content

ikradan-mahyaya-aydinlanma

11 Oca

Bir Düğünden İzlenimler

İlk kez bir magazin yazısı yazmayı deniyorum. Yazmayacaktım ama bir dosta söz verdiğim için mecburen magaziniz bugün…

Bir şey ifade eder mi bilmem ama geçen gün “devletin 3 büyükleri”nin de katıldıkları bir davette Kürtçe müzik dinletilince ve müziğine eşlik edilince çok duygulandım.

Pazar akşamı Ankara’da Diyarbakır Milletvekili ve benim için çok değerli bir şahsiyet olan Sayın İhsan ARSLAN’ın oğlu sevgili Mahmut ARSLAN’ın düğününe davetliydim. Başta Sayın Cumhurbaşkanı, başbakan ve TBMM Başkanının da bulundukları düğünde hükümet, siyaset, basın, iş ve bürokrasinin en parlak simaları da hazır bulundular. (benim gibi burada yazıyor olma dışında bir vasfı bulunmayanları neden çağırdıklarını anlamadım. Belki burada yazmam için!)

Öncelikle evlenen kardeşlerimize iki cihan saadeti temenni ediyorum.

Dediğim gibi gece çok renkliydi. Öncelikle bir fotoğraf çekip yorumlamak istiyorum;

Gecede genel olarak önümüzdeki seçimlerde aday adayı olmaya hazırlananlar çoğunluktaydı. Herkes yeni aldıkları ve salona gelmeden birkaç dakika önce giydikleri siyah, lacivert takım, beyaz gömlek ve faş kravatlarıyla dikkat çekmeyi başardılar. (ha birde parlak rugan ayakkabılarla) En tuhaf olan benim kıyafetimdi, bir de Sayın Efkan ALA’nın…

Gerçekten de gece siyah-lacivert(-beyaz) bir geceydi. Beni ömürlerinde ilk kez (hele hele böyle bir ortamda) bu kıyafetle görenler gözlerine inanamadılar. Gören her tanıdık; “bu nasıl kıyafet? Haydi, çabucak gidip kıyafet alalım” diye ısrar ettiler. Bu konuda rahat olduğumu ifade ettim, beni bilenlerse gayet normal karşıladılar. Israrcılara; ”bu gece vitrin gecesi; sizler vitrine çıkıp izleneceğinizi ve dolayısıyla puanlama sistemiyle dereceyi hedeflediğinizi düşündüğünüz için böyle giyindiniz. Benim böyle bir sorunum olmadığından dolayı giyimimde rahatım” dedim. Oysa önümüzdeki seçimlerde en çok benim Ak Parti’den aday (adayı) olmam bekleniyor. O beklentide olanlara;

“Sizin tahminlerinizin tersine (her zaman olduğu gibi) yine aktif siyaseti düşünmüyorum. Bunu düşünseydim bile sizin gibi değil yine böyle giyinecektim” dedim. Bunu duyan bir mikrofonik ses (sahibi); “Eyvallah” diyerek selamladı… Merakına yenilenlere de;

Belli mi olur, belki böyle daha da dikkat çekici” diye takılmadan edemedim.

Neyse geceye geçeyim;

Evet, özellikle Devletin ilk 3 numarasının da hazır bulundukları bir davette bir tane de olsa Kürtçe müzik parçasının çalınması benim için çok anlamlıydı.

Yanımda “Türk kökenli”* bir üst düzey yetkilinin de duygulandığını hissedince gecede duygulanmam(ız) daha da anlamlı oldu. Düşünebiliyor musunuz, bu ülkede bir kardeşin dilinden şarkı hapis cezasına sebep olabiliyordu. Yani nerdeeeeen nereye?

Neyse, Sayın Efkan ALA ile dertleşmemizin bir kısmını yazmamda sakınca olmasa gerek: Sayın ALA bilge, inancı sağlam, basiretli ve sıkıntılarda dimdik durabilen bir üst düzey (pardon en üst düzey) bürokrat. Kendilerine Diyarbakırlı hemşerilerimizin de hazır bulundukları ve son derece sevindikleri bu diyalogumuzda “Diyarbakır’ın her şeyi tartışmak istediğini ve bu konuda özellikle emniyet ve yargı bürokrasisinin anlayış göstermesi gerektiği” üzerinde durdum. Cevap vermeden önce gözlerimi iyice süzdükten sonra (tabi ben anladım onu) tebessümle; “yepyeni bir anayasa, yepyeni uyum yasaları ve gel keyfim gel” diye cevap verdi. Tabi bu “yepyeni”lerin içinin nasıl dolacağı uzun mesele. Kendileri nasıl olması gerektiği konusunda ipuçları verdiyse de oldukça yer işgal edeceğinden yazmıyorum.

Sohbetin ilerleyen dakikalarında müthiş bir görüntü/manzara oluştu: son 8 yılda Diyarbakır’a hizmet eden 3 (hatta 4) sayın vali bir araya geldi. Hem de tamamen tevafuken;

Sayın Efkan ALA ile dertleşirken bizi gören, şimdiki İstanbul valisi Sayın Hüseyin Avni MUTLU, Diyarbakır valisi Sayın Mustafa TOPRAK ve 5 yıl önce Diyarbakır vali yardımcısı şimdi ise Şırnak valisi olan çok değerli dostum Sayın Vahdettin ÖZKAN aynı karede... Ben de arada nazar boncuğu gibi kaldım. Sayın MUTLU’nun bütün Diyarbakır’a özlem ve selamlarını dile getirirkenki samimiyeti parlayan gözlerinden belliydi. İşte Diyarbakır böyle bir yer. Vahdettin Bey’in Diyarbakır sevgisi ve özleminin arttığını görmek çok mutluluk vericiydi. Yeni valimiz de diğer valiler gibi iyi bir hizmetle nam bırakmayı hedeflemektedir.

Boşuna demiyoruz;

Aziz kent ve aziz halk(ı).

* Sayın başbakanın Kürtler kardeşleri için ifade ettiklerini biz de Türk kardeşlerimiz için söyleyelim dedik.

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank