Canım Sıkılıyor Canım Kayahan
Son yıllardaki kayıplarımız o kadar art arda geldi ki toparlanamadan yeni bir ölüm haberiyle sarsılıyoruz. Ruhumuzdaki zelzelelere bir yenisi daha eklendi: Kayahan… Bugün 3 Nisan 2015… Acı haberi sabah saatlerinde internetten öğrendim. Kayahan gibi dev bir sanatçı da aramızdan ayrılmış ve gökyüzünden bir yıldız daha kaymıştı.
Kayahan deyince duygu yüklü şarkıların mimarı olduğudur ilk aklıma gelen… Nasıl damar sözler, insanın içine değil, iliklerine dek işleyen muhteşem şarkılar… Yolu sevgiden geçenlerle bir gün buluşacağı inancıyla söyledikleri… İnandım ona, yolumuz sevgiden geçtiğine göre mutlaka karşılaşacağız. Adını yazmışlar gökyüzüne… Samanyolu yıldız kümesinde yolumuz kesişecek, belki de… "Ben Anadolu çocuğuyum, biraz da deli dolu. Kızdı mı dünyaya yakarca bakan, sevdi mi içinde ormanlar yanan.
Tek tabanca, yalansız çıkmış yıllardan. Yılandan korkmam yalandan korktuğum kadar. Benim bu âleme aklım ermiyor." diyen Kayahan gönüllerimizde taht kurmuştu. Öyle ki asla yıkılmayacak ve sarsılmayacak bir taht… İpek Açar Hanımefendiyle sizinkisi bir aşk hikâyesiydi.
Siyah- beyaz film gibi biraz… Bizimse gönül sayfamız sarardı ama inan gönül sayfamızda açık seçik senin adı yazılı… Kara Dantel Sokağı üzgün… Mor menekşe boynunu bükmüş, bugün bir başka mahzunlukta… Sarı saçlarından suçladığın kadınlar da senin için ağlıyorlar. Şöyle seslendiklerini duyar gibiyim: Seninle her şeye varız biz!
HARİKA UFUK
ADANA 3 NİSAN 2015