımlar, nerede yapıldığı belli olmadığı halde, iki mahallede ilçe yönetimi kazanmış gibi bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu.
*****
Sonra ne oldu? Muhalefet iki ma-halledeki seçim sonuçlarına itiraz etti. Ve Mustafa Kemal Paşa seçim sonuçları iptal edildi. Yeşilkent’e itiraz ise ret edildi. Şayet muhalefetin başında Kurultay Delegesi olan Cafer Çınar olmasaydı, muhalefet seçimlerin yeniden yapılmasını beceremezdi. Aynı zamanda Denizköşler seçimlerini sudan bir bahane ile iptal ettiren ilçe yönetimi Çınar’ın müdahelesi ile bunda da başarılı olamadı. Çınar’ın başarılı ol-masının arkasında, Şubat ayının sonunda yapılacak kurultayda bir delegeye bile ihtiyaç olmasıydı.
Tekrarlanan Mustafa Kemal Paşa Mahallesi seçimlerini muhalefet ka-zandı. Ardından Ambarlı Mahallesi-’ndeki delege seçimlerinin kazanılma-sıyla muhalefet, toplam 144 delege kazanmış oldu.
Tahtakale ve Gümüşpala Mahalle-si’nde ise ortak liste ile seçimleri girildi ve sorunsuz olarak seçimler yapıldı. Toplam 50 delegenin büyük çoğunluğunun, herkes kendinden yana olduğunu iddia ediyor. Benim görüşüm ise yarı yarıyadır. Ola ki, Yeşilkent seçimleri de iptal edilirse, işte o zaman dananın kuyruğu tam kopar.
İlçe yönetimi 231, muhalefet 171
Sonuç olarak, mevcut ilçe yönetimi 206 delege kazanırken, muhalefet ise 144 delege kazanmış oldu. İki mahalledeki delegeler eşit olarak dağıtıldı-ğında ise şöyle bir sonuç ortaya çıkı-yor: İlçe yönetimi 231, muhalefet 171.
Bu sonuçlara bakınca şöyle düşünebilirsiniz. Mevcut ilçe yönetimi sorunsuz olarak seçimleri kazanır. Kazın ayağı öyle değil. Çünkü Firüzköy Mahallesi’ndeki delegeler Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci’nin kontrolünde. Muhalefetin başkan adayı Değirmenci’nin tasvip etmediği bir aday değil de, destek vereceği bir isim olursa ne olur? Tabi ki, tüm dengeler değişir.
******
Bu gerçeği mevcut ilçe yönetimi de, muhalefet de iyi biliyor. Yaklaşık 8 yıldır CHP’de politika yapan Mustafa Değirmenci ilk defa parti kongresinde ilçe yönetimini belirleyecek bir duruma gelmiş oluyordu.
Mevcut ilçe yönetimi ile iki seçimde de sorun yaşamış olan Değirmenci için, bulunmaz tarihi bir fırsat eline geçmiş oldu. Mevcut yönetimin başkan adayı olarak görülen İlçe Başkanı Bayram Acar’a destek vermeyerek gecikmiş bir hesaplaşmasını görebilir; yada muhalefetin adayı karşısında Bayram Acar’ı ehveni şer görerek destek verebilir. Böylelikle yine dolaylı olarak bir hesap görmüş olabilir.
******
Başka ne olabilir? Mevcut Başkan Bayram Acar ilçe başkanlığı adaylığından yumuşak bir geri çekiliş gerçekleştirebilir ve Değirmenci’nin de onay vereceği muhalefeti bile etkileyecek bir (bölebilecek) isme desteğini açıklayarak (çekilmenin zamanı geldiğini ifade ederek) aday olmayacağını kamuoyuna açıklar. Bazen çekilmekte bir zaferdir.
Muhalefetin tüm çalışması Bayram Acar karşıtlığı üzerine kurulmuş bir birlik olduğundan, böyle bir manevra muhalefetin tüm beklentilerini tersine çevirebilir.
Anlayacağınız, kongre gününe kadar Avcılar CHP’de, daha çok senaryo konuşulur.
Benim iki senaryom
Bir, Bayram Acar adaylıktan çekilmez. Muhalefetin adayı Cafer Çınar olur. Böyle bir seçimde Değirmenci de tarafsız kalır, kendi listelerinden seçilmiş delegeleri çantada keklik gören her iki tarafta da gelgitler yaşanır. Çünkü yönetim kurulu ve il delegeleri listeleri de ayrışmalara neden olabilir. Acar çok küçük bir farkla da olsa seçimi kazanabilir. Ya da Çınar çok küçük bir oyla aradan fırlayabilir. Tabi Değirmenci tarafsız kalırsa…
*****
İki, Bayram Acar, çekilir ve yerine birini aday gösterir. Yerine aday gösterilen kişiyi Değirmenci yine tasvip etmez. Muhalefet Cafer Çınar isminden vazgeçer, Değirmenci’nin onay verebileceği bir ismi aday gösterir. Ve seçimler Değirmenci’nin onay verdiği ismin kazanmasına neden olur.
Son söz: Ve her iki liste de Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığını tartışmayacak, kesinlikle destek verecek isimlerden oluşmaktadır. Sorun nedir? Farklı politikalar değildir yaşa-nan ayrışmanın, geçmişten devam eden bir hesaplaşmasıdır.
Bu arada Bayram Acar ya da muhalefet için söylenemediğini bırakmayanların; delege listesinde yer alabilmek uğruna, politikanın omurgasız-ları olduğunun da göstergeleridir.
Neşeli Ayaklar’ı, çocuklarınızla izleyin
DÜN 13 aylık oğlum Okyanus’la beraber, Yönetmen George Miller’in Animasyon, Komedi Neşeli Ayaklar çocuk filmini seyrettim. Tabi, oğlum filmin bir bölümünü uyuyarak geçirdi. Ben de ilgiyle seyrettim. Ve filmin sonuna doğru gözyaşlarımı tutamadım. İçinizden diyorsunuz ki, ‘Hadi canım sen de animasyon çocuk filminde ağlanır mı?’ Evet ağlanır.
Müthiş şarkılar, sevimli penguenler arasındaki dayanışmanın, küresel ısınmanın tehlikelerinin neler olabileceğine yönelik mesajların aldındığı, çocukların mutlaka izlemesi gereken sevimli bir film. Anne ve babalar çocuklarınızla beraber izlemeyi sakın unutmayın. İnanın çok beğeneceksiniz…
Ne yapalım, oğlumuzla beraber izlemek nasipmiş!
Çocukluğumuzda animasyon sinema vardı da, gitmedik mi?
Not: Özellikle, AK Partili ve CHP’lilere de önenirim. Kongre ve delege seçimlerinde duyduğunuzdan daha keyifli dakikalar geçirebilirsiniz. Bir deneyin… Uzun süredir unuttuğunuz çocuklarınızla ve ailenizle mutlu bir gün geçire-rek, politikanın karmaşık labi-rentlerinden belki çıkabilirsiniz…