Bu Yarış Ne Yarışı?
Akdeniz Üniversitesinde yapılan yüz ve kol-bacak nakillerinden sonra benzer ameliyatların Hacettepe’ de yapılması ve her iki ekip arasındaki atışmalar akıllara “Bu nakiller ne için yapılıyor?” sorusunu getirdi.
Prof. Dr. Dilaver Özturan şöyle diyor:
Çok ekstremite nakli aklımın daha alamayacağı riskler içermektedir. Acaba ben mi yanlış yoldayım yoksa televizyon önünde geç sonuçların rezalet olabileceği anlamsız bir şovamı dönüşecek? Kara mizah adayı bir durumla karşı karşıya olabiliriz. Herkes ben yaptım oldu mantığı ile hasta hayatını tehlikeye sokacak bir yarış içine girmek üzere.
Dr. Tuna Erinçler’ in görüşleri:
Birtakım kişilerin isimleri ve resimleri televizyonlarda ve gazetelerde görünsün diye bu iş muazzam reklam konusu yapıldı. Hemen arkasından “altta kalmamak “ için bir başka klinik de yüz nakline girişmiş. Birinci yüz naklinin ameliyattan sonraki ve ikinci adayın da ameliyattan önceki resimlerini gördükten sonra inanıyorum ki özellikle yüz nakli yapılacak olan bu ikinci hastanı yüzü ameliyattan sonra daha güzel olmayacak.
Benim görüşlerim de bunlardan pek farklı değil:
“Bu tür nakillerin başarısı sadece ameliyatın başarısıyla sınırlı değil. Hatta hastanın yoğun bakımdan servise nakledilmesi ve taburcu edilmesiyle de iş bitmiyor. Bu hastaların ömür boyu bağışıklığı baskılayan ilaç almaları gerekir. Bunlarla ilgili çok ciddi komplikasyonlar (enfeksiyon, kanser) gelişebilir.
Nakledilen organların reddedilmesi de mümkün ve fonksiyon görüp görmeyeceği de belli değil. Organlar tutmuş olsa bile bu kol ve bacakta duysal ve motor fonksiyonlar gelişmezse naklin hiçbir manası kalmaz.
Çift kol ve bacak nakli çok riskli bir girişim; organların reddedilmesi bir tarafa hastanın hayatı da tehlikeye atılmış oluyor. Bu tür nakillerde ampute seviyesinin dirsek altında olması gerekiyor.
Özellikle Hacettepe’ de yapılan ameliyatların “Onlar yaptıysa biz de yaparız” mantığıyla yapılmış olduğunu düşünüyorum. İkinci yüz nakli yapılan hastaya naklin ne kadar gerekli olduğu da bence çok tartışmalı. Hasta nakilden önceki yüzünü arayabilir. “
**
Hacettepe’ den Uğur Acar tepkisi
Bizlerin, bu meslekdaşlarımızı kıskandığımızı sanmayın. İki ekip arasındaki atışmalara bakıldığı zaman sanki aralarında adeta bir “yarışma” olduğu hissediliyor.
Gelin, önce Hacettepe’ ye kulak verelim:
“Türkiye’de ilk yüz naklini başarıyla gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi’nde nakil gerçekleştirilen Uğur Acar’ın sık sık basın önüne çıkması eleştiri konusu olmuştu. Dün öğlen saatlerinde ikinci yüz naklini gerçekleştiren Hacettepe Üniversitesi rektörü bu duruma gönderme yaparak hasta haklarına saygılı olacaklarını söyledi.
Akdeniz Üniversitesinin de yeni bir yüz nakli yapmaya hazırlandığı” hatırlatılan Nasır, skor peşinde olmadıklarını, bu nakillerin sırayla yapıldığını belirtti”.
Yüz nakli gereksiz yapılmış
İlk nakli yapan Ömer Özkan ikinci naklin gereksiz yapıldığı görüşünde:
“Nakli yapan doktor, arkadaşım. Bu konuda polemik yaratmak istemiyorum, ama hastanın bu fotoğrafa bakınca ben de herkes gibi ‘Bu kişiye bu nakil neden yapıldı?’ diyorum. Eğer hasta o fotoğraflarda göründüğü gibiyse, bu nakilde sıkıntı var demektir. Bilimsel kurulun toplanıp, bunu değerlendirmesi gerekir” diye konuştu.
Cengiz Gül’ün fotoğrafına baktığım zaman ağır bir sosyal uzaklaşmaya yol açacak bir deformasyon görmüyorum. Bu yüz naklini bekleyen eminim ki çok kişi vardı. Eğer bu fotoğrafa göre hasta seçilmiş ise devletin imkânları boşuna kullanılmış demektir.”
Kime geçmiş olsun?
Prof. Dr. Ömer Özkan, Hacettepe Üniversitesi’ nde dünyada ilk kez çift kol ve bacak nakli yapılan Şevket Çavdar’dan önce sağ bacağın, bugün de sol bacak ve iki kolun alınması üzerine yaptığı açıklamada, hastaya geçmiş olsun dileğinde bulundu. Hastanın bir an önce eski sağlığına kavuşması dileyen Prof. Dr. Özkan, bu konuda başka bir değerlendirmede bulunmasının doğru olmayacağını kaydetti.
Ömer Özkan’ ın aslında kime geçmiş olsun dediğini anlamamak mümkün değil.
Gelelim neticeye
Her alanda olduğu gibi elbette tıpta da rekabet vardır ve doğru yapılıyorsa şüphesiz ki çok faydalıdır ama bunun otobüs firmaları arasındaki rekabete benzemesine de fırsat verilmemelidir.
Söz konusu olan insan sağlığıdır. Bu yarışmanın “başka bir şey yarıştırmaya” benzememesini diyorum.
KAYNAKLAR
http://www.ahmetrasimkucukusta.com/2012/02/25/etibba-diyor-ki/yuz-nakli-ile-ilgili-endiselerim-var/
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=317840
http://www.hurriyet.com.tr/saglik/20011240.asp
http://www.sabah.com.tr/Yasam/2012/02/26/devletin-imknlari-bosa-harcanmis#