Bulgaristan’dan Yeni Oyun
6 Haziran 2009 tarihinde yazdığımız yazımızda “Ötedeki haklarını koru, oyunu kullan” diyerek o tarihlerde Bulgaristan’da yapılacak olan seçimlerde ülkemizde yaşayan Bulgaristan vatandaşı Türklerin, oylarını kullanmaları yönünde teşvik etmiştik. Tek biz mi, elbette derneklerimiz, vakıflarımız da bu konuda ciddi çalışmalar yapmışlardı…Onca düzenlenen kampanyaya ve bunca yazılara rağmen seçimlerde oy kullanan soydaşlarımızın sayısı oy kullanma hakkı olanların onda birini bile oluşturmuyordu.
Dahası Bulgaristan’da yaşayan soydaşlarımızın dahi aynen Irak’ın kuzeyindeki Türkmenler gibi sisteme küserek oy kullanamaya gitmediklerini üzülerek öğrendik…
Bütün bunların sonucu olarak da bir AB üyesi ülkede hem iktidar ortaklığını kaybettik, hem de AB parlamentosunda Türk milletvekillerinin temsil edilme oranında zarar etmiştik.
O zamanlar konuyla ilgili bazı uzman arkadaşlar şöyle diyorlardı:
“HÖH, yani Hak ve Özgürlükler Hareketi; Bulgaristan’daki Türklerin sorunlarıyla zaten ilgilenmiyordu, oh olsun, şimdi ders alsınlar”
Tabi durumun böyle olmadığı artık anlaşılmaya başlandı. Türkler iktidardan muhalefete düşünce şimdi Bulgar (derin) devleti bastırmaya başladı.
İlk olarak yurt dışında oy kullanılmasının önüne geçecek düzenlemelere başladılar.
Ardından Bulgaristan’da belirli bir süre yaşamayanlar oy kullanmasın diye hazırlıklara başladılar.
Şimdi de milletvekilliği hakkını kazanmış parlamenterlerimizin milletvekilliği hakkını ellerinden aldılar.
Sırada ne var, Allah bilir…
“Oh olsun” diyenler, oy kullanmaya gitmeyenler şimdi oturup kına yakabilirler…
6 Haziran tarihli yazımızda dediğimiz gibi; “Türk Milleti'nin 1699'dan beri Balkanlar'da geri çekilmeye başlaması ile Anadolu'ya doğru başlayan hicret hâlâ az veya çok devam ediyor. Dolayısıyla da Balkan-Rumeli Türklüğü gün geçtikçe eriyor...
Batı Trakya, Makedonya ve Üsküp civarı, Kosova, Bosna, Romanya derken Todor Jivkov döneminden beri de çok hızlı bir şekilde Bulgaristan Türkleri nüfus olarak erimekteler.
Türkiye mutlak surette bu göç dalgasının önünü almak zorunda. Çünkü yüz binlerce şehidin kanlarıyla sulanmış bulunan Balkan toprakları bizim vatanımızdır. Biz Müslüman Türkler, 500 yılı aşkın o topraklarda adalet ile hüküm sürdük. Avrupa'ya ilimi, irfanı, yıkanmayı, medeniyeti kısacası "insanlığı" öğrettik.” Adaletin ne olduğunu anlattık!
Ama görülen o ki devir çok değişmiş…
Artık ne adalet kalmış, ne hak, ne hukuk!
Kanaltürk’ün haberine göre; Bulgaristan Anayasa Mahkemesi, 7 Temmuz 2009 tarihinde yapılan parlamento seçiminde Türkiye'de kullanılan oylardan 18 bin 358'inin iptal edilmesine karar verdi.
Bu karar sonucunda bir Türk'ün milletvekilliği düşürüldü. Bulgaristan Anayasa Mahkemesi, Türkiye'de oy kullanımı sırasında usulsüzlük yapıldığını iddia ederek, Türkiye'de 23 seçim merkezinde kullanılan toplam 93 bin oydan usulsüz olduğu iddia edilen 18 bin 358'i geçersiz sayıdı... Bu durumda Üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin parlamentoda 38 olan milletvekili sayısı 37'ye düştü. Karar sonucu Bulgaristan'ın Dobriç kentinden seçilen Ruşen Mehmed Riza adlı milletvekilinin görevine son verildi.
Mahkeme kararı sonucu 240 üyeli parlamentoda HÖH bir milletvekili kaybederken, en geniş grubu olan iktidardaki GERB (Arma) partisinin milletvekili sayısı 116'dan 117'ye yükseldi.
Sayın Soydaşlar,
Gün bugündür!
Oylarınıza sahip çıkın. GERB’in oylarınızı çalmasına fırsat vermeyin!
AB İnsan Hakları Mahkemesi sizi bekliyor!