Çelişkinin Namussuzluğu!..
“Allah Elçisi ilk vahiyle muhatap olduğunda endişeyle eve gider.
Evde kendisini karşılayan ''yürekli ve şahsiyetli eşi Hatice valide'' şöyle söyler;
Allaha yemin ederim ki, Allah hiç bir vakit seni yalnız bırakıp utandırmaz. Çünkü sen akrabana bakarsın, yoksul ve miskinlerin ağırlığını yüklenirsin, fakirlere verir, kimsenin kazandıramıyacağını kazandırırsın. Misafiri ağırlarsın, Hak yolunda zuhur eden hâdisatta halka yardım edersin, sana vahyedilen tıpkı Musa’ya vahyedilen Namus’u Ekber’dir…
Demek ki Namus’u Ekber’in temel alameti;
• Yoksul ve Miskinlerin yanında olmak
• Fakirlere vermek
• Akrabalara bakmak
• Kazandırmak
• Misafir ağırlamak
• Halka yardım etmek(Buhari-Müslim-Tirmizi-Hakim-Eren Erdem) Olarak özetlenebilir… Ki esas düşünülmesi gereken; ''Allah elçisinin ilk vahiyle muhatap oluşu itibari ile, ilk sözlerin bunlardan oluşmasıdır…''
Değerli okurlarım! “NAMUS” nedir? Namus; “akıl”dır, “izan”dır, “iman”dır ve dahi “KİTAP” tır.. Her zaman söylüyorum düşüncesiz insanlara “DÜŞÜNCE” sizce nedir? Diye sorsak verecekleri cevap “DÜŞÜNCESİCE” olacaktır…
Namuslu olmak ve namuslu yaşamak aklımızı kullanmakla ve düşünmekle mümkündür..
Temiz ve namuslu yaşamak; “kadın” ve “erkekler” yani “İNSAN” olarak var olan güzellikleri bozmadan, kirletmeden yaşamanın adıdır.
“İyi davranışlarımız” ve “huylarımız”, “bizi biz” yapan temel özelliklerimizdir.
“Namus Kavramı”; bütün “içsel” güzelliklerimizi kapsamakla birlikte, geleneksel algıda “cinsel taşkınlıklardan uzak olmayı” ve helalinden başkasına kem(haram) gözle bakmamayı çağrıştırır.
“Namus” kavramını “sadece kadınlara ait bir anlayış, özellik olarak algılayıp, erkek olanların gayrimeşru ilişkilerini, hovardalığını meşru gibi görmek ve algılamak namussuzca bir çelişkidir.” Uç bir örnek ama gerekli! “Erkek için her türlü gayrimeşru ilişki, hovardalık, şuraya buraya gitme hakkı var ise kadınlarında bu tür yerlere (erkeklerin kullanıldığı sosyal evler) gitme hakkı neden olmasın!..”
Bırakın insanları, hayvanlar bile yavrularına ve eşlerine karşı korumacıdır. İhtiyaçlarından fazlasını kullanmaz, istiflemez ve biriktirmezler. “Bu örnekten hareketle, bu konuda ilkesiz ve sınırsız yaşayan insan hayvandan daha aşağıda değil de nedir?” Bu konuda onurlu, ilkeli davranışlarıyla kristalleşen her insan sağduyulu insanların gönlünde taht kurmaz mı? Elbette kurar.
Tümel ifade kullanıyorum. “Her insan bu yüksek idealleri” kendi kişilinde uygulayarak yükselebilir.
İnsanın kendi benine saygılı olması, kimsenin görüp gözetlemediği yerlerde bile hukuk problemi oluşturacak davranışlardan kaçınması yaşamı birlikte paylaştığı eş’(ortak payda, kendi)ine ihanet etmemesi, haktan ve adaletten yana olması vs..o-nur-lu hasletleri onun namusudur.
Bence namuslu yaşamanın yolu da “AKILlI” ve “MATIKLI” düşünmekten geçmektedir…
ATATÜRK KÖŞESİ
Cehalet yenilmesi gereken en büyük düşmandır…
DÜŞÜN-TAŞIN
Kötülüğün de iyiliğinde kaynağı içimizdedir…
GÖNDERMELER
-Adananın gururu, milletvekilimiz Ömer ÇELİK’in mecliste yaptığı konuşmasıyla gönüllerde taht kurduğunu duymayan var mı?
-Kadim firavunizmin burnunu yerlerde süründüren müstezafların icraatlarından, aslandan ürkmüş çakallar gibi kaçan bazı zevatın korkusunun kaynağını sizde merak ediyor musunuz?
- “Adana uzun yıllardan beri göçten şikâyet ediyor, oysa Adana artık göç veriyor. Bu nedenle de ekonomisi, siyaseti kilitlenme noktasına geldi.”diyen gazeteciyi merak ediyor musunuz?
- Yazar İhsan Eliaçık öncülünde, Hak, adalet ve eşitlik konusunda seslerini yükselten “Emek ve Adalet Platformu” müntesiplerinin basın camiasında ve yüce halkımızın mahşeri vicdanında karşılık bulduğunu biliyor musunuz?
-“28 Şubatın sivil generalleri de ortaya çıkartılmalı” diyen Has Parti Genel Başkanı Kurtulmuş’a katılmayan var mı?
-Ünlü Yazar Ali BULAÇ’la yakında Adana kebabı yiyerek SİYAH-BEYAZ programında nostaljik fikir sörfü yapacağımı biliyor musunuz?
-“CHP'nin tek parti iktidarı zamanında yapılan bütün köklü değişiklikler, İstiklal mahkemeleri, devrimler, asmalar kesmeler, insan hakları ihlalleri hep yargılanmalıdır.” Diyen Mehmet Şevket Eygi’nin baktığı aynanın şeklini merak ediyor musunuz?
-Ankara’nın mevcut Valisi Alaattin YÜKSEL, 28 Şubat iradesine hizmet etmişken, mevcut göreve nasıl getiriliyor? Bazı dostlarımız kimi sivillerin demokratik tövbe yaptığını söylüyorlar. O zaman temel soru şudur. Çevik BİR tövbe ettiğini söylerse kabul edilecek midir?” diyen Taner Talaş’a katılıyor musunuz?
-Kent merkezine iki dakikalık mesafeleri gece kondularla işgal edenlere, politik menfaatleri gereği göz yuman İzmir Şehremini Kocaoğlu’un gelecek yerel seçimlerde CHP’nin kalesini Ak Parti’ye kaptıracağını MERTÇE iddia etiğimi biliyor musunz?
-Her gün sabah saat 09:00’dan-11’e kadar http://www.akdeniztelevizyonu.com/Akdeniz tv’de gerçekleştirdiğim SİYAH-BEYAZ programının bir TIK’la yanınızda olduğunu bilmeyen, duymayan var mı?