Burdur’dan Kavunculu (Çamköylü) Fadime kız
Aşklara konu olan hikâyeler. Burdur yöresinde yaşanan büyük aşklar. Araştırmacı, halk ozanı Osman Akkoç, Gölhisar yöresinde yaşanan onlarca âşık hikayesini derledi, bizler değerlendirdik, kitaplarda yer verdik. Gölhisar ilçemiz merkezinde yayınlanan “Gölhisar Gündem” Gazetesinin 01 Ekim 2012 tarihli sayısında Osman Akkoç, Kavunculu (Çamköylü) Fadime kız’dan söz ediyordu. Buradan aldıklarımız, özetlediklerimiz:
Kavunculu (Çamköylü) Fadime o kadar güzeldir ki, bir kere görenler, saatlerce baksalar doyamaz, iç geçirirlermiş. Yeşil gözleri, sırma saçları, kartal gagası zülüfleri elma yanakları, ayaklarında hal hal olan ince belli, sinesinde nice âşıkların, aşkların gezineceği yürüdüğü zaman arkasından baktıran, su doldurmaya çıksın da bakalım diye kişileri evlerinin önünde bekleten, birçok insanın geceleri rüyasına giren, dudu dilli, uzun boyunlu, daha pek çok özelli bulunan bir kız Fadime….
… Sülalesinden.. isimli zengin bir kişinin tek evladı olan bir çocuk, delikanlı Yusufça, Horzum, Hisarardı, Uylupınar, Karapınar gibi bir çok köyde namı dağılmıştır. Her köyün ağası, ileri gelenleri Fadime’yi isteseler de, Fadime “nal der, mıh demez” kimseye varmaz. Küçük yaştan sevdiği, koyun ve keçileri güden yakışıklımı, yakışıklı bir çobana aşıktır. Bu aşık ikisinin arasında gizli kalmaktadır.
Fadime’nin ana babası, hem çobanın, hem kızlarından böyle bir şey ummamaktadırlar, beklememektedirler. Fadime’yi istemeye gelenler, nice pahalı takılar sunmuşlar, ana ve babası bu takılar karşısında kendilerinden geçseler de kızın gönlü bir türlü olmamaktadır. “Ben evlenmeyeceğim” diyerek herkesi şaşırtmakta, yüzü sararmakta, solmaktadır.
Kızımızın, Raşit isimli sevgili Fadime’yi istetmeye karar verir, işte o zaman kıyamet kopar. Köyde bu konu gündeme alınır, günlerce alaya alınarak konuşulur, konuşulur. Fadime’nin annesi ve babası sokağa çıkamaz olurlar. Raşit’in keçi güttüğü ormandan iki gün gelmemesi, Fadime’nin ortadan kaybolması sonunda köylü, Raşit’in kızı kaçırdığını sanarak aramaya çıkar. İki gün aramadan sonra, ikisinin de bir ağacın dalında intihar ederek öldüğü görülür.
O zamandan beri Çamköy’de bir türkü söylenir gider. Bu türkü birkaç yıl söylendikten sonra unutulup gitmiştir. Şiirin kim tarafından yazıldığı bilinmiyor. Şiirin 1928’li yıllarda yazıldığı söylenmektedir. Bir rivayete göre bu şiirin ölmeden yıllar önce, Raşit oğlanın Fadime için yazıp eline verdiği, köylüler tarafından söylenmektedir. Aşık Hüseyin Alparslan aldı sazı eline, neler okuyacak, çalacak birlikte dinleyelim:
Fadime kız, on üç on dört yaşında
Fadime’nin zülüfleri taralı,
Güller açar zemherinin kışında,
Yanık bağrım aşkın ile yaralı,
Zülüf yüzde, kınalı saç başında,
Deli gönlüm nerde isen oralı,
A Fadimem sen hurisin cennette
Sorar isen, aklım artık cinnette.
Ne zamandır hanaylara çıkışın,
Bir kerecik bakmaz mısın yüzüme,
Del ediyor oralardan bakışın,
Benler düşmüş bağbanında üzüme,
Bir konuşta o dillerin şakısın,
Yalvarayım, çökeyimde dizime,
A Fadimem, her zamanın minnette
Kusur etmem, hiçbir zaman hürmette.
NOT: Köye ait bazı kaynaklardan “Cumhuriyetin ellinci yalında Burdur” yıllığı kitabından yararlanılmıştır.