Aziz Bey’siz EXPO Seferi Başlıyor
Önce hafızamı yokladım...
İzmir’in EXPO 2015 adaylığı sürecinde ilk toplantı nerede yapılmıştı? Kentin önde gelenleri ile yine böyle bir otelde, özel bir ortamda biraraya gelmiş miydik diye düşündüm ama bulamadım.
Büyük ihtimalle gelmemiştik ve yine büyük ihtimalle o süreç, el yordamıyla kimsenin tam da ne olduğunu bilmeden içine daldığı bu süreçti. Bu kez herşey çok farklı.
EXPO 2020 için Yürütme Kurulu ilk çalışmalarını tamamladı ve logo tanıtımıyla karşımıza çıktı. İzmir Kalkınma Ajansı ekibi, kenti tanımanın, stratejik bir güce kavuşmanın etkisiyle kendine güvenli bir ekip olarak bizi karşıladı. Yürütme Komitesi de farklı. Başkan Mahmut Özgener, geçen sefer kurumların arasında ezilen bir koordinatör gibi durmuyor, sürecin sürükleyicisi olacak şekilde görünüyor. Madem geçen seferki EXPO adaylığı ile şimdiki farklılıkları söylüyoruz.
Büyük bir farkı daha söyleyelim.
İzmir Valisi Cahit Kıraç.
Geçmiş adaylık süresi boyunca, çalışmaları ucundan tutarken bile çekinen bir Vali şimdi yok.
Zor sorulara o cevap veriyor, konuya her yönden patronluk yapacağını hissettiriyor.
***
Büyük farkları söyledik, en büyük farka gelelim...
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu...
Geçmiş dönemde kentin EXPO adaylığı, Aziz Bey’in ortaya attığı bir proje değildi. Hatta önemini ve birçok aşamasını da Kocaoğlu yaşarken öğrendi. Bir şeyi daha fark etti. EXPO’larda ülkeler değil kentler yarışıyor, kentlerin liderliğini de doğrudan yerel yöneticiler yapıyor. O andan itibaren Kocaoğlu risk de almaya başladı. Son anda 1 milyon TL’lik ek bütçe çıkararak, parayı EXPO çalışmaları için harcadı. Bu kez ise, Başkan yalnızca “Yönlendirme Kurulu’nda 32 kurumdan birisi, Yürütme Komitesi’nde ise 7 üyeden biri.
***
Başkan’ın bu durumdan mutlu olmadığı kesin. Toplantıda da gelip konuşma yaptı ama keyifsizdi. Şimdiki süreç nerede, geçen sefer geç de olsa liderlik yaptığı süreç nerede... Belki bunu bildiği için sadece tek konuya değindi:“ 2020’de hangi yatırımların yapılması gerektiği bugünden projelendirilmeli. İşin bu tarafı beni çok ilgilendiriyor. (Sanırım artık beni işin yalnızca bu yanı ilgilendiriyor demek istedi.) 2013 sürecinde oylamaya giderken belli bir kısım gerçekleşmeli...”
Kısaca hissettiklerimizi doğrular şekilde, ‘Madem beni sürecin dışına ittiniz o zaman, işimize yarayacak çalışmaları ön plana alın. Ne de olsa EXPO’da belediyenin parası harcanacak.’ demedi ama der gibiydi. İzleyeceği siyaset bundan sonra mümkün olduğu kadar dışarıda kalmak olacaktır. Evet süreç başladı, yapı eski adaylık sürecine göre daha kurumsal ancak Mahmut Özgener’in işi kolay değil. Geçmişte, yerel kanatlar vardı...
Bu kez EXPO tek kanatlı, Hükümetin koyduğu aküyle uçmaya hazırlanıyor...
İhale kimine kısmet kimine değil
EXPO logosu belirlendi. ‘güneş kalpli insanların kenti’ olduğumuzu anlatan bir logo yapılmaya çalışılmış. Logoyu kimi beğendi, kimi kolay uygulanır bulmadı. Ben kendimi logoya pek kaptıramadım galiba.
Aklıma bir kıyaslama geldi. İzmir Kalkınma Ajansı’nın yeni logosu için 8 ay uğraşıldı. Logo ve kentsel pazarlama ihalelerine çıkıldı. Uluslararası konsorsiyumlar, iddialı isimler katıldı. İhaye sonunda yapıldı. Hollywood yıldızı tasarımcı diye bilinen Emrah Yücel’in teklifi kabul edildi. Yüklü bir ödeme de yapıldı/yapılacak.
Burada süreç böyle işlerken, Türkiye’nin tüm diplomatik yazışmalarında, birçok evrakta kullanılacak EXPO logosu ise neredeyse üç günde hazırlandı. İhaleye çıkılamadı, logo grafikerlere hazırlatıldı.
Üç günlük EXPO logosu, Kalkınma Ajansı’nın logosunun altında kalmadı. Bu işte bir enterasanlık olsa da güneş kalpli insanların kenti olduğumuz doğru...