Auranızı Biliyor musunuz?
Aura sözcüğünü duymuşsunuzdur.
İnsan Aurası, fiziksel bedeni çevreleyen ve çeşitli renklerde algılanan bir enerji alanıdır. Üç boyutludur. Sağlıklı bir kişide, bedenin çevresinde elips ya da yumurta şeklini oluşturur.
Bedenin çevresinde 2,5- 3m olduğu kabul edilir. Kişi spritüel olarak geliştikçe Aurası enerjik titreşiminin arttığı ve buna bağlı olarak hem fiziksel olarak sağlıklı olacağı hem de dışsal güçlerden o oranda az etkileneceği kabul edilir.
Aura alanları zayıf olanlar dışsal etkilerden daha çok negatif etkilenirler.
Etkileri kişide kolay yorulma, çeşitli sağlık sorunlarının ortaya çıkması vs.dir.
Evrensel enerji alanın varlıkların etrafında yer alan parçasıdır Aura!
Bu gün modern bilim de insan bedeninin etrafında tespit edilebilen bir enerji alanının varlığını kabul etmektedir.
Bedenden yayılan bu enerjiler elektriksel, manyetik, ses, ısı, ışık ve elektromanyetik alanlar içermektedir.
Bu enerji alanının bazıları, bedenin içinde üretilmekteyken diğerleri ise dışarıdan alınarak beden tarafından dönüştürülmektedir.
Bu olay aura ile çevremizdeki enerjiler arasında bir çeşit ozmos gibi düşünebilir.
Bitkilerden, hayvanlardan, insanlardan, gezegenden ve gezegen dışından gelen enerjileri Auramız vasıtasıyla özümseriz.
Aurayı ya da enerji alanını göremezsek bile hepimiz bir şekilde enerji alanını deneyimleriz.
Bu konuda hiçbir bilgimiz yoksa bu deneyimleri fark edemez hatta yorumunu dahi bulamayız. Ne olduklarını da adlandıramayız.
Hadi birkaç örnekle kendimizi de inceleyelim:
Hiç belli kişilerin yanında tükendiğinizi hissettiğiniz oldu mu? Ya da bazılarının yanında iyileştiğiniz?
Bazı mekânlarda kendinizi iyi hissettiğiniz? Ya da gittiğinizde tedirginlikle oradan çabucak çıkmak istediğinizi?
Yeni tanıştığınız biriyle hiç görmediğiniz halde o insana yakınlık duyduğunuzu?
Çimenlerin yeşiline uzandığınızda şarj oldunuz mu hiç?
Birinin size baktığını hissettiniz mi hiç?
Hepimiz farkına varmadan Aura etkileşimini anlatan sözler sarf ederiz.
Mesela; “Onunla tanıştım ama hiç elektrik alamadım.”
Ya da “ona ilk görüşte vuruldum.”
Devam edecek olursak; “Kadında garip bir elektrik vardı sende fark ettin mi?”
“Gözlerinden sanki ateş fışkırıyordu.”
“Yo adam çok karizmatik canım.”
“O sanatçının sesini dinlerken tüylerim diken diken oldu.”vs. vs…
Bunlar aslında enerji alanlarının etkileşimlerini tarif etmek için kullandığımız ifadelerdir.
İnsanlar bir araya geldiğinde yaşadıkları ve deneyimledikleri hislere göre enerji alanlarında sürekli bir etkileşim olur. Bu psişik yetenekleri olan insanlar veya duru görüler tarafından açıkça gözlenebilen bir fenomen olsa da aslında enerji kanalları açık herkes görebilir.
Gün içinde her birimiz enerji alanı çevremizdeki insanların enerji alanıyla etkileşim halindedir.
Eğer aura titreşimi diğerlerininkine yakınsa onlarla aramızda doğal bir uyum vardır. Bu kişilerde çok anlaşırız. Onlara sevgi ve sempati hissederiz. Ancak Auramızın titreşimi ile uyumlu olmayan kişilerle geçinmemiz zorlaşır. Ve onların yanında sıkıntı duyar tükenmişlik duygusu hissedebiliriz. O kişiyi bir türlü hoşlanmadığımızı söyleriz.
Auranın enerji alanındaki etkisi zihinsel ve psikolojik durumlara göre değişiklik gösterir.
Bunları da başka günde anlatalım. Auramızın psikolojik durumumuza göre aldığı renklerden bahsedelim.
Sevgiyle mutlu kalın