Bundan Sonra Havuç mu?
70 yıllık “Küçük Amerika Hayali” 15 Temmuz’da, çok büyük bir darbe aldı.
II. Dünya Savaşından bu yana, Amerika’nın izlediği saldırgan siyaseti göz önüne alırsak; ABD’nin hemen geri çekilecek bir yapısının olmadığını bilmemiz gerek.
Aslında, 15 Temmuzun geleceği, 24 Temmuz 2015’de başlayan TSK’nın PKK’yı hendeklere gömme planından görünüyordu.
Kuzey Suriye’de İsrail koridoru kurulmasına karşı çıkmamız da, üstüne tuz biber ekmişti.
24 Kasım 2015’de, Rus uçağının ABD tarafında düşürülmesiyle, Amerikan yenilgisi bir süreliğine sekteye uğramıştı.
Şimdi geldiğimiz durumu ve geleceği şöyle özetleyebiliriz.24 Temmuz 2015, 15 Temmuz 2016 ve önümüzde Şam/Suriye ile Amerika’nın bölge yenilgisinin noktalanması…
Eğer 9 Ağustos 2016, Petersburg Türkiye/Rusya görüşmelerinin başına bir iş gelmezse ve bu görüşmelerden, Amerika’yı memnun etmeyen sonuçlar çıkarsa (ki çıkacak) Amerika yeni oyunlara başvuracaktır.
Bu oyunun sopa vurmak şeklinde olabilmesi için operasyonel güce ihtiyacı var. Hem devlet içindeki hem ordudaki operasyonel gücü hapistedir. Bunu Amerikalı general ifade ederken “muhataplarımız hapiste” demişti.
Dolayısıyla bugün Türkiye’ye gelecek Amerikan Genelkurmay Başkanının sopa göstermesi pek ihtimal dâhilinde değildir.
Geriye havuç veya şeker uzatması ihtimali kalmaktadır. Amerika’nın uzatacağı havuç; Suriye’de, Türkiye’nin bazı imkânlara sahip olması hususudur.
Suriye’nin kesesinden, Türkiye’ye uzatılacak bir Amerikan havucu, Türkiye Rusya ilişkilerini daha başlamadan bitirir.
Varlığımıza kast etmiş bir ülke ile iyi ilişkiler kurmanın ilk şartı; ülkemizin toprak bütünlüğüne ve iç işlerimize karışmama ilkesidir.
Uzatılacak hiçbir Amerikan havucu Türkiye’nin toprak bütünlüğünden daha değerli değildir.
Suriye’nin kuzeyinden gösterilecek bir sopa ise; bizi Rusya ile daha yakın olmayı mecbur eder.
Amerika’nın bölgede girişebileceği meşru hiçbir koz kalmamıştır.
El-Kaide veya buna benzer örgütleri kullanarak yürüteceği “sopa siyaseti” bizi Amerika’dan uzaklaştırmaya yardım eder.
Amerika’nın yetmiş yıldır uygulaya geldiği, iktidar formülleri de tükenmiştir. Çünkü işbirlikçi zemin çok büyük bir darbe almıştır.
Geriye bir tek ekonomik tetikçilik kalmıştır. Onu da uygularsa, Türkiye ulusal pazarlarını kullanan 100’e yakın çok uluslu şirketler ürün satamaz duruma gelir. Mesela Mercedes kredi açmaz ise malını satamaz.
Bunu göze alamazlar.
Böyle bir durumda, Türkiye serbest piyasa ekonomisinden çıkmak zorunda kalır. Bunun anlamı da, çok uluslu şirketler Türkiye’ye girmek için daha büyük bedeller öder.
9 Ağustos 2016 Petersburg görüşmesinin önünü kesmek için gelen Amerikan Genelkurmay Başkanı, ister tehdit, ister havuç siyaseti ile gelsin, yaşadığımız süreci itibariyle hiçbir değeri yoktur.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com