Cep Telefonlarında Kısırlık Tehlikesi
Şaşırtıcı, ama gerçek. Dünya nüfusu da, çocuk sahibi olamayan çiftlerin sayısı da hızla artmakta.
Eminim ki, sizin de çevrenizde doktor doktor gezen, hastane hastane dolaşan, falcılardan, cincilerden, hocalardan medet bekleyen, yatırlara bez bağlayan, dua edilmedik türbe bırakmayan, etek dolusu para harcayan ‘aslanlar gibi sağlıklı’, ama çocuğu olmayan ‘kısır çiftler’ vardır.
Zaten, “Sağlık Bakanlığı verileri, Türkiye’de iki milyon kişinin kısır olduğunu, 150 bin çiftin tedavi için beklediğini ve Türkiye’de kısırlığın giderek arttığını” gösteriyor.
Cep telefonlarının yaydıkları elektromanyetik dalga ve ısının, hafıza kaybı, uyku bozukluğu, beyin tümörü, Alzheimer, baş ağrısı ve hatta astım ve alerjilere kadar birçok hastalığa yol açabileceği ileri sürülmüş, ama doğrusu hiçbiri de kesin olarak kanıtlanamamıştı.
Hindistan’da geçtiğimiz günlerde yapılan bir araştırma, cep telefonlarının erkek kısırlığında da rolü olabileceğini gösteren sonuçlar verdi.
Bu araştırmada, kısırlık nedeniyle incelenmekte olan 364 erkek cep telefonlarını kullanma süresine göre gruplara ayrıldı. Hiç kullanmayanlar, günde 2 saatten az, 2-4 saat arası ve 4 saatten fazla kullananlar olmak üzere 4 grupta sperm sayısı ve sperm kalitesi (canlılık, hareketlilik ve şekil) değerlendirildi.
Cep telefonlarını günde 4 saatten fazla kullanan erkeklerin sperm sayısının mililitrede 50 milyon, hiç konuşmayanların ise 86 milyon olduğu belirlendi. Üstelik çok konuşanlarda sperm kalitesi canlılık, hareketlilik ve şekil olarak daha kötü idi.
Araştırmacılar bunun iki nedeni olabileceği kanısındalar.
Birincisi, cep telefonlarından yayılan radyasyonun ve ısının beyinde testosteron yapımını uyaran hipofiz ve hipotalamus bölgelerini etkilemesi ve bunun sonucu erkeklik hormonu testosteron üretiminin ve sperm sayısının azalması.
İkincisi de, radyasyonun doğrudan DNA’yı hasara uğratabilmesi, testislerde testosteron üreten hücreleri veya sperm yapılan tüpleri etkilemesi.
Elbette, tek bir araştırmanın sonucuna göre bu konuda kesin bir hüküm verilmesi mümkün değil. Zaten, eleştiriler de hemen sökün etti. Sperm kalitesini etkileyen sigara ve alkol kullanımı, abur-cubur yemek ve stres gibi faktörlerin, telefonun pantolon cebinde mi yoksa kalın deri veya plastik bir kılıfta mı taşındığının hiç dikkate alınmamış olması önemli bir eksiklik.
Bu bulguların, daha geniş kapsamlı, daha ayrıntılı araştırmalarla doğrulanması gerekiyor, ama yine de dikkatli olmakta yarar var:
Gerekmedikçe cep telefonu ile konuşmayın, konuşmalarınızı kısa tutun, konuşurken telefonu kulağınıza fazla yaklaştırmayın, telefonu olabildiğince üzerinizde taşımayın, telefonunuzu yatak odanıza sokmayın.
Kaynak: http://ahmetrasimkucukusta.com/2010/02/03/kitaplar/yeni-kitaplar/biri-bizi-hasta-ediyor/