content

15 Şub

Başkanlık Sistemi

Kainatın özü insanın bilgi kaynağı genel olarak ikidir;

1.Kainatın bizzat kendisi

2.Diğer kitaplarında onların anlaşılması için okunduğu Peygamberlerle gelen kitaplar.

İnsan bal arısı misali kainattaki yaratılış eserlerini ve kitapları okur, onlardan nektarları alır ve kendi, özgün balını yapar.

Bal yapmayan insan zamanı ve mekanı ıskalayan, üretmeyen tüketen insandır.

Bu kısa girişten sonra gündemin ana maddesi ‘BAŞKANLIK’ konusuna girelim.

Kainata ve kitaplara bakalım , başkanlık var mı yok mu ???

İki örnek:

1-Bal arısı(Kraliçe arı):Bir fenni kovanda çıtalar arasında biliçe (Ana arı), birkaç yüz erkek arı ve 10-80 bin işçi arıdan oluşur. Görünüş olarak birbirinden farklı olan bu üç arıdan kraliçe arı ve işçi arılar dişidir. Dış görünüş olarak arılar birbirlerine çok benzerler. Bu benzerliğe rağmen kovana giren herhangi bir yabancı arı tanınır ve kovandan dışarı atılır ya da öldürülür. Her kovanda kraliçenin salgıladığı bir kimyasal madde vardır ve kovandaki bütün arılar bu maddeyi kraliçeden alırlar yani kraliçe ile aynı kokuya sahip olurlar. Bu madde sayesinde aynı kolonideki bütün bireyler birbirlerini kolaylıkla tanırlar.

Kraliçe arı:Kraliçe arı, petek gözlerine bırakılmış bulunan döllü bir yumurtanın larva döneminde, İşçi Arı olacak larvaya göre daha sık ve daha zengin gıda (Arı sütü) ile özel beslenmesi sonucunda yumurtadan yetişkine toplam 16 günde ulaşır.Daha sonra erişkin anaarılar, içlerinden yalnızca bir tanesi kovanda kalıncaya değin kıyasıya dövüşürler. Bu yeni anaarı kovanın eski anaarısına saldırır. O da yeni bir koloni kurmak üzere bir sürüyle birlikte kovanı terk eder. Buna arıcılıkta oğul verme denir. Bu şekilde arı kolonisi ikiye bölünmüş olur.Arı kolonilerinin her birinde sadece bir kraliçe bulunur ve bu kraliçe arı diğer dişilere göre daha büyüktür. Temel görevi ise yumurtlamaktır. Üreme sadece kraliçe arı vasıtasıyla olur, onun dışında diğer işçi arılar erkeklerle çiftleşemezler. Kraliçe, yumurtlamadan başka, koloninin bütünlüğünü ve kovandaki sistemin işleyişini sağlayan önemli maddeler de salgılar.

Kaliteli ve genç bir Kraliçe Arı, diğer kovan içi ve kovan dışı şartlar da elverişli ise günde 2000 dolayında yumurta yumurtlayabilir. Ayrıca arıların başıdır. Çiftleşmede önemli rol oynar.

2. Karıncaların Yaşam Şekli Ve Örgütlenmesi: Karıncalar koloniler şeklinde yaşamaktadır. Bu yaşam şekli iş bölümünü beraberinde getirmiştir. İş bölümüyle birlikte ise uzmanlaşma meydana gelmiştir. Karıncalarda zengin, yoksul kavramı yoktur. Rekabet ya da iktidar mücadelesi bulunmamaktadır. Bu ise ancak, ileri örgütlenme ile meydana getirilebilir.

Bazı karınca kolonileri inanılmaz bir yapıya sahiptir. Çok geniş ve büyük koloniler bulunmaktadır. Buralarda kusursuz düzen hiçbir aksamaya uğramamaktadır.

Formica Yesensis karıncalarının kurduğu koloniler dünyanın en büyük kolonilerinden sayılır. Bu kolonideki karıncalar yaklaşık 3 km2 alanda birbirinden ayrı olmayan 45 bin yuvada yaşar. Yaklaşık 1 Milyon kraliçe ve 300 Milyon işçi karınca bu kolonide yaşamaktadır.Koloni içinde ise örgütlenme üst düzeydedir. Herkes yapması gerekeni en iyi şekilde gerçekleştirmektedir.

Karıncalar kendi aralarında kurdukları kast sistemine bağlılık göstermektedir. Karıncaların birlikte yaşamasıyla birlikte kurmuş oldukları koloniler 3 merkezi bölümden oluşmaktadır.

