Bu CHP’nin Hali ne Olacak?
Birbirine düşman… Birbirine kindar… Birbirine karşı…
O olmasın, kim olursa olsun…
O olmasa, parti iktidar olacak.
O olmasa parti nehirler gibi coşacak.
Ah o yok mu, o…
****
Bir türlü o’ndan kurtulup, biz olmayı beceremeyen CHP örgütleri.
Varsa yoksa, o’nun üzerinden bir ötekileştirme.
Varsa yoksa, o’nun üzerinden bir politika pardon; politikasızlık.
Parti örgütleri yüzlerini birbirine dönmekten, dışarıya dönemiyorlar.
Bir dönebilseler… Neler olacak, neler…
*****
Ve inanın parti içi ötekileşme, politika farklılığından kaynaklanmıyor.
Sorun ötekinin üzerinden itibarsızlaştırma girişimi aslında kendi ikbali için.
Kullanılan tüm dil, söylem hikaye.
Varsa yoksa o olmazsa, kendisi o’nun yerinde olacak.
Ve bilmiyor ki, o olmadığında ve doğal olarak onlar olmadığında kendi parti içi iktidarının önemi bile yok.
Çünkü seçimler onlarla kazanılır. Onlarsız değil…
*****
Her yerde aynı sorunlar…
Partinin ilçe örgütleri yerel iktidar olduğu yerde belediye başkanını sevmiyorlar.
Belediye başkanları ilçe örgütlerini sevmiyor.
İlçe örgütleri birbirini sevmiyor.
İlçe yönetimlerini üyeler sevmiyor.
İl örgütleri hiçbirini sevmiyor.
Yukarısı mı, onlar da aynı…
Aşağısı yukarıya doğru, yukarısı aşağı doğru şekilleniyor.
****
Delege seçimi yapılıyor. Ertesi gün kaybedenler itiraz ediyor.
Delege seçildiğini zannediyor. Bakıyor; ertesi gün çizilmiş, yerine başkası yazılmış. Seçimi kaybeden delege olmuş.
Kongreler yapılıyor, ertesi günü kaybeden soluğu noterde almış.
‘Olağanüstü kongre isterim.
’Kongrede seçilen yönetime oy vermiş, o da gitmiş bir gün sonra imza vermiş:
‘Olağanüstü kongre isterim.’
Hey Allahım, sen CHP’lilere akıl ver…
*****
Büyükçekmece’de, “seçilen delegeleri iptal etti, başkalarını yazdı” denilen ilçe başkanı görevden alınıyor.
Ertesi gün görevden alınan ilçe başkanı basın toplantısı düzenliyor.
“Delegeleri ben iptal etmedim, yenilerini ben yazmadım.”
Kim yazdı?
‘İl yönetimi.’
Seni kim görevden aldı?
‘İl yönetimi.’
Şıracının şahidi bozacı.
****
Şimdi Büyükçekmece CHP’de bir ti-yatro oynanıyor.
İlçe başkanı görevden alınıyor, ihraç kararı ile disipline veriliyor.
Önceki gün disiplin kurulu tüzüğün 68. maddesi f fıkrasına göre kararı ret ediyor.
Ve ilçe başkanı ve yönetimi görevine iade ediliyor.
Kararın alındığı gün kongreye kaç gün var? Dört gün.
Şimdi ne olacak?
Kongreyi eski tabiî ki yeniden göreve atanan yönetim yapacak.
Ve doğal olarak 16 doğal delege
kongrede oy kullanacak.
Ve tabiî ki kongrenin seyri değişecek.
*****
Yarın CHP kongresinde 4 ilçe başkan adayı yarışacak.
Çok büyük ihtimalle, yaklaşık 40-50 delege desteğine sahip aday çekilecek.
Kimin lehine çekilecek?
Tabiî ki, dördüncü aday olarak ortaya çıkan, belediye başkanının adayı lehine çekilecek.
İşte tam da burada 16 delege kilit rol oynayacak.
****
Sonra kongre bitecek. Biri kazanacak.
Ertesi gün, o’nun üzerinden yine aynı kavga devam edecek.
Kaybedenler soluğu nerede alırlar?
Noterde mi?
Ya da küser evlerine mi çekililer…
Kazananın başarısız olması için ne gerekiyorsa onu mu yaparlar? Ya da bir masa etrafında ‘şimdi yüzümüzü dışarıya dönmenin ve beraberlik zamanı’ diyerek, yan yana mı dururlar?
Sizce hangisi…
****
Yazmıştım daha önce;
‘CHP belde, ilçe teşkilatlarını fesh etsinler inanın parti daha fazla oy alırlar’ diye…
Çünkü bu kadar içine kapanmaz ve birbirlerinin ayaklarından tutarak aşağı çekmeye çalışmazlar hiç olmazsa…
Ve inanın fesh etseler yerel örgütleri, partide bu kadar birbirini sevmeyen, birbirini ötekileştirmeyen düşmanlık olmaz… Onca enerji boşa gitmez…
* Bu yazı 21 Nisan 2012 tarihinde Gerçek Gazetesi'nde yayınlanmıştır.