Bir Kırsal Turizm Örneği: Kayabaşı Köyü
İlimiz genelinde 2.000 civarı yatak kapasitesi var, turizmden beklentilerimiz büyük, turizmde çeşitlilik önemli, Karadeniz gibi yeşili yaylası obası gibi doğal potansiyelleri ile öne çıkan destinasyonlarda kırsal turizm çok önemli ve özellikleriyle birlikte çalışılması gerekiyor.
Sadece bir cümle ile vurgulayayım: misafir kültürümüzle birlikte kırsal alanları değerlendirdiğimizde oralardaki atıl kapasiteleri harekete geçirerek 5 yıl gibi bir zamanda 10.000 yatağı yakalamak mümkün, ayrıca onun paralelinde sağlanacak geliri de.
Kayabaşında yapmak istediğimiz buydu, maalesef anlaşılamadık, tıpkı Kabakdağı köyünde 15 yıldır Güven Özel ve arkadaşlarının anlaşılamadığı gibi. Halbuki Kayabaşında;
- 75 yatağımız hazırdı, kısa zamanda küçük hazırlıklarla bu sayıyı 300’e çıkarabilirdik,
- Piknik alanlarımız, yürüyüş ve bisiklet rotalarımız hazırdı,
- Sosyal mekana dönüştüreceğimiz atıl yapılarımız vardı,
- Şelalelerimiz, tepelerimiz, derelerimiz, dinlenme alanlarımız vardı,
- 100’den fazla yeme içme alternatifimiz, yöresellerimiz vardı,
- Hediyelik eşya üretimi yapabileceğimiz potansiyelimiz ve altyapımız vardı,
- İnsanlarımızı buna inandırmış ve ısındırmıştık,
- Tüm çalışmaları organize edecek Pervin ÖZCAN koordinatörlüğünde güzel bir ekibimiz vardı,
- Kamu yönetiminin desteği yoktu, inancı yoktu, sıcaklığı yoktu, kıskançlığı çoktu,
- Köylülerimiz istedikleri desteği o gün alamadıkları gibi hala bulamadılar,
- Sloganımız, şehir merkezine 10 dakika 10 km mesafede otantik bir gün bir gece ile unutulmaz bir dinlence idi,
- İlimize gelen misafirlerimize, otantik bir konaklama imkanı sunacak, böcek musikisiyle uyutacak, kuş cıvıltılarıyla uyandıracaktık,
- Misafirlerimizi küçüklük yıllarına götürecek, nostaljik ve unutulmaz bir atmosfer yaşatacak, güzel anılarla dönmelerini sağlayacaktık,
- Misafirlerimize; gelenek göreneklerimizi, dostluğumuzu, kültürümüzü, örf ve ananelerimizi transfer edecektik,
- GEOS TUR rehberi ve ortağı dostumuzun bu köyden olması bizi ulusal ölçekte de ümitlendirmişti,
- Otellerimize dönüp, “misafirlerinize, otantik bir konaklama imkanı sunun” veya hiç olmazsa “kahvaltı veya yemeklerinizden birini otantik bir ortamda ikram etmeyi önerin” teklifinde bulunacaktık,
- Ordu merkezden 15 km yarıçapta, Gülyalı’dan Perşembe’ye 20 civarı köyümüze örnek olacaktık, bu köylerimizde ortalama 6.000 civarı yatak, 20 alt destinasyon oluşturacaktık, böylece yatak kapasitemizi % 300 arttırarak 8.000 lere çıkaracaktık.
Daha birçok detayı anlatamadık kimseye, köylülerimiz inanmıştı, diğerlerine inandıramadık maalesef.
Turizmin bu kadar yüksek sesle düşünüldüğü, konuşulduğu bir ortamda Kayabaşı veya Kabakdağı örneklerinin anlaşılamaması büyük bir faciadır.
Bu anlaşılamama tam bir yönetim sorunudur. Yereldeki yönetim sorunlarının başında anlaşılamama gelmektedir maalesef. Biz bu köylerimizde yapsat yapmaya kalksaydık çoktan anlaşılırdık ve o köylerimizi betonlaştırmış olabilirdik diye düşünüyorum.
Özet: Ordu turizminin yönetim bazında zihinsel dönüşüme ihtiyacı var ve biz yönetimlerimizin zihinlerini dönüştüremiyoruz maalesef.
Geç kalınmış bir şey yok, sadece bir kişinin çıkıp “nerede hata yaptık, nasıl telafi edebiliriz demeleri kafi”. Yarınki yazım “KIRSAL TURİZM YOL HARİTASI”