Birinci bölümde;

Üremeyi sağlayan kraliçe karıncalar ve erkekler bulunmaktadır. Birden fazla kraliçe aynı kast da bulunabilmektedir. Bu kraliçelerin asıl görevi üremeyi sağlamak ve kast içindeki karıncaların sayısını arttırmaktır. Fiziksel yapı olarak diğer karıncalara göre daha gelişmiştir. Erkeklerin ise görevi kraliçe arıların üremesi için dölleme görevini yerine getirmektir. Ancak bu erkeklerin ilginç bir özelliği vardır. Neredeyse tamamı kraliçeleri dölledikten sonra ölmektedir.

İkinci Bölümde;

Asker karıncalar bulunmaktadır. Bu karıncaların görevi kolonileri dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korumaktır.  Ayrıca bu askerler, karıncalar için yeni yaşam yerleri bakmaktadırlar. En güvenli yerleri araştırmaktadırlar. Askerlerin bir diğer görevi ise avlanmadır. Karıncaların ihtiyacı olacak  besinleri avlarlar. Kendi aralarında iş bölümüne gitmişlerdir. Bir bölüm düşmanla savaşırken, bir bölüm avlanmaktadır.

Üçüncü Bölümde;

İşçi karıncalar bulunmaktadır. Bu karıncaların hepsi dişidir. Ana karıncalar ve yavruları beslenmektedir. İşçiler çalışan karıncalardır. Yuvaların içinde görmüş olduğumuz koridorlar işçi karıncalar tarafından yapılmaktadır. Ayrıca işçi karıncalar yiyecek aramaktadır. Buldukları yiyecekleri taşıyarak yuvalarına getirmektedir. Karınca yuvalarının temizliği de işçi karıncalardan sorulmaktadır. İşçi karıncalar arasında iş bölümleri yapışmıştır. Temizlik işleriyle uğraşan karıncaları besin arayan karıncalar, yuva inşa eden karınlar ve benzeri örnek örnek olarak verilebilir.

‘’Eğer göklerde ve yerde Allah'tan başka ilâhlar olsaydı, kesinlikle göklerin ve yerin düzeni bozulurdu. Demek ki, Arş'ın Rabbi olan Allah, onların nitelemelerinden uzaktır, yücedir.Enbiya,21/22’’ Ayetinde rabbim kuralı açık koyuyor, idarede teklik esastır.

Bir takımda iki hoca, bir köyde iki muhtar, bir şehirde iki Vali, bir şirkette 2 Ceo v.b. misaller çoğaltılabilir.

“Karıncayı emîrsiz, arıyı Yasupsuz bırakmayan Rabbimiz, insanlık camiasını hiç peygambersiz, öndersiz, rehbersiz bırakır mı ?” der Bedizüzzaman Said Nursi.

Demek ki Rabbimin Kainat kitabında da , tüm semavi kitaplarda da yönetim ve idarede teklik, birlik vurgusu açıktır.

Bu gün kü dünyaya baktığımızda ise şunu görürüz.

Kıta Avrupasının ve dünyanın bütün birikimi üzerine yönetim ve organizasyona giden ABD bu gün biraz eskimişte olsa en iyi sistemlerden birisine sahiptir.

ABD’nin kuruluş tarihi 04 Temmuz 1776 dır,yani 140 yıllık bir devlettir.

Barack Hussein Obama, Amerika Birleşik Devletleri'nin 44. devlet başkanıdır.

Bizim Cumhuriyetimiz 93 yaşındadır.

Şu anki hükümetimiz Başbakanımız 64. Hükümetin Başbakanı.

ABD de 140 yılda 44 , bizde 93 yılda 64.

Osmanlı’nı zayıflamaya başlaması bana göre Divan başkanlığını kendileri bizzat yapmayıp , başkanlığı güçlü sadrazamlara terk edip, divanı izledikleri tarihten başlamıştır. Yani bir anlamda iktidarı sadrazamlarla paylaştıkları yıllar zayıflamanın başladığı yıllardır.

Aslında teklik ve birliği içeren Başkanlık sisteminin her açıdan daha gelişmiş daha ileri bir sistem olduğu genelin kabul ettiği bir realite.

Bence başkanlığa karşı çıkanlar kendilerine başkanlık sisteminde yer bulamayanlardır. Dolayısıyla karşı çıkışları bilimsel değil duygusal ve bireyseldir.

Bu gün anketlerde halkın başkanlık sistemini benimsediği anlaşılıyor.

Büyük insanlar fikirleri,

Orta insanlar olayları,

Küçük insanlar kişileri konuşur.

Başkanlık sistemi tartışmalarında da konuyu tartışırken kişiler üzerinden değil fikirler ve olaylar üzerinden ele almalıyız. Zira kişiler geçici, sistemler uzun solukludur.

Bundan sonra daha fazla vakit kaybetmeden darbe anayasasından dünyanın en gelişmiş, bize özgü anayasası ve idare sistemine geçmek konusunda hızlı hareket etmeliyiz.

Toplumda bu motivasyon oluştu.

Görev mecliste,milletin vekillerinde.

Etiketler : , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank