Büyükçekmece İçin “Bir Kulaç ta Sen At” Eylemi
O gün Büyükçekmece sahillerinde binlerce insan denize giriyordu ve eylemden kimsenin haberi yoktu.
*****
Büyükçekmece Esnaf Odası Başkanı Rahmi Yazıcı eylem başlamadan önce yaptığı açıklamada dikkatimi çeken çok ilginç rakamlar verdi. Büyükçekmece sahilinde toplam 800 metre kumsal, 1.5 km. liman, 5 km. atıl bölge, 3.7 km. betonlaştırılmış alan, sitelerin işgali altında ise 15 km.lik alan…
İşte Büyükçekmece için çarpıcı rakamlar… Düşünün herkese açık olması gereken sahillerimizin 15 km.si özel siteler tarafından gasp edilmiş… Aralarından geçemezsiniz, bir yurttaş olarak denize giremezsiniz, denizi özel tapulu alanlarına çevirmişler…
5 km.lik bir alanın atıl olarak kullanılması ise, ayrı bir trajedi…
*****
Büyükçekmece Esnaf Odası Başkanı Rahmi Yazıcı, “Temiz Deniz, Temiz Sahil” meselesini kendisine dert etmiş, koyu karşıdan karşıya yüzerek geçerek kamuoyunun dikkatini çekmek istemiş. Ancak eyleme destek yok… Adının başında anlı şanlı ünvanı olanlar ise tek başlarına gelmişler. Dedik ya, konuşma çok, icraat yok.
*****
Başkan Yazıcı rakamları açıklayınca şunu düşündüm. Aslında eylem tamam; temiz deniz, temiz sahiller için.. Aslında eylemin vurgusunun site-ler tarafından gasp edilmiş sahillerin yurttaşlara açılması için olmalıydı. Belki de bu eylem şimdiden başlatılmalı...
Adının başında çevre derneği olan sivil toplum örgütü ne iş yapar? Al sana çevrenin gaspı... Al sana herkese ait olan denizlerin, sahillerin gasp edilmesi, yağmalanması… Al sana çevre sorumluluğu..
*****
Halbu ki, hergün belediye önünde fazla değil 20 kişi toplansa, ellerinde pankartlar, dövizler ile… Deseler ki, 15 km.lik gasp edilen sahiller yurttaşlara açılsın… Gaspçıların duvarları yıkılsın… Duvarları kaldır, sahilleri yurttaşlara aç…
İnan Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün bu talebi görmemezlikten gelemez... İnanın gasp duvarlarını yıkarken daha güçlü olur. Büyükçekmece’de tarihe geçer. İstanbul’un en canlı, en işlek, en hareketli sahillerine kavuşulur.
Tabi bu oy demek… Sahilleri gasp edenlerin oyları var. Sahillere girecek olan yurttaşların oyları da var. Ama şu anda güçlü olanlar, gasp edenler… Çünkü diğerlerinin, sahillerin kendilerinin olduğundan haberi yok. Yurttaşların avukatlığını yapacak olan Sivil Toplum Örgütleri ise havadan civadan şeylerle uğraşıyorlar. Ve doğal olarak kimse destek vermiyor, kimse-nin ilgisini de çekmiyor.
*****
Düşünün yüzme eylemi yapılacak, eyleme destek veren meslek örgütünün temsilcisi Kent Konseyi’nden söz edi-yor. Kardeşim eylemle bu işin ne ilgisi var? Önemli değil ki, konuşacak ya! Muhtarlar başkanı eylemde, diğer muhtarlar ise eğlencede(!) Tabi eğlence derken sözün gelişi diyorum, iddia ediyorum ki, muhtarların haberi yoktur.
*****
Neyse Başkan Yazıcı’ya teşekkür ediyorum. Hem bu konuda düşünmemi ve neler yapılabilir diye sorgulattığı için... Ve tabi en önemlisi bilgilendirdiği için…
Sondan bir önceki sözüm şudur: Mesele eylem yapmak değildir. Mesele kamuoyunun dikkatini çekebilecek eylem yapmaktır ve güçlü argümanlarla yapmaktır. Ve de eyleme kimlerin destek verdiğidir, önemli olan…
Son söz: O gün binlerce insan orada yüzüyordu ve güneşleniyordu. Hatta Buğra Restaurant önünde yüzlerce insan vardı. Eyleme destek verenler o insanları bilgilendirseydi, aynı anda yüzlerce insan denize girerdi ve eylem daha görkemli olurdu.
*****
Not: Yine de temiz deniz ve temiz sahiller için bir kulaç atan herkese teşekkür… Yüzmek için oraya gelen ve konuşmalardan dolayı sıkılıp da bir kulaç atmayan bana da ne diyeyim…
Ben de yazılar yazarak destek ver-meye devam diyorum…